Artık deniz tükendi,
ne yandan baksam o şimdi şamar oğlanı.
Denize düşen yılana sarılır:
Medet ya Avrupa birliği!
Bekliyor kapında evladı fâtihan,
laik-çağdaş ve cümle gariban.
Medet ya muâsır cehalet,
taharet musluğu olmayan klozet.
***
Bir plân ki temelinde,
harcı âlem bir harç vardı.
Nice yıldır diplomalı,
cahil yetiştirdik her yaşta.
İlimi inkâr etti en resmîsinden:
İnsan olmanın şerefini
ya sağdan saydı, ya soldan.
***
Kendini nasıl tanımlardın?
Üredikçe türer her türden ideoloji,
cümlesine sünger çekti kozmetik.
Sağ, sol, siyah, beyaz,
senden olmayan herkes,
ötekinin işbirlikçisi…
Ajan, provakatör, tam fırsatçı,
ultra seküler, pür laik, koyu liberal,
az dindar, baskın muhafazakar,
rakip mücahit grupları,
ve bilumum kanarya dernekleri:
Serçenin alayı olmaz!
***
Ey düşünce yoksulu, internet zengini!
Ey medya mezhebinin ihlâslı müridi!
Belâya çanak tutan antenlerin,
âleme açık kendine kapalı kalbin,
sonu gelmez akşam âyinlerin…
Emtianın satış duası reklamlar,
sen tıkladıkça sana sırnaşır…
***
Vakayı âdiyedir her kapıyı tıklamak.
Ekranda büyütüldü,
anahtar deliğinden bakmak!
Ne iki ayak, ne dört ayak,
bu ‘dizi’leri çekmez kırkayak.
***
Teknoloji tufanına bir telefon kadar yakın,
yaşamak sanatına bir şizofren kadar uzak.
İnsanın tabiatı bozuldu mu artık,
bay Kemal’in köpeği nüfus kaydında,
her türden canlı dâirede devridâim.
***
Ne nişan, ne düğün, ne yastık, ne yorgan,
parkta, bulvarda ilişkide olan,
Flört: Aşkın test sürüşü,
yanında bir adet kadın cinayeti bedava
Faşingde, festivalde, futbolda
bir bilet, bir jilet,
top’lu tecrit, pop’lu cinnet,
derin devlet, garson devlet,
durumu belirsizliğe havale et!
elde var nefret, namı diğer internet.
***
Ey düşmanı denize dökenin torunu!
Dimyata mavi vatana giderken,
eldeki cennet vatandan oldun.
Kim demiş “cennet vatan” diye!
Severken imandan, satarken dolardan,
yanında bir adet vatandaşlık bedava.
Ey Çanakkale’de öldürdüğüne imrenen,
‘medet’ diyerek ölür düşünmeyi düşüren.
Ramazan DEMİR
Afyon, 18 Mart 2025