Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, çözüm sürecine ilişkin ”Güvenlik boyutuyla bu meselenin bitmeyeceği çok açık. Dünyanın başka yerlerinde de sadece güvenlikçi politikalarla bunu sona erdirmiş bir ülke yok. Bütün enstrümanları, terörü sonlandırmak için hep beraber kullanmamız lazım. Adımlar atmak lazım, çözüm niyeti ile adım atmak lazım” dedi.
Bozdağ, Afyonkarahisar Belediye Sosyal Tesisleri’nde partisinin il başkanlığı tarafından düzenlenen 39. İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, kentte bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Afyonkarahisar’daki milletvekillerinin çalışmalarına değinen Bozdağ, kentin AK Parti döneminde önemli yatırımlarla ivme kazandığını belirtti.
Türk milleti ve güçlü Türkiye için bir sistem değişikliğinin hayırlı ve yararlı olduğuna inandığını vurgulayan Bozdağ, ”AK Parti iktidarları döneminde Türkiye her alanda değişimler yaşadığı gibi demokrasi alanında da köklü değişiklikler yaşadı. Türkiye’de konuşulamayan pek çok şey bugün konuşulur hale geldi. Dünün Türkiye’si ile bugünün Türkiye’si, bu noktalarda mukayese edilemeyecek seviyede, birbirinden farklı ve birbirinden başkadır. Demokrasi, hukuk devleti, milletin iradesine sahip çıkması bakımından daha ileri noktadır” diye konuştu -”Çözüm niyetiyle adım atmak lazım”- Bozdağ, Türkiye’nin 30 yılı aşkın bir süredir terörle mücadele ettiğini anımsatarak, şunları söyledi:
”Bizden önce Doğru Yol Partisi, Anavatan Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Demokratik Sol Parti, Refah Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi iktidar oldu. Şu anda parlamentoda olan BDP hariç diğer partilerin hepsi iktidar oldu, neden terör bitmedi. Sayın Bahçeli kendi devrinde terörü bitirmek istedi de Afyonkarahisarlılar elinden ayağından mı tuttu- ‘Ne yapıyorsun mu-‘ dedi. Bizden önce 10 sene sol zihniyet iktidardaydı. Adı başka da olsa CHP iktidardaydı. 10 sene de Türkiye’de terörü bitirmek istediniz de Afyonkarahisarlılar, Yozgatlılar ellerine ayaklarına mı yapıştı- Neden bitmedi, niye bitiremedi- Güvenlik boyutuyla bu meselenin bitmeyeceği çok açık. Dünyanın başka yerlerinde de sadece güvenlikçi politikalarla bunu sona erdirmiş ülke yok. Bütün enstrümanları, terörü sonlandırmak için hep beraber kullanmamız lazım. Adımlar atmak lazım, çözüm niyeti ile adım atmak lazım.”
Hükümetin 2009 yılında Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi’ni başlattığında, çözüm niyetiyle adımlar atacaklarını, çözüme dair projeler hayata geçireceklerini millete söylediklerini hatırlatan Bozdağ, ”Kan dursun, gözyaşı dinsin, analar ağlamasın, yeni şehitlerimiz olmasın, terör bitsin, silahlar bırakılsın’ diyoruz. Bu lafların hangisi vatana ihanettir, bu lafların hangisi Türkiye’yi bölmek anlamına geliyor- Biz diyoruz ki; ‘birliğimiz, kardeşliğimiz, aramızdaki sevgi ve saygı daha muhkem hale gelsin’. Bunun neresinde bir kötülük var-” dedi. -”Silahların susması, kötü mü oldu-”- Bozdağ, terörün sadece AK Parti’nin değil, her yerin ortak sorunu olduğuna işaret ederek, terörü çözmek için başlattıkları yeni sürece ”çözüm süreci” denildiğini anlattı.
Türkiye’nin, terörün tarihe havale edileceği bir dönemece girdiğini vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti:
”(Terör unsurları, Türkiye sınırlarının dışına silahlarını bırakarak çıkacak) diyoruz. Neresi yanlış bunun- Türkiye’ye ne zararı var- Silahları bırakıp, insanlar fikirlerini söylese kıyamet mi kopar- Fikri güçlü olan, başkasının fikrinden korkmaz. Eğer fikriniz varsa biz de onun karşısında fikrimizi söylüyoruz. Kaçırılan kamu personeli serbest bırakıldı. Kötü mü oldu- Silahların susması, kötü mü oldu- Terör örgütü militanlarının Türkiye topraklarının dışına çıkması kötü mü oldu- Bunların hepsi bizim milletimizin lehine olan şeyler. Terör sorununu çözmüş bir Türkiye, her alanda büyük sıçramalar yapacaktır. Bundan rahatsız olanları biliyoruz. Terörden beslenenler, bunlardan rahatsızlar. Kimileri siyaseten, kimileri uyuşturucu, bilmem silah ticareti, bilmem insan kaçakçılığı, gayri hukuki ekonomik çıkarları nedeniyle, kimileri ‘AK Parti zayıflasın da kim zayıflatırsa zayıflatsın’ düşüncesiyle buna karşı çıkabilirler.”   Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Afyonkarahisar’daki içki yasağı iddiasıyla ilgili ”Camilerin önünde içki içilsin mi- Şehitliğimizin içinde içki içilmesi çağdaşlık mıdır, medeniyet midir-” dedi.
Bozdağ, Afyonkarahisar Belediye Sosyal Tesisleri’nde partisinin il başkanlığı tarafından düzenlenen 39. İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, kentteki ”içki yasağı” konusunun son günlerde medyanın ve Türkiye’nin gündeminde olduğunu söyledi.
Birilerinin mücadele ederek içkiyi nasıl serbest hale getirecekleri konusunda mahkemeden kararlar çıkarttığını ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu:
”Afyonkarahisar’da içki yasaklanmış mı- Nereden çıkıyor bu. Birileri çıkartıyor. Afyonkarahisar’da camilerin yakınlarında hatta camilerin bahçelerinde, şehitlikte ve şehitliğin yakınlarında, mezarlıklarda ve yakınlarında, halkın ailesiyle gittiği halka açık umumi parklarda, bazı kişilerin içki içip, sarhoş olup etrafa rahatsızlık vermesinden dolayı şikayetçi olmuşlar. Denmiş ki; ‘cami önlerinde, şehitliklerde, mezarlıklarda, halkın eğlenme ve dinlenmesine mensup parklarda, metruk binalarda, yol üzerinde arabaların içinde içki içilmesi yasak’. Camilerin önünde, şehitliğimizin içinde içki içilmesi çağdaşlık mıdır, medeniyet midir- Bunlar ‘AK Parti zarar görsün’ diye yapılıyor.
‘Bakın bunlar içkiyi yasaklıyorlar, şunu bunu yasaklayacaklar’ yalanlarını 10 yıldır söylüyorlar, inandıramadılar bu yalanları. Seçimler yaklaşıyor, biraz daha büyütmek için yapıyorlar. Allah aşkına, 10 yıldır biz iktidardayız, nerede içki yasağı yapmışız, nerede kimin yaşam tarzına müdahale etmişiz, Afyonkarahisar’da mı etmişiz, Ankara’da mı, İstanbul’da mı etmişiz- Hiçbir tane yok ama birileri bu korkuyu pompalıyor. Yahu biz 11 yıldır iktidardayız hala ‘-cek -cak edebiyatı’ ile konuşuyorsunuz. Var mı örneği, yok-” -”Büyük bir iftara kampanyasıyla karşı karşıyayız”- Bozdağ, İstanbul’un Kadıköy Belediyesi tarafından içki satışı yapan yerlerin sınırlandırılmasına değinen, ”Malum medyadan, Afyonkarahisar’ı manşet yapanlardan hiç duydunuz mu-, ‘Kadıköy Belediyesi içkiyi yasaklıyor, Kadıköy’e şeriat geliyor’ diye. Yok, çünkü CHP yaparsa şeriat gelmez. Büyük bir iftara kampanyasıyla karşı karşıyayız” diye konuştu.
Anayasanın 58. maddesini hatırlatan Bozdağ, şunları kaydetti:
”Devlete, bir yandan gençleri alkolden koruma görevi veriyor, bir yandan uyuşturucu maddelerden koruma görevi veriyor, bir yandan suçlara karışmasından koruma görevi veriyor, bir yandan başka kötü şeylerden koruma görevi veriyor. Devlet bu görevi kullanamaya kalktığında da ‘Neden bu işi yapıyorsunuz-‘ diyorlar. Biz uyuşturucu bağımlısı bir gençlik mi istiyoruz, yoksa elinde kitap, bilgisayar ile Türkiye’yi dünyayı daha ileriye götüren bir gençlik mi istiyoruz- Biz tiner bağımlısı gençler mi istiyoruz, yoksa her bakımdan sıhhatli, Türkiye için, milletimiz için, her açıdan daha ileriye bizi taşıyacak gençler mi istiyoruz-” -”Bu, çok çirkin bir siyasettir”- Bozdağ, Afyonkarahisar’daki benzer bir konunun da İzmir’de yaşandığını hatırlatarak, ilimden, irfandan haberi olmayan bazı gazete ”kalemşörleri”nin ne söylediğini bilmeden konuyu çarpıttığını bildirdi.
”İrfan nedir- Bizim medeniyetimiz, anlayışımız içinde karşılığı nedir- Bilimsel olarak bu neye tekabül eder- Buna dönüp beyefendiler bakmıyor. Sadece çarpıtmak için bir vesile buldular ya… İzmirli kardeşlerimizi AK Parti’nin karşısına dikebilmek için bunu kullanıyorlar” diyen Bozdağ, şöyle devam etti:
”Ne demiş Diyanet İşleri Başkanı… İzmirlileri konuşmasında övmüş. İzmirlilerin güzel niteliklerini dile getirmiş. İzmirlilere daha güzel hizmetler yapamadıklarını söylemiş, başta kendisini eleştirmiş. Sonra Diyanet İşleri Başkanlığı’nı eleştirmiş. Birileri buradan, ‘İzmirlilere saygısızlık yapıldı’, ‘İzmirliler rencide edildi’ sonucunu çıkarıyor. Bu büyük bir çarpıtma kampanyasıdır. Birileri kamplaşmayı meydana getiriyor. ‘Bakın işte, size şöyle dediler, böyle dediler’ laflarını, iftiralarını gündeme getiriyorlar. Bu, çok çirkin bir siyasettir. AK Parti ile mücadele etmek istiyorsanız bunu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ve milletimizin mana bakımından daha ileri gitmesi için hizmet eden bir teşkilat üzerinden yapmak büyük bir saygısızlıktır.” -”Diyanet İşleri Başkanımızı tanımıyorlar”- Bozdağ, bazı basın yayın organlarında ”İzmir’de dindarlık anketi yapılıyor” yönünde haberlerin yer aldığına işaret ederek, bunun bir iftara olduğunu vurguladı.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) anket çalışması yapmak üzere Türkiye’yi 26 bölgeye ayırdığını aktaran Bozdağ, şunları söyledi:
”26 ilden biri de İzmir. Bu iftiracılar, sadece İzmir’de bir anket yapılıyormuş gibi haber yayıyorlar ve orada da başka şeyler söylüyorlar. Diyanet İşleri Başkanlığı kalkıp da sağlıkla ilgili bir anket yapmayacak herhalde. Diyanet İşleri Başkanlığı dinle ilgili bir anket yapacak. Dine dair, insanların bakışı hakkında sorular sorduğunda bu dinle alakalı bir konu. Maalesef bazıları bunu çarpıtıyor. Bazıları çıkıyor, ‘Diyanet İşleri Başkanı’nın arkasında namaz kılmam’ diyor. Sevsinler seni, yesinler seni. Diyanet İşleri Başkanı kim, o lafı söyleyen kim- Siz, Diyanet İşleri Başkanı’nın sahip olduğu ilim ve irfanı bilseydiniz, bu lafı söylemek için bir defa değil trilyonlarca kez düşünüp sonrada da söylemekten vazgeçerdiniz. Ama belli ki, Diyanet İşleri Başkanı’mızı tanımıyorlar.”     Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Afyonkarahisar Arkeoloji Müzesi, Sultan Divani Mevlevihanesi ve tarihi Ulu Cami’yi ziyaret etti.
İlk olarak Arkeoloji Müzesi’ni gezen Bozdağ’a, Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, müzedeki tarihi eserler hakkında bilgi verdi.
Daha sonra Sultan Divani Mevlevihanesi’ni ziyaret eden Bozdağ, Mevlevihane sorumlusu Hasan Özpunar’dan bilgi aldı. Bozdağ, ardından tarihi Ulu Cami’yi gezdi. (AA)