Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, 100 milyar dolarlık tıbbi ve ıtri bitkiler sektöründen Türkiye’nin en az 2 milyar dolar pay alması gerektiğini belirtirken, kurulan bal ormanlarıyla Türkiye’nin dünyadaki bal üretiminde 6’ncı sıradan 2’nci sıraya yükseldiğini söyledi. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, memleketi Afyonkarahisar’da düzenlenen ‘Tıbbi ve Itri Bitkiler Merkezi’nin Strateji ve Hedeflerinin Belirlenmesi Çalıştayı’na katıldı. Korel Termal Otel’deki toplantıya Bakan Eroğlu’nun yanı sıra Afyonkarahisar Valisi Hakan Yusuf Güner, Ak Parti Samsun Milletvekili Prof. Dr. Tülay Bakır, Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Ak Partili Burhanettin Çoban, üniversite rektörleri, öğretim görevlileri ve Afyonkarahisar protokolü katıldı. ‘SUYUN BEL FITIĞINA FAYDASINI ÖĞRENDİM’ Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul’un su sorununun çözülmesinin sudan kaynaklanan hastalıkların yanı sıra bel fıtığı sorununu da çözdüğünü, İSKİ Genel Müdürü olduğu dönemde bir vatandaşla arasında geçen diyalogu örnek göstererek anlattı. Bakan Eroğlu, “İstanbul’da İSKİ’de Genel Müdür olduğum dönemde Kadıköy’de bir açılış merasimi yapılacak. Tayyip (Erdoğan) Bey de gelecek. Merasim alanında beklerken, bir vatandaş yanıma geldi. ‘Değerli profesörüm teşekkür ediyorum, hanımların bel ağrıları geçti’ dedi. Şaşırdım. ‘Hekim değilim, su profesörüyüm’ deyince, bir de beni fırçaladı. ‘O kadar da cahil değiliz’ dedi. Meğer hanımlar susuzluk döneminde 30- 40 litrelik bidonları 5’inci 6’ıncı kata çıkarırken bel fıtığı hastalığı oluyormuş. Biz İstanbul’a kesintisiz su verince bu hastalık kaybolmuş. Böylelikle suyun böyle bir faydası daha olduğunu öğrendim” dedi. ‘TÜRKİYE BİR KITA GİBİ ÇEŞİTLİLİĞE SAHİP’ Çalıştayın tıbbi ve ıtri bitkiler alanında bir milat olarak anılacağını vurgulayan Bakan Veysel Eroğlu, tıbbi ve ıtri bitkilerin yeni ve muhteşem bir sektör olduğunu belirtti. Dünya genelinde tıbbi ve ıtri bitkilerin 100 milyar dolarlık potansiyeli olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu, “Türkiye bu sektörden yeteri kadar pay alamıyor. Bizim floramıza bakın, Avrupa kıtasından çok daha fazla, daha geniş floraya sahibiz. Bir kıta gibi çeşitliliğe sahibiz. Bu konuda yapılan araştırmalar çok az ve bu ürünlerin ekonomik katkısı çok az. Bakanlık olarak biz bu işi sırtlanmaya, ameleliğini yapmaya hazırız. Bu konu sahipsiz kalmış. Bu konuda bizim bakanlığımızın yanı sıra Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ihtisas grupları ve üniversitelerin disiplinli ve ortak çalışması gerekiyor” dedi. ‘HEDEF 5 MİLYAR DOLAR’ Tıbbi ve ıtri bitkilerin ekonomik değerinin önemine değinen Bakan Eroğlu, dünyadaki 100 milyar dolarlık pazardan Türkiye’nin en az 2 milyar dolar pay alması gerektiğini aktardı. Bu hedefin yakalanmasının zor olmadığına dikkati çeken Bakan Eroğlu, “2030’da 5 milyar dolar öngörüyorum. Bu yeni bir sektör. Ekonomik açıdan çok önemli, ihracat açısından çok önemli getirisi bulunuyor. Örneğin ilaç sektöründe dünyada 10 büyük firma var. Piyasayı onlar istediği gibi yönlendiriyor. İlaç harcamamız git gide artıyor. Atalarımızdan gelen bazı yöntemler maalesef ilaç firmaları tarafından ‘koca karı ilacı’ diye aşağılanıyor. Bu tıbbi bitkilerin sağlıkta çok önemli yeri var. Tedavide rolleri var” şeklinde konuştu. ‘DÜNYA BAL ÜRETİMENDE BİRİNCİ OLACAĞIZ’ Orman yatırımları ve ağaçlandırma alanında yapılan çalışmalara da değinen Bakan Veysel Eroğlu, orman üretiminin yaklaşık 4 kat arttığını söyledi. Bal ormanlarıyla Türkiye’nin bal üretiminde dünya 2’nciliğine yükseldiğini aktaran Bakan Veysel Eroğlu, şöyle dedi: “Ormancılar, ormanlık alanda daralıp kalmıştı. Bakan olurken kafama koymuştum. 2011’de bu yapıyı değiştirdim. Artık Orman Genel Müdürlüğü tüm Türkiye’den sorumlu bir kurum haline geldi. Eskiden sadece odun varlığıyla ilgileniyordu. Şimdi yol kenarlarının ağaçlandırılması, tıbbi ve ıtri bitkiler, ağaçlandırma, eylem planları gibi pek çok alanda varız. Eskiden odun üretimi yılda 5- 6 milyon metreküptü, şimdi 20 milyon metreküpe çıktı. Orman alanlarımız artarken, odun servetimiz artıyor. Sadece ağaçlandırma eylem planları değil aynı zamanda kırsal kalkınma için çok önemli faaliyetlere imza attık. Ülke genelinde 227 bal ormanı kurduk. Dünya da bal üretiminde 6’ıncı sıradan 2’inci sıraya yükseldik. Gelecekte birinci sıraya yükseleceğiz.”
