7 Ekim 2024'ten bu yana ara vermeksizin, dünyanın en aşağılık, en adi, en çukur insanlarından ve sözde askerlerinden oluşan sözde devlet aslında terör örgütü, Gazzeli kardeşlerimize zulmün, soykırımın en şiddetlisini yapıyor. Zulme karşı çıkan insaflı, vicdanlı Yahudileri, bu zulmün bitmesi için gösteri yapan ülke vatandaşlarını yukarıda bahsettiğim hususlardan ayırıyor istisna tutuyorum.
Dünya dünya olalı böyle bir zulüm, böyle bir soykırım görmemiştir. Savaşında bir adabı vardır, kuralları vardır. Bu lanetli topluluk, hiçbir kuralı takmıyor. Bebek, çocuk, kadın, yaşlı ayırmaksızın katlediyor, soykırıma tabi tutuyor. Gazze'de katledilen insanların %84'ü sivil vatandaşlardan oluşuyor. Dünyada hiçbir savaşta bu kadar yoğunluklu sivilin katledildiği görülmemiştir.
Bir takım insanlar bu zulmü, bu soykırımı küçük göstermek için buna savaş diyorlar. Soruyorum size bu savaş mıdır?
Savaş ordular arasında gerçekleşir. Bir tarafın düzenli bir ordusu varken diğer tarafın sadece milisleri, mücahitleri var. Düzenli bir Ordu yok. Dolayısıyla bunun adı bir savaş değil bu düpedüz bir katliamdır, bir soykırımdır, bir milleti tamamen yok etme adlı terör operasyonudur.
Bu terör örgütünün içinde büyük şeytanın da desteğiyle, birçok ülkeden paralı askerler de bulunmaktadır. Zaten teçhizat, silah kaynağı büyük şeytandır. Büyük Şeytan olmasa bunlar aslında bir hiçtir ama büyük şeytanın himayesinde katliam yapıyorlar, soykırım yapıyorlar, insanları aç ve susuz bırakarak ölüme terk ediyorlar. Eşi benzeri görülmemiş bir soykırım.
Dünyada bizim de içinde bulunduğumuz birçok ülke bu soykırıma, bu katliama yüksek sesle tepki gösteriyor. Duyarlı dünya vatandaşları bu soykırımın bitmesi için ülkelerinde gösteriler yapıyorlar. Terör örgütünün sözde başşehri Tel Aviv de dahi milyonlar sokağa dökülüyor. Yeter artık bu soykırımı durdurun diyorlar.
Kan emici vampir, terör elebaşı, hiçbir tepkiyi dikkate almaksızın sözde ordusuna aslında teröristlere yok etme emri veriyor. Dünyanın gördüğü en zalim sözde liderlerden biri. Birçok şey söyleyeceğim ama kendimi tutuyorum, onları kendime saklıyorum. Siz içinizden geçen her şeyi bu terör ele başına söyleyebilirsiniz.
Gazze ölüyor, Gazze yok oluyor, Gazze terör örgütünün eline geçmek üzere maalesef. Bebekler çocuklar açlıktan ölüyor. Her gün onlarca bebek, çocuk, sivil vatandaş açlıktan susuzluktan hayatını kaybediyor. Refah sınır kapısında, belki yüzlerce tır içeri girmek için bekliyor. Terör ele başısı ve onun işbirlikçisi komşu ülke liderleri bu yardımların dahi içeri girmesine müsaade etmiyor. Artık bunlara diyecek bir söz yok bütün sözler tükendi. Bu zalim lanetli topluluk, diğer adıyla terör örgütü sözden, kınamadan anlamaz. Bunlar sadece güçten anlar. Müslüman ülkeleri ve duyarlı diğer ülkeleri bu zalimlere, bu teröristlere karşı güç olarak işbirliği yapmaya davet ediyorum. Bu zulüm ancak Gazze'de barışı getirecek bir barış operasyonuyla durdurulabilir. Yoksa günlerce, aylarca bu zalimleri, bu teröristleri kınar durursunuz onlar da zulümlerine, soykırımlarına devam eder.
Allah Gazzeli kardeşlerimizin yardımcısı olsun, bu zalim lanetli kavmi ve büyük şeytan başta olmak üzere işbirlikçilerini de perişan etsin..
Lokman ÖZKUL
Eğitimci-Yazar
