rnrnDeğer verdiğim bir arkadaşım var.rnrnHayata sonuçlarından değil,rnsebeplerinden bakmayı sever.rnrnDün akşam Şükrü Balık’ınrnAfyonspor başkan adaylığından çekildiğini öğrenince aradı.rnrn"Parasızlığın gözü çıksın"rndemedi.rnrnLidyalılara küfür etti.rnrnÇünkü, parayı icat edenrnLidyalılar…rnrnBende, dün ...

Gözden kaçırmayın

ERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYORERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYOR

Değer verdiğim bir arkadaşım var. Hayata sonuçlarından değil,
sebeplerinden bakmayı sever. Dün akşam Şükrü Balık’ın
Afyonspor başkan adaylığından çekildiğini öğrenince aradı. “Parasızlığın gözü çıksın”
demedi. Lidyalılara küfür etti. Çünkü, parayı icat eden
Lidyalılar… Bende, dün sabah Şükrü Balık’ı
hayırlı olsun diye aramıştım. Anladım ki, olmayacak… Sözle güvence verenler, Balık’a
güven vermemiş. Yazık oldu, Afyonspor güvenli
ellere teslim edilmiş olacaktı. Ben yine Şükrü Demirayak’ta ısrarlıyım. Herşeyden önce vefalı
insanlardandır. Babadan ortakları rahmetli Erol
Çarkgil’e gereken vefayı göstererek vefalı olduklarını ispat etmişlerdir. Tarih, 16 Temmuz 2007, saat
22.30 suları… Beton Travers Fabrikası yanında
bulunan köprünün bariyerlerine çarpan Şükrü Demirayak’ın kullandığı 03 AK 555
plakalı otomobil, yaklaşık 20 metre derinlikteki uçuruma yuvarlandı. Kazada, zamanın İl Jandarma
Alay Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Memduh Akoğlu, olay yerinde hayatını
kaybetti. Şükrü Demirayak da yaralandı. Afyonlular, sağlığı için dua
ettiler ve vefalarını gösterdiler… Allah’ın inayeti ile Şükrü
Demirayak kısa sürede sağlığına kavuşmuştu… O tarihlerde olayı yazan ulusal
gazeteler Şükrü Demirayak’tan, Afyon’un Sabancısı diye bahsediyordu. Şimdi vefa sırası Şükrü
Demirayak’ta… Yarın yapılacak genel kurul
ertelenmeli ve Şükrü Demirayak kulübü sahiplenmelidir. Bu Şükrü Demirayak içinde bir
fırsattır. Vatandaşla kaynaşacak, heyecanı
vatandaşla birlikte yaşayacaktır… Bir de, takım başarılı olursa,
ortalık inleyecektir.  “Afyon seninle
gurur duyuyor… Başka büyük yok..”
Bak hemşehrim; Salim Pancar, yapması gerekeni
fazlasıyla yaptı, sırasını savdı… Sırayı bozma, görev sırası
sende… ******** Geçmişe dönelim; Yer, Küçükhüyük Kasabası… Tarih 8 Temmuz 2007… Kasaba sınırları
içersinde bulunan Kedi Hüyük bölgesinde kepçe ile kazı çalışması yaparak
ortadan kaybolan şahıslar Jandarma ekipleri tarafından yakalandı. Olayla ilgili beş kişi
yakalandı. Kazı yapılırken
ilgililere ihbar yapıldığı halde, ilgililerin olay basına intikal ettikten
sonra el koyduğu iddia edilmişti. Kazıyı yapan iş
makinelerinin kime ait olduğu tespit edilmesine rağmen hiçbir işlem yapılmadığı
söylenmişti. Bu konu ile ilgili
vatandaşın çok fazla senaryosu var. Dün bize bu konuyla
ilgili ilginç bilgiler aktarıldı. Araştırıyoruz, bakalım
ne çıkacak… ********* DALTONLARA GELİNCE… Damat Efendi, siteyi
göçertmek için adam arıyormuş… Siteyi göçertme
teşebbüsü olursa, fail şimdiden belli… Damat Efendi, kapalı
olan bir yeri açtırmak için ne istediğini anlattılar… Şaşırdık.. Sen neymişsin
be adam? O Sümbül Serkan’a da
söyle kafayı bulunca çok sallıyor… Hüseyin Efendi’ye gelince… Bir insanın ar damarı
çatlar mı? Çatlarsa şöyle olmuş
oluyor; Hem Hacı, hem yıkımcı,
hem de akşamları çaktırmadan bir duble viski… Tesadüf görenlere “Doktor tavsiyesi, sağlık için..”
diyormuş. Söylenecek söz var mı? İbrahim Efendi’ye gelince… Eski çalışanı özetle “…..Yazdıklarınız, İbrahim’in yaşamının
onda biri bile değil. Bana ne vaatler verdi ve beni her şekilde kullandı.
Zar-zor ayrıldım, yurt dışında iş kurdum… Hala peşimi bırakmıyor…”
diye bize
uzun bir mesaj atmış. Yazdıklarını aynen
aktarsam, kimsenin yüzüne bakacak hali kalmaz sanırım. Bir insan bu kadar zayıf
iradeli olur mu? Edep yahu… Unutmadan, beyaz
eşeklerin ithali n’oldu, efendiler?