Erdal Akar konferans salonunda gerçekleştirilen panele Doğa Koruma Milli Parklar 5. Bölge Müdürü Nevzat Alğan, Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yaramış, AKÜ Doğa Koruma Biyoizlem Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Doç. Dr. Uğur Cengiz Erişmiş, Doğa Koruma Milli Parklar 5. Bölge şube müdürleri, AKÜ öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

 

Panelin açış konuşmasını yapan Doğa Koruma Milli Parklar 5. Bölge Müdürü Nevzat Alğan, dünya göçmen kuşlarla ilgili 2006 yılından beri çalışmalar yaptıklarını ifade etti. Amaçlarının farkındalık oluşturmak olduğunu söyleyen Alğan, “Bu farkındalık içerisinde de göçmen kuşların yaşam alanlarını gözlemlemenizi sağlamak ve onlarla ilgili yaşam biçimlerini anlamanızı belirlemek istiyoruz. Amaç burada göçmen kuşların gelip konakladığı üreme alanlarını ve yumurtlamalarını görmek ve burada hayvanların üremeleri sonucu göçüp gittiklerini seyretmelerini sağlamak istiyoruz” dedi. Türkiye’de belli kuş göç yollarının olduğunu açıklayan Alğan, “İki tanesi Türkiye üzerinden geçmektedir. Bunlardan biri Karadeniz diğeri ise Afyonkarahisar’dan İstanbul’a doğru geçmektedir. Burada Eber Gölü bizim için önemli yerlerden biridir. Eber Gölüne has çalışmalarımız var” diye konuştu.

 

“İsrail’in katliamını kınıyorum”

 

AKÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yaramış ise Kudüs’te yaşanan katliamdan dolayı Fen-Edebiyat Fakültesi ve millet olarak Filistinlilerin yanında olduklarını belirtti. Yaramış, “İsrail’in bu şiddetini bu katliamını kınıyorum aynı zamanda bu katliama destek veren Amerika Birleşik Devletleri’ni de lanetliyorum” dedi. Yeryüzünün insanoğluna Allah tarafından verilmiş bir emanet olduğunu kaydeden Yaramış, “Yeryüzü insanoğluna Allah tarafından verilmiş bir emanet. Göçmen kuşlarda bizim için bir emanet. Ecdadımız Selçuklu ve Osmanlı döneminde bu göçmen kuşları korumak için vakıflar kurmuştur. Göçmen Kuşlar ve Darı Vakfı adıyla kuşları korumaya çalışmışlardır. Özellikle göçmen kuşların güzergâhında yaralanan kuşların tedavisi için gelirler tahsis edildiğini bu kuşların tedavi edildikten sonra gelmiş olduğu kuş sürüsüne yetişmesi için bir faaliyet yürüttüklerini görmekteyiz. Yine kurulan Darı Vakıfları ile aç kalmış hayvanları yemlemişler” diye konuştu.

 

Göç zorunluluktur

 

Açış konuşmaların ardından Afyonkarahisar ve Göçmen Kuşlar sunumunu yapan AKÜ Doğa Koruma Biyoizlem Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Doç. Dr. Uğur Cengiz Erişmiş, İsrail’in Filistin’e yapmış olduğu saldırı sonucunda ölenlere Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diledi. Erişmiş, “Türkiye ve bu ülkenin vatandaşı olarak her türlü hizmeti gönüllü olarak bireysel ve ülke olarak yapıyoruz” dedi. Doğa Koruma Biyoizlem Uygulama ve Araştırma Merkezi (DOKOBİM) hakkında bilgiler veren Erişmiş, “Kendi yönetim kurulu ve danışma kurulu olmak üzere uzaman kadrolardan oluşmuş ve alanında gerçekten Türkiye’nin biyoçeşitliliği ile ilgili var olan 6 tane projede yer almış. Bu projeler içinde de hepsini tamamlamış şu anda da Afyonkarahisar’ın biyoizlemine devam edip yine Yalova’da da belirli periyotlar içerisinde bu izlemi gerçekleştirmiştir” diye konuştu.

 

Göçün belirli zorunluluktan dolayı ortaya çıktığını belirten Erişmiş, göç türlerini anlatarak şunları söyledi:

 

“Göç, insan olsun hangi canlı olursa olsun var olan bir ortam içerisindeki rahatsızlık veya eksiklikten daha iyi şeyler edinebilmek adına yapılan davranış şekilleridir. Kuşlarda ise farklı tiplerde göç görmek mümkün olabiliyor. Göç sayılmaz ama geçici kuşlar dediğimiz zaman var olan sosyal davranış gösteren kuşlar içerisinde popülasyonun yoğunluğuna bağlı olarak ve besin azalmasından dolayı ülke içerisinde geçici olarak kalan kuşlara biz geçici kuşlar diyoruz. Yerli kuşlar dediğimiz zaman kış ortası kuş sayımı her yıl belirli periyotlarla yaptığımız sayımlarda ortaya çıkarıyoruz. Göçmen kuşlar ise belirli dönem içerisinde iklimlere bağlı olarak, belirli periyotlarda belirli mevsimsel hareketlere bağlı olarak değişik ülkelere göç edenlerdir.”