Afyonkarahisar Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Doç. Dr. Fatih Birdane ve yönetim kurulu üyeleri Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Nevzat Ercan’ı ziyaret ettiler. Ziyarette konuşan Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Birdane, veteriner fakültelerinin sayısının arttırılması ile eğitim kalitesinin düştüğünü belirterek, “Hayvancılık sektöründe yaşanan sorunlar ülkemizin her iline veteriner fakültesi açmakla çözülemez” dedi.

 

Afyonkarahisar Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Doç. Dr. Fatih Birdane beraberinde yönetim kurulu üyeleri veteriner hekimler; Ömer Buğra Solmaz, Ercan Acar’la birlikte Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)Afyonkarahisar İl Başkanı Nevzat Ercan’ı ziyaret ettiler.

HAVYAN YETİŞTİRİCİLERİNİN İLAÇ ALACAK, HAYVANINI MUAYENE ETTİRECEK PARASI YOK

CHP İl Başkanı Ercan’ın da veteriner hekim olması sebebiyle hayvancılıkta yaşanan sorunları çok iyi bildiğini kaydeden Afyonkarahisar Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Doç. Dr. Fatih Birdane, “Veteriner fakültelerinin sayısının artırılması ile eğitim kalitesi maalesef düşmektedir. Hayvancılık sektöründe yaşanan sorunlar ülkemizin her iline veteriner fakültesi açmakla çözülemez. Veteriner hekimlik oldukça zor bir meslek ama bizler meslektaşlarımızla gurur duyuyoruz. Özellikle meslektaşlarımızın siyasette yer alması oldukça önemli. Bilindiği üzere sayın İl başkanımız Nevzat beyde veteriner bir hekim. Ancak hayvancılık sektöründe yaşanan sorunlar bitmek bilmiyor. Veteriner hekimlerimiz yetiştiricileri yaşadıkları ekonomik koşullardan dolayı adeta finanse eder duruma geldiler. Yetiştiricinin ilaç alacak, hayvanını muayene ettirecek parası yok.” dedi.

HAYVAN ÜRETİMİ YETERSİZ

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren CHP İl Başkanı Nevzat Ercan ise, “Türkiye’nin kırmızı et üretimi düşük. Çünkü hem kesilecek hayvan sayısının üretimi yetersiz, hem de karkas ağırlığı istenen düzeyde değildir. Kesilecek hayvan sayısını artıracak uygulamalardan biri doğuracak hayvan sayısını, dolayısıyla da toplam hayvan sayısını artıracak önlemlerin alınmasıdır. Türkiye bu işi, şimdi yapmakta olduğu gibi, büyük ölçekli işletmelerin kurulmasını teşvik ederek gerçekleştiremez. Çünkü büyük ölçekli işletme kurdurmak hayvan sayısını artırmanın değil, öncelikle işletme sayısını azaltmanın bir yoludur.” ifadelerini kullandı.

MERALAR VE TARIM ARAZİLERİNİN AMACI DIŞINDA KULLANIMINA İZİN VERMEYECEĞİZ

CHP iktidarında çiftçilerin hükümetlerin güdümünde değil demokratik temelde ve kendi çıkarlarını koruyacak biçimde örgütlenmelerinin teşvik edileceğini belirten Ercan, “CHP olarak iktidarımızda Et ve Süt Kurumu’nu (ESK) ithalat ofisi değil, piyasaya müdahale edebilecek bir kurum haline getirmek hedeflerimiz arasındadır. Yemi tarlada yetiştirip ahıra veya ağıla taşıyan büyük ölçekli işletmeler yerine, yemin ve otun uygun olduğu her yerde üretim biçimlerini öngörüyoruz. Meralardan etkin bir şekilde yararlanabilecek düşük ve orta seviyede süt verimine sahip sürüler desteklenerek inek sayısının artırılmasına dönük çalışmalar yapacağız. Okul sütü programını yeniden tasarlayarak, kamu alımlarını sektörü desteklemek üzere kullanacağız. Meralar ve tarım arazilerinin amaç dışı kullanımına asla izin vermeyeceğiz. Kırsal alanda yaşayan çiftçilerin, üreticilerin çocuklarına eğitimin her alanında üniversiteye giriş puanı, yurt temini, burs gibi pozitif ayrımcılık sağlayacağız. Hayvansal üretimde gıda güvencesinin sağlanabilmesi için ithalattan vazgeçeceğiz.” şeklinde konuştu.

HAYVANCILIK DESTEKLERİNDE ÖNCELİK KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERE VERİLMELİ

CHP iktidarında Türkiye’deki hayvan varlığını artırmak için tüm bölgelerde küçük ve orta ölçekli işletmelerin yaygınlaşmasını ve üretimde kalmasını sağlayacaklarının önemle altını çizen Ercan,  “Hayvancılık desteklerinde önceliği küçük ve orta işletmelere vereceğiz. Üreticileri iç ve dış piyasaların insafına terk etmeyeceğiz. Üretici örgütlerini güçlendireceğiz. Hayvan hastalıkları ile mücadelede görev alan veteriner hekimlerin çalışma şartlarını düzeltip, hayvanlara sigorta sistemi getirilerek hastalık ve ölüm halinde yetiştiriciye ve hekime getirilen külfeti azaltmak hedeflerimiz arasındadır. Hekim muayene ve tedavi parasını sigortadan almalı, piyasa şartları ve haksız rekabete yenik düşmemelidir. Bugün acı bir şekilde yaşadığımız kuş gribi, şap, kuduz, tüberküloz, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ve şarbon gibi hayvan ve halk sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıklarla etkin mücadele edilememesinin temel nedeni bu sorunlardan kaynaklanmaktadır. Ancak, ülkemizin AB ile müzakerelere başladığı bu dönemde, veteriner hekimler özellikle gıda kontrolü ve güvenliği konusunda hayvan hastalıkları ile mücadelede etkin ve yetkin duruma tekrar geleceklerdir. AB mevzuatının yüzde 25'ini direkt veteriner hekimlik ile ilgili konular oluşturmaktadır.  AB uyum sürecine girmiş ülkemizde, veteriner hekimlik eğitimi, meslek icrası, kurumsal yapılanması ve özlük hakları konusundaki önemli sorunların çözümü konusunda ki umudumuzu taşıyoruz. AB sürecinin kesintiye uğraması kaygılarımızı artırmaktadır.” diye konuştu.