Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün’ün sorularını yanıtladı. Boğaziçi’nin imara açılması, Çamlıca’ya yapılacak yeni cami ve yeşil alanlar, Fatih Ormanı Milli Parkı’nın son durumu ve Muhteşem Yüzyıl tartışması hakkında açıklamalar yaptı. Eroğlu, son günlerde Başbakan Erdoğan’ın Muhteşem Yüzyıl isimli diziyi eleştirmesinin ardından başlayan tarışmayla ilgili yaptığı değerlendirmeden“Muhteşem Yüzyıl’ı seyretmiyorum. Çünkü bizim tarihimizle hiç alakası yok.”şeklinde sözlerine başladı. Daha sonra Erdoğlu sözlerine şöyle devam etti:“Osmanlı padişahlarının ömürleri sarayda değil, muharebe alanlarında geçmiştir. Koca Osmanlı İmparatoru, dünyaya hâkim bir Kanuni Sultan Süleyman’ı, sarayda üç dört tane hanımın etkisi altında kalarak bütün vaktini sarayda geçiriyor gibi düşünülmesi çok yanlış. Belgesel olabilir ama belgeseller o günün tarihini en iyi şekilde yansıtıyor olması lazım. Tarihi bilmeyen geleceği yazamaz. Ben de o bakımdan tarihe karşı büyük merakım vardı. Teknik üniversiteden mezun olduktan sonra, bir ara askerliği yaparken, İstanbul üniversitesi edebiyat fakültesine kayıt oldum, merak saikıyla. Gerçekten tüm idarecilerin çok iyi tarih bilmesi lazım… Tarih ibret alınmak için şarttır. Yöneticilerin Osmanlı Tarihini, Selçuklu Tarihini fevkalade iyi bilmeleri gerekir diye düşünüyorum. Bu tarih bilgisi bana çok şeyler kazandırdı. Özel sektörün doğru yönlendirilmesi ve teşvik edilmesiyle bunun yapılması gerekir diye düşünüyorum. Dolayısıyla bunları magazin şekline sokmak doğru değildir. Kanuni Sultan Süleyman demeyip başka bir isimle film çevrilebilir. Ama böyle büyük bir tarihi şahsiyeti magazin konusu yapmak da ne derece doğru. Tarihi yansıtmıyor, bunu özellikle belirtmeliyim. Tarih o değil. Hoşça vakit geçirmek için belki seyredilebilir ama ben doğrusunu isterseniz seyretmiyorum.” “ÇARPIK YAPILAŞMALARI DÜZELTME GAYRETİNDEYİZ” Yıllarca İstanbul’da İSKİ Genel Müdürlüğü yaptım. Hatta havzalardaki kaçak yapılaşmayla en büyük mücadeleyi yaptık. Benim şahsi kanaatim şu en kötü plan plansızlıktan iyidir. Bugün İstanbul ve diğer şehirlerde çarpık yapılaşma meydana geldiyse, bunun temel sebepleri devletin, halkın ihtiyaçlarını karşılamakta geri kalması. 60’lı – 70’li yıllarda düzgün imar planları yapılsaydı, hem çevreyi koruyan, hem de vatandaşa hiç olmazsa sağlıklı bir imar ve yerleşim planı sunan çalışmalar yapılsaydı çarpık yapılaşmalar olmazdı. Biz tüm şehirlerde bizden çok önce yapılan Çarpık yapılaşmayı, depreme karşı dayanıksız yapılaşmayı iyileştirme gayretindeyiz. Zamanında düzgün yapılsaydı buna gerek olmayacaktı. (Boğaziçi düzenlemesiyle)Yeşil alanlar zarar görmeyecek şekilde yapılacak. Henüz öyle bir çalışma yok, gazeteler yazıyor sadece. Böyle bir çalışma ne bakanlığımıza ne de bakanlar kuruluna gelmedi. Böyle bir çalışma olacaksa dikkat edilerek yapılması lazım. “ORMANDAKİ MİLLİ PARKI DEVRALDIK” Fatih Ormanı devralındı. Biz tabiat parkını işletmek üzere, temizlik bakım vs. için kiralamışız. Bir firma kiralamış. Ama bizim haberimiz olmadan %51’den fazla hissesini başkasına devretmiş. Mukaveleye göre devretmek bir fesih sebebi sayılıyor. Biz de bunu tespit ettik, şartnameye aykırı hareket ederek Ali Ağaoğlu’nun şirketlerine devretmiş. Bunun üzerine biz kontratı feshettik ve teslim aldık. Başka yerlerde de sorun olduğu zaman hemen çözüyoruz. Çok ciddi bir denetime aldık. Artık buraları biz kamera ile gözetleyeceğiz. Kim giriyor kim çıkıyor davranışlarını dahi kontrol edeceğiz. Kapıdaki insanlar vatandaşa güler yüzlü davranacak. Büyük milli parkların belirli alanlarına kamera konulması talimatını verdik. “BÖLGEDEKİ YEŞİL ALANLARA DOKUNULMAYACAK” Büyük Çamlıca’yı bilenler bilir. Şu anda lokanta vs. bir takım yapıların olduğu alana yapılacak. Yeşillikler tamamen korunacak. Ben İstanbul’da özellikle bulunduğum için çok iyi biliyorum, vatandaşlar oralarda hoşça vakit geçirebilecek. O alanlar korunacak. Geçmişte Sayın Başbakanımızın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu zaman bu alanları vatandaşlara açtı. (kaynak: ensonhaber.com)
