Terörizm, Fransızca bir sözcüktür ve “yıldırma, korkutma” anlamına gelmektedir. İlk kez 1789 yılında kullanılmıştır. Terör sözcüğü Fransız Petit Robert sözlüğünde, “Bir toplumda bir grubun halkın direnişini kırmak için meydana getirdiği ortak korku” olarak tanımlanırken, Siyasi Terimler ve Örgütler sözlüğünde “Kamu otoritesini veya toplum yapısını yıkmak için girişilen korku ve yılgınlık saçan şiddet hareketleri” olarak tanımlanmaktadır. Terörizmin tanımları bu şekilde yapılırken,ülke olarak bu yıkıcı,yakıcı ateşin etkilerini şu günlerde çok daha derin hissetmekteyiz.Gün geçmiyor ki şehit haberleri almayalım.Maalesefaskerimize,polisimize.. terör saldırıları giderek artıyor.Ocaklarısöndüren,eşleridul,çocukları yetim bırakan bu terör saldırıları,milletimizin de yüreğini dağlıyor.Suruç saldırısıyla birlikte bir hafta içinde kırk dört canı toprağa verdik.Kandan beslenen vampirler,kan içmeye doymuyorlar,doyacak gibi de görünmüyorlar.O zaman onlara anladığı dilden konuşmak lazım.Terör örgütünün adı her ne menemse hepsinin üzerine acımasızca gidilmeli,bu canların hesabı sorulmalı ve terör sona erdirilinceye kadar operasyonlar havadan ve karadan devam ettirilmelidir.Yurtiçinde de gerekli istihbarat önlemleri en üst düzeyde alınarak,olası terör eylemlerine fırsat verilmemelidir.Eğer terörü kökden yok edeceksek,idam cezasını yeniden getirmeliyiz,hapis cezaları vermekle bu mevzuyu çözemeyiz.Cennet mekan Sultan Abdülhamid Han ‘’Hak isteyenin hakkını verin,baş isteyenin başını kesin’’diyor.Evet baş isteyenler de başını verecektir ki,bir daha baş istemeye,can almaya teşebbüs edemesin..Komşumuz olan İran bu şekilde terörü çözdü.Yakaladığı terör örgütü mensuplarını sallandırdı,diğerleri de sallanmayı göze alamadı ve dağıldılar. Bir başka cihan padişahının,Fatih Sultan Mehmed’in teröre yaklaşımı da tavizsizdi.Karadeniz civarlarında bir eşkiyabaşının zuhur etmesi üzerine,vali durumu mektupla Fatih’e bildiriyor.Padişahım ne yapalım?Fatih’in cevabı oldukça kısa ve net:’’Bana bir hafta içinde ya o eşkiyabaşının kellesini getirirsin,ya da senin kelleni alırım’’. Sonuç:Bir hafta içinde eşkiyabaşının kellesi Fatih Sultan Mehmed’e teslim ediliyor ve olaylar sanki bıçakla kesilir gibi kesiliyor. Bu olay da bize gösteriyor ki,terörün üstüne acımasızca gitmeden terörize olayların arkası kesilmez.Bunlarlaberaber,terör gruplarına verilen iç ve dış desteğin de kesilmesi şarttır.Nasıl,ne şekilde olacağını devlet yetkililerimiz daha iyi bilir. Terörle mücadele ederken,masum vatandaşla terörist ayrımının da iyi yapılması gerekir.Sapla samanı da birbirine karıştırmamak lazım.Terörle mücadele esnasında vatandaşlarımız da uyanık olmalı,provakasyonlaragelmemelidir.Terörün en önemli hedeflerinden biri ülkede iç savaş çıkarmaktır.Sivil halkı karşı karşıya getirerek,hasssasiyetleri kaşıyarak birbirine düşürmek ana amaçlarıdır.Vatandaşımızınferaseti,sağduyusu bu oyunlara galip gelecektir. Gerek ırk üzerinden,gerek mezhep üzerinden kışkırtmalara karşı uyanık olup,provakasyona gelmeyerek ,terörle mücadeleyi devletin güvenlik güçlerine bırakmak gerekir. Şehitlerimize Allah’tan rahmet,milletimize başsağlığı dilerken,yazımı terörle mücadelede ilke olabilecek şu veciz sözle tamamlamak istiyorum: Senin ağacının dalını kıranın ağacını kökünden sökeceksin! Lokman ÖZKUL Yorum ve görüşleriniz için:[email protected]/facebook.com