Şehrimizin Basketbol Süper Lig temsilcisi Afyon Belediyespor,  Pazar günü oynanan Galatasaray maçından sonra bir alt lige yani TBL ye düştü. Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi diyebiliriz. Sezon zaten sıkıntılı başlamıştı yatırılması gerekip de yatırılmayan paradan dolayı.  Eski Başkan Cömert Küce, kurun yükselmesini bahane göstererek, genç oyuncular hariç takımı dağıttı. Takım uzun bir süre boşta! kaldı ve averaj takımı oldu. Bizi takip edenler bilir, Cömert Küce’nin kulübü bırakıp teslim etmesi için çok yazı yazdık ve en sonunda bıraktı. Şimdiki Başkan Abdülkadir Arslan ve yönetimi taşın altına elini koydu ve ciddi paralar ödediler. Yatırılması gereken paraları ilgili yerlere yatırdılar, transfer yasağını kaldırdılar, bir gün içinde (zaman yoktu) yerli oyuncu transferini gerçekleştirdiler. Ondan dolayı çok seçici olunamadı. Yabancı transferler de iki hafta içinde gerçekleştirildi, takım koçu önceden belirlenmişti:  Korhan Aydanarığ.

Basketbolda oyuncu, koç, genel menajer ve şimdi de bünyesinde basketbol şubesi de bulunan amatör bir kulüp başkanı olarak görev aldığımdan dolayı, yeni takımların bir süreye ihtiyacı olduğunu elbette biliyorum. Lakin Afyon Belediyespor’un ligde kalmak için çok fazla zamanı yoktu. Malum çıkmak zordur düşmek kolay. Yalova maçını burada izledikten sonra, bu takım olur zamana ihtiyacı var dedik. Sonraki maç ligde kalmak için hayati bir maçtı: Büyükçekmece.  Son zamanlarda çok formdalar ama o zaman o kadar değillerdi. Yenmemiz gereken , yenemiyorsak da ikili averajı korumamız gereken bir maçtı. Bu maçı ikili averajla birlikte kaybettik.

Bunun üzerine bu köşemde ‘Afyon Belediyespor Tat Vermiyor adlı bir yazı yazdım. Bu yazıda eleştirim takım koçunaydı. Ormanspor’u küme düşüren koç arkadaşın bizi de küme düşüreceğini ima yollu yazdım. Koç değişikliği gerektiği veya takımı ve şehri tanıdığından dolayı tek yetkili Faruk Beşok’un devam etmesi noktasında. Bu yazımdan sonra sosyal medyada organize bir saldırıya maruz kaldım. Yapıcı her türlü eleştiriye açığım lakin insanları hedef gösterme noktasına  ulaşırsa o başka. Özellikle instagramda, benim şahsi hesabımdan daha az takipçisi olan, yayıncı kuruluşun izni olmadan korsan yayın yapan sayfalardan, fake hesaplardan, bir gece içinde tek takipçisi bile olmayan,  ardı ardına açılan sayfalardan, kaynağını benim bildiğim birilerinin trollerinin saldırılarına maruz kaldık. Vız gelir tırıs giderler, gerekli yerlerde hukuki anlamda girişimlerde de bulunuruz gerekirse.


Takımımız için iyi niyetle yapmış olduğumuz öneri ve eleştiriler anlaşılıp gereken önlemler alınsaydı belki bu takım küme düşmeyecekti. Süper Lig’de o kadar boşta koç varken, biz neden geçen sene küme düşmüş takımın koçunu tercih ediyorsunuz, tercih ettiyseniz de su köprüyü bölmeden gereken önlemleri alın demiştik.

Evet biz bu günü görmüştük ondan dolayı gerekli uyarıları yapmıştık ve haklı çıkma konusunda en çok istemediğim bir haklı çıkma.

Biz her zaman bu takımın destekçisiyiz, bizim için şahıslar önemli değil önemli olan kurumsal yapıdır, Afyonkarahisar  takımlarıdır.

“Yiğit düştüğü yerden kalkar” derler, Afyon Belediyespor’un da düştüğü TBL den tekrar Basketbol Süper Ligi’ne döneceğine inancım tam. Yönetimin de bu anlamda sözünü  tutacağına inanıyorum, yazımda kastettiğimde mevcut yönetim değil,  onlar kendilerini biliyorlar. Gerekirse buradan da açıklarım, Allah’tan başka kimseden de korkum yok.

Bir sezon sonra tekrar Süper Lig’de görüşme temennileriyle..

Lokman ÖZKUL
Spor Yazarı ve Yorumcu
[email protected]