Sevgili Afyonhaber Okuyucuları,

Bugünkü yazımda daha önce duyulmadığını düşündüğüm ama arşiv belgelerinde yaptığım tarama sırasında tespit ettiğim bir bilgiyi sizlerle paylaşacağım.

Bu bilgi Gazi Yolu bilgisidir. Gazi Yolu’nu duymayanların, öğrenmek isteyenlerin ve konuya ilgi duyanların şu an bu satırları okuduğuna inancım tam…

Biz en çok Zafer Yolu’nu biliyoruz. Evet, size Gazi Yolu’nu anlatacağım ama bu yolun ne kadar önemli olduğunu daha net bir şekilde gösterebilmek için Millî Mücadele sırasındaki diğer yollardan bahsetmek istiyorum.

***

İstiklal Yolu: Kastamonu’nun deniz kenarındaki ilçesi İnebolu’dan başlayarak Çankırı üzerinden Ankara’ya kadar uzanan yoldur. İstanbul ve çevresinden Millî Mücadele taraftarlarının kaçırmış olduğu cephane, silah vb. araçlar deniz yoluyla İnebolu’ya getirilmiş, buradan da kağnılarla İstiklal Yolu üzerinden Ankara’ya taşınmıştır. Ankara’dan da tabii ki cephede savaşan askerlerimize… İşte İstiklal Yolu’nun önemi budur.

Kurtuluş Yolu: Samsun’dan Amasya’ya kadar uzanan yoldur. 19 Mayıs 1919’dan sonra Mustafa Kemal’in Amasya’ya kadar kullandığı yoldur. Bu yol üzerinde tehlikeler atlatıp millet iradesinin kabul edildiği (“Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” maddesi) Amasya’ya varılmıştır.

Zafer Yolu: Bu yolu daha çok biliyoruz. Afyonkarahisar’ın Şuhut ilçesindeki Çakırözü köyünden Kocatape’ye uzanan yoldur. 26 Ağustos 1922 sabahı Büyük Taarruz başlamadan önce Mustafa Kemal’in kullandığı yoldur. Genel olarak Afyon-Kütahya-Uşak-İzmir istikametinde Büyük Taarruz’un gerçekleştiği yola da Zafer Yolu denilmektedir.

***

Şimdi gelelim GAZİ YOLU’na…

Bu yol Afyonkarahisar için önemli olan ama unutulan bir yoldur. Bu yolu hatırlamak lazımdır. Yeniden canlandırmak lazımdır. Önce size arşiv belgesinde tespit ettiğim cümleleri sunacağım, sonra üzerinde değerlendirmeler yapalım.

***

Şuhut ilçesi Aydın köyünden Ali Çelik, Halil Karakuyu, Ahmet Tınastaş anlatıyor:

“İstiklal Savaşı döneminde bir duyuyorduk. Mustafa Kemal adında bir büyük paşa vatanımızı geziyormuş, düzenli direniş orduları kurmaya çalışıyormuş. İsmet Paşa adında bir büyük komutan da ona yardımcı oluyormuş. Doğuda Kazım Karabekir Paşa düşmanlarla ve Ermenilerle savaşıyormuş diye duyuyorlarmış. Bazı komutanlarımız Sandıklı tarafından, Kumalar üzerinden şimdiki ismi ile Gazi Yolu ile Şuhut’a, oradan Çay’a geçtiğini söylüyorlardı...”

ARŞİV BELGESİ 2:

Yine Şuhut ilçesi Aydın köyünden Ali Çelik, Halil Karakuyu, Ahmet Tınastaş anlatıyor:

“Askerlerin ve askeri araçların gelip geçmesi için Sandıklı-Şuhut arasına; Kumalar Tepelerinden aşan ve şimdiki Gazi Yolu adı ile anılan yol açılmış, yapılmış. Mevzi kazılmış ordumuz için, istihkam çukurları açılmıştır.”

***

Yukarıda verdiğim kişiler İstiklal Savaşı dönemini yaşamış kişiler… Bu kişiler devletin resmî kurumlarına o dönemde yaşananları anlatmışlar… Anlatırken de Şuhut-Sandıklı arasındaki yolu GAZİ YOLU olarak ifade etmişlerdir. Bunu ifade ettiklerinde yıl 1980’lerdi. Yani Şuhut ve Sandıklı çevresinde yaşayanlar için bu yol GAZİ YOLU olarak ifade ediliyordu.

Peki, ne oldu da bu yolun adı unutuldu?

Evet, bu yol günümüzde çok işlek bir yol değil, biliyorum… Ama Millî Mücadele döneminde Türk keşif kollarının sürekli olarak dolaştığı, Sandıklı’daki süvari birliğine bilgilerin gönderildiği, oradan istihbarat bilgilerinin Şuhut üzerinden getirilip Ankara’ya taşındığı bir yoldur…

Bu yol, halk tarafından GAZİ YOLU olarak ifade edilmiştir ki bu yolun tarihi Zafer Yolu’ndan daha eskidir. Bu arada Zafer Yolu’nun 2005 yılında açıldığını ve buradaki etkinliklerin yaklaşık son 15 yıldır yoğunlaştığını hatırlatayım… Yani GAZİ YOLU’nun tarihi çok eskidir. Bilemiyorum, belki de ilerleyen süreçte ilgili ve yetkili kişilerin yönlendirmesi ile GAZİ YOLU yeniden canlandırılacaktır. Bunlar benim cümlelerimi, önerilerimi aşan durumlar. Ben sadece bir tarihçi olarak yazımı buraya bırakırım. 2022 yılı itibarıyla Kurtuluş Savaşı dönemini yaşamış tanık kalmadı. Bu noktada arşiv belgelerine güvenmek gerekir.

***

Ben demiyorum ki bu yol yapılsın, ulaşıma açılsın. Hayır! Burası zaten çok aktif olmayan bir yol. Ama Şuhut tarafından ve Sandıklı tarafından en azından bir GAZİ YOLU tabelası asılabilir.

Sözlerimi yine 100.yıl ile noktalandıracağım. Zaferin 100.yılında zaferin kazanılmasında çok önemli bir görev yüklenmiş olan Şuhut-Sandıklı yolu GAZİ YOLU adıyla yeniden hatırlansın.

Bu, yeni bir adlandırma değildir.

Bu, zaten tarihte var olan bir yolu yeniden hatırlamaktır, yaşatmaktır, gelecek nesillere bir kültür mirası olarak bırakabilmektir.

***

GAZİ YOLU şehitleri, GAZİ YOLU kahramanları sizden bunu bekliyor.