İslam’ın İlk Adımı:
Kamuyu bağlar anlamda ‘İslam Dini’ diyebiliyorsanız işte o zaman İslam demiş olursunuz; yoksa Camide, Mekke’de, tekkede İslam diyebiliyor olmak mevzi, mahalli bir vakıadır. İslam diyebilmenin tek yolu bütün okullara adı ‘İslam Dini’, içeriği sadece ‘İslam’ olan bir ders koyabilmektir. Bu ders her okul/yaş seviyesine göre çocuğun ilk bilmesi gereken temel İslam ilmihalini öğretmeyi amaç edinir. Bu ders İslam adına yapılacak her şey demek değildir; ilk şey, ilk adımdır. Çocuklar bu ilk adımda İslam’ın sadece ‘adını’ duyacaklar ve ilmihal bilgilerini öğrenecekler. İslam’ın adını dahi duymayan bir cep şeytanı kuşağı yetişti. Bu kuşaktan 12 yaşındaki çocuk az önce okul müdürünü vurdu. Her şeyi, her canlıyı koruyabilmek bu ilk adımı atmakla mümkün olur.
Vatandaş Kendini Ne İle Temellendirecek?
Sokaktaki çocuğa “Allah kaç” dedim;’ 99’ dedi. Allah nerede desem, “türbede yatıyor” diyebilirdi. Çünkü çocukların İslam adına; türbe, Yasin, 99 isim, hatim, mevlit gibi duyduğu ve bilmediği birkaç kelimesi var. Yetişkinler de çocuklardan farksız. Vatandaşın ve iç cepheyi tahkim etmenin mayası, çimentosu, temeli ne olacak? Din kültürü ve ahlak bilgisi mi? Din kültürü; kültür dini demektir. “Allah yanında din(in adı) İslam’dır.” (Maide:3) İslam’ın adını değiştirmenin hükmü nedir? Bu soru yenilir, yutulur mu? Aklına ve dinine güvenen varsa “şu kültürdür” diye bir şey göstersin! Buyursun, göstersin! Hiç olmayan bir şeyi, her şeye ad yapanların sağlık durumu nedir? Besmeleyi reddeden kitle alanlarının ve bütün batıl dinlerin ortak adı kültürdür.
Türkiye Nasıl Güç Dengesi Olabilir?
Kendi okullarında dahi İslam Dini adlı bir ders koymayan, yani kendine bile gücü yetmeyen bir ülke nasıl güç dengesi olacakmış? Kelimenin, kavramın tanım ve tasnifini yapamayan bir ülke güçten ne anlayabilir? Kimdir güç dengesi? Beşli yapı mı? Hepsinin kan içtiğini, büyük silahlara sahip olmanın hak-hukuk ikame etmediğini Gazze örneğinde gördük. Gücünüzü ve menzilinizi kelimeleriniz tayin eder. Ama bütün dünyanın kavramları FİL’ce; Frenkçe, İngilizce, Latince. FİL’in dilini terk etmeyen bir ülke kendini ispat edemez. İçeride İslam Dini demek, dışarıda ‘İslam iş birliği teşkilatı’ demeye benzemez.
Türkiye Neden ‘İslam’ Diyemez?
Çünkü Türkiye en dipten, FİL’ce kavramlar yüzünden Hıristiyan dünya ile iltisaklı ve irtibatlıdır. FİL dilini kullanan her ülke “konjonktür, barış, reel politik” teslis inancının çekim alanındadır. Konjonktür denilen şeytan müsaade etmez. Kimilerinin bu şeytandan sakınması yok. Sakınanlar ise FİL dilinin hâkim kıldığı düşünce yüzünden kendi durumunu değil, dünyadaki dengeleri ve içerdeki kırılgan yapıyı gözettiği için İslam diyemez. Kendi kavramlarını kullanmayan bir ülke son derece kırılgandır. FİL’in çekim alanında kalmak tam da budur.
Yüzde doksandan fazlası Müslüman olan Türkiye’de “İslam Dini” adlı bir ders koymanın lâfı mı olur? Bakanlık seviyesinde bir iştir. Milli güvenlik dersi nasıl kaldırıldı ise İslam Dini de öyle konabilir. Bu ders konamadığı sürece 1918, 1453. 1071 demenin hiçbir temeli yoktur. Kavramları bilen, bütün dünyanın MR’ını çekebilir; kimin ne yapabileceği radarınıza girer. Bu metin çok zor işlere aday gibi görünün Türkiye’nin, en kolay bir işi yapamayacağını dile getiriyor. Görüntü ile gerçek ayrı şeyler olunca elde var Pirus zaferi. “Bu ders konsun” diyen yok. Ama “Noel gününü resmi tatil yapalım” diyenler var. Ova terörü dağ teröründen daha vahimdir sözümüz gerçek oldu.