Afyon’un termal vizyonuna çok farklı ve yeni bir renk kazandıran Güral Afyon’daydık, önceki gün. Güral Afyon’un Genel Müdürü Kadir Ay beyle birlikte basın mensubu arkadaşlar ve otelin diğer birim müdürleriyle özelde Güral Afyon’la, genelde Afyonkarahisar ilinin tarihi, turistik ve termal potansiyeli ile ilgili beyin fırtınasında bulunduk. Öncelikle, sayın Genel Müdür Kadir Ay Beyin tam bir memleket milliyetçisi olduğunu söylemeliyim. “Biz Afyon’da memnunuz, Otelimizin ve tesislerimizin Afyon’a da, şehir merkezine de, Afyon’da yaşayanlara katma değer katmasını çok istiyorum, biz üzerimize düşeni yapıyoruz, otelimizin bütün ihtiyaçları bu şehirden karşılanıyor, elemanlarımız da bu ilin çocukları, biz gereken neyse yapmaktayız, ama şehir de gerekli koşulları sağlamalı, gerekli koşullar sağlansın ki otelimize gelen misafirlerimizin şehrimize de bir katma değeri olsun, bu konuda herkes üzerine düşeni yapmalı” cümleleri bunun en büyük göstergesi. Sayın Genel Müdür ile birlikte olmak üzere, otelin birim müdürleri ve basın mensupları arasında konuşulan “ana konu”yu, özet halinde bilgilerinize sunmak istiyorum, bu konular hakkında konuşulması ve ilgililer tarafından çözümler sunulması ümidiyle… Güral Afyon’da her ay 15.000 kişi konaklıyor. Bu sayı, diğer termal tesisler ile birlikte 50 binleri geçer diye tahminde bulunduk, arkadaşlarla birlikte. Bu aşamada Kadir beye “Biz bunu şehirde hiç göremiyoruz” deyince Kadir bey hemen “İşte biz de bunu çözmeye çalışıyoruz, bu konuyu çözmeliyiz ki buradaki otellerin, başta bizim otelimiz olmak üzere hepsinin şehre bir katma değeri olsun” dedi. Çok haklı. ( Açıkça söylemeliyim ki, ben turizmci değilim. Turizmci olmadığım için de, bir uzman olarak değil, sadece normal bir vatandaş olarak görüşlerimi, önerilerimi yazmak durumundayım. ) Her ay 50 binin üzerinde termal müşteriyi biz Afyon şehre bir şekilde çekmeliyiz. Otellerde kalan müşterileri, Afyonkarahisar’ın tarihi ve doğal güzelliklerini gezdirecek bir tur eksikliğinden söz edildi. Kocatepe, Frig Vadisi, Kale, Eski Afyon evleri ve konakları, Ulu Cami, Akdağ Kanyonu, Dumlupınar, şehir merkezindeki geleneksel sucuk, kaymak, ekmek, lokum gibi ürünleri satan mekanlar… Bunların hepsinin müşterileri şehre çekebilmek adına çok öenmli şeyler olduğu konuşuldu. Hatta, genelde geceleri otel dışına çıkan müşteriler için Afyon şehirde gece gezilebilecek alışveriş mekanları oluşturulabileceği tartışıldı. Bu aşamada, “acaba” diyorum, şehir içinde geceleri gezilebilecek bir mekan oluşturma adına, “Saraçlar’dan Ulu Cami’ye kadar ışıklandırılmış, yol boyunca geleneksel marka ürünlerimizin satış merkezlerinin de olduğu açık alışveriş caddesi, yürüme yolları oluşturulabilinir mi?..” Eğer, kaplıcalar bölgesindeki otel ve termal tesis müşterilerini şehre çekemezsek korkarım ki bu dev tesislerin istihdamdan başka şehre katkısı sınırlı kalacak. Bu aşamada ilin tarihi ve doğal güzelliklerini insanlara gezdirme organizasyonları yapacak tur organizasyonu, Afyon şehirde geceleri de gezilebilecek cadde ve yürüme yolları, esnafın eğitilmesi vb. sorunlar çözülmelidir ki otellerin halkımıza bir katma değeri olsun… [email protected] facebook.com/idrisozek twitter.com/idrisozek