Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, ilimizin mermercilerinin stant açtığı Çin’in güneyindeki Xiamen (Şiamın) şehrinde 12.’si düzenlenen Xiamen Uluslararası Doğaltaş Fuarı’nı değerlendirdi. “Bizde pek kıymet verilmeyen mermerlerin ve mermer bloklarının orada çok iyi şekilde değerlendirildiğini, mermerin tozunun dahi israf edilmediğini gördüm” diyen Vali Balkanlıoğlu, bizde atılan traverten tabakaların dahi işlendiğini kaydetti ve ekledi; “Çinlilerle rekabet etmemiz biraz zor gibi gözüküyor.”   Vali İrfan Balkanlıoğlu, bu yıl 12. düzenlenen Çin’in güneyindeki Xiamen şehrindeki Xiamen Uluslararası Doğaltaş Fuarı’na katıldı. Fuar değerlendirmesine ilişkin yaptığı açıklamada Türkiye-Çin ilişkilerinin gelişme gösterdiği bu dönemde düzenlenen Doğaltaş Fuarı’nda en çok ilgiyi Türk mermercilerinin bulunduğu stantların çektiğini kaydeden Vali Balkanlıoğlu bizde pek kıymet verilmeyen mermerlerin ve mermer bloklarının orada çok iyi şekilde değerlendirildiğini, mermerin tozunun dahi israf edilmediğini söyledi. Vali Balkanlıoğlu, “Bizde çok rahatlıkla atılan traverten tabakaları dahi işliyorlardı. Bu nedenle Çinlilerle rekabet etmemiz biraz zor gibi gözüküyor. Blok satmayalım ama Çinlilerle bu anlamda biz rekabet edemeyiz. Çok kaliteli çok kalifiyeli, arı gibi çalışan aza kanaat getiren işçileri var bir defa. Bizim öyle kalifiyeli işçi bulmamız zor gözüküyor” dedi.   “MERMER ALIMI DURURSA ÇOĞUMUZ BATAR” Termalin başkenti Afyonkarahisar’ın, hem Türkiye’ye hem dünyaya mermerciliği öğreten bir kent olduğunu kaydederek değerlendirmelerine başlayan Vali Balkanlıoğlu, M.Ö. 3 binli yıllara dayanan mermer ocaklarının bulunduğunu söyledi. Balkanlıoğlu; “Dünyanın birçok yerinde yapılan anıt eserler Afyonkarahisar İscehisar’dan çıkarılarak yarı mamul ya da tam mamul olarak hayvan sırtında, gemilerle götürülmüş. Arkeolojik kazılarda çıkan birçok heykeller, mermer unsurundan yapılma ve Afyonlu ustalar tarafından yapılıyor. Demek ki Afyonkarahisar’da bu iş nesilden nesile aktarılmış ve bugüne kadar gelmiş. Şimdi doğaltaş ihracatı önemli bir ihracat kalemi. Bunun en büyük alıcısı Çin Halk Cumhuriyeti. Ege Doğaltaş İhracatçılar birlik Başkanı Arslan Erdinç, ‘Allah, Çin’e zeval vermesin. Çin batar ya da mermer alımını durdurursa çoğumuz batar’ diyor. Çin en büyük alıcı. Bu Hong Kong yakınlarında Xiamen (Şiamın) şehri var. Burada her yıl doğaltaş ve mermer farı yapılıyor. Bu fuar uluslararası bir mermer fuarı. Buraya da Türkiye’den ve Afyonkarahisar’dan epey mermerciler iştirak ediyor” dedi.   “MODASI GEÇMEYEN HERŞEYİN SATILMASI LAZIM” Vali Balkanlıoğlu, Çin temaslarını şu sözlerle değerlendirmeye devam etti; “Ege Maden İhracatçılar Birliği bizleri Afyonkarahisar Valisi olarak davet etti. Mermeri, mermerciyi, mermercilerin sorunlarını ne kadar yakinen bilirsek onların ekmeğini taştan çıkaran insanlar olursak onlara daha faydalı olabiliriz. Mermercilerle yakinen iletişime geçince ve onların fuarlarını görünce satılabilecek her şeyin zamanında satılması gerektiğine inandım. Bir de Türkiye mermer bakımından çok zengin bir ülke. Satmakla bitecek gibi değil. Rakibimiz de oldukça fazla. Bazı mermer türlerinin modası geçmeden ne kadar satabiliyorsak hepsinin satılması gerektiğini gördük. Bize orada gurur veren olay, 100’e yakın Türk mermercisinin fuarda stant açması idi. Ağır mermer bloklarını buradan götürüp orada sergiliyorlardı. Bunların yarıya yakını Afyonlu mermercilerdi. Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası onlara bir jest yaparak, kendileri için bir plaket hazırlamış. ‘Afyon’un ve Türkiye’nin tanıtımına katkı sağladınız, teşekkür ederiz’ anlamında bir plaket sunuldu. Oradaki mermercilerimiz bizleri yanlarında gördükleri için çok memnun oldular. Orada Çinli yetkililerle de görüştük.”   “MERMERİN TOZUNU DAHİ İSRAF ETMİYORLAR” Çin temasları sırasında kendisini etkileyen noktalara da dikkat çeken Vali Balkanlıoğlu, şöyle konuştu; “Bunlardan birisi mermer fuarının yapıldığı Xiamen şehrine yakın başka şehirlerde vardı. Önceden orası köy gibiymiş daha sonra büyük bir yerleşim birimi haline gelmiş. Orada mermer fabrikalarının boyutları beni hayrete düşürdü. Bir tane mermer fabrikası, Afyonkarahisar’da bulunan bütün mermer fabrikalarını içine alabilir. Futbol sahası genişliğinde alanları var. Arabayla gezilecek büyüklükte mermer fabrikaları var. Avlusunda binlerce büyük mermer blokları, mermer kesme makineleri, yüzlerce işçi çalışıyor. Bizde pek kıymet verilmeyen mermerlerin ve mermer bloklarının orada çok iyi şekilde değerlendirildiğini, mermerin tozunun dahi israf edilmediğini gördüm. Bizde çok rahatlıkla atılan traverten tabakaları dahi işliyorlardı. Bu nedenle Çinlilerle rekabet etmemiz biraz zor gibi gözüküyor. Blok satmayalım ama Çinlilerle bu anlamda biz rekabet edemeyiz. Çok kaliteli çok kalifiyeli, arı gibi çalışan aza kanaat getiren işçileri var bir defa. Bizim öyle kalifiyeli işçi bulmamız zor gözüküyor.”   “İÇ MEKANLARDA BİZİM MERMERİMİZ KULLANILIYOR” Çin’in çok hızlı gelişen, dünyanın en büyük gelişim trendine sahip bir ülkesi olduğunu kaydeden Vali Balkanlıoğlu, iç tüketimin bile çok fazla olduğuna dikkat çekti. Vali Balkanlıoğlu, “1,5 milyarlık ülke. Türkiye’nin 10 katı büyüklüğünde” dediği Çin’i şu sözlerle anlattı; “Her tarafta devasa binalar, oteller, alışveriş merkezleri yapılmış, yapılmaya da devam ediyor. Yapılaşma ve kalkınma süreci hala devam eden bir ülke. Bu nedenle kendi ülkelerinde dahi tüketim çok fazla. Granit yatağı üzerinde olmalarına rağmen bizim mermerlerimize itibar ediyorlar. Bu da sevindirici bir durum. Bütün otellerin, lüks alışveriş merkezinin tabanındaki mermerler bizim mermerlerimiz. Dünyanın değişik bölgelerinden gelmiş, doğaltaş yani granit değil. Biz orada büyük bir otelde kaldık. Kaldığımız otelin tabanında bizim burada pek beğenilmeyen, Marmara Beyaz Mermeri vardı. İnsanlar o kadar güzel yakıştırmışlar ki bakmaya kıyamıyorsun. Bu insanlar mermeri iç mekânlarda daha sağlıklı buluyorlar. Granitin radon gazı yaydığını, radyoaktif maddeler içerdiğini söylüyorlar. Bu nedenle iç mekânlarda granite fazla itibar etmiyorlar. Bize bolca ediyorlar ama dış mekânlarda avlularda, üniversite avlularında kullanıyorlar. İç mekânlarda ise bizim mermerimizi tercih ediyorlar.”   “TAŞLARIMIZI ALMAK İÇİN YALVAR YAKAR OLUYORLAR” Çin’in, gelişme trendini sürdürdüğü ve dünyaya mermer pazarladığı sürece Afyonlu mermercilerin garantide olduğunun altını çizen Vali Balkanlıoğlu, şöyle devam etti; “İşin iyi tarafı Çinli büyük mermer alıcıları, bizim mermercilerin peşinde adeta kız isteyen taraf gibi büyük bir gayret ile kendilerini beğendirmeye çalışıyorlardı. Bizim taşlarımızı alma noktasında yalvar yakar oluyorlar. Mermercilerimizin itibarı çok büyük. Ocak sahipleri artık çok muhtebel kişiler. Tavlanması gereken, ikna edilmesi gereken kişiler gibi adeta yalvarıyorlar. Çok büyük proje yapıyoruz 100 bin metre küp ya da ton şeklinde talepleri var. Şimdi en revaşta olan mermer, burdur beji tarzı. Mermercilerimizin itibarı büyük. Misafirperverliklerini de gördük. Hatta bazılarının fabrikalarını ve ailelerini gördük. Gittiğimiz Xiamen şehri ibretlik bir şehir. Deniz kenarında 2 milyon nüfusu olan onlar için küçük bir şehir. Onlar için küçük ama ibretlik verecek derece büyük bir şehir.”   “GÜZEL BİR BELEDİYECİLİK ÖRNEĞİ GÖRDÜK” Şehirciliği Xiamen şehrinde gördüklerini vurgulayan Vali Balkanlıoğlu, çarpıcı açıklamalarını şu sözlerle devam ettirdi; “Caddeler, parklar, özürlüler için kaldırımlarla sağlanan imkânlar, 20 kilometrelik yürüyüş parkurları, geniş caddeler, çiçeklendirmeler, ağaçlandırmalar, binalar, caddeler, anıtlar; gerçekten oradaki şehirleri görünce insanın morali bozuluyor. Hiçbir sahil kentimiz o şehrin yanına yaklaşamaz güzellikte. Biz şehirciliğimizi katletmişiz. Dar sokaklar, araçlardan geçilmeyen alanlar, yaya kaldırımlarına park edilmiş araçlar. Ama araç sahiplerine de kızamıyoruz. Adam aracını nereye park etsin? Oraya park etme, buraya park etme. Nereye park edecek? Mecburen sokağa, caddeye park ediyor o da yollarımızı daraltıyor. Güzel bir şehirdi. Hatta bizim belediye başkanının bir fırsatını bulup, mermer fuarımı olur başka bir organizasyon mu olur gidip Xiamen şehrini, Çin’in başka şehirlerini görmesi lazım. Bunlarda bazı rejimlerinden dolayı kolaylıklar da var. Mülkiyet devlette olduğu için bir yerlerde yapılacaksa yasa engeli ile karşılaşmıyorlar. Ancak insanları da mağdur etmiyorlarmış. Yakıp yıktıkları yerlere de şahıslara binalar veriyor dendi. Güzel bir belediyecilik örneği. Yönetimde biraz Kominizm var ama halk son derece rahat. Yurt dışına çıkmak, alışveriş, ticaret, mülkiyet hakkı her şey var. Ekonomide liberal bir yapıyı benimsemişler.”   “ÇİN, TÜRKİYE’Yİ İSTİLA EDERSE ŞAŞIRMAYIN” Dünyanın her yerinde birçok Çinli gördüklerini kaydeden Vali Balkanlıoğlu, izlenimlerini şu sözlerle destekledi; “Bizim gibi Türkçe konuşan Çinliler de var. Yakında Çin Türkiye’yi istila ederse hiç şaşırmayın. Ekonomik anlamda bir ticarethane açıyor, çalışıyor, Çin mallarını ihraç eden kişi, satan Çinli durumuna geçiyor. Gelmişler burada ev tutmuşlar, mermer ocaklarının tamamını, mermercilerin isimlerini biliyorlar. Sürekli Türkiye’ye geldikleri için patronlar dâhil, bir bölümü Türkçe öğrenmişler. Ticaret nelere kadir, Türkçe bilen Çinliler var. Bunu görünce insanlar mutlu oluyor. Orada epey Türk öğrenci de var. Sandıklılı bir öğrencide bize rehberlik yaptı. Çinle ticaret arttıkça uluslararası ticaretin önemi de artı. Tabii bunu becerebilecek Çince ve Türkçe bilen elemanlara da ihtiyaç var. Oradaki öğrencilerimizin geleceği de parlak gibi gözüküyor. Orada bulunan Çinliler Türkçe öğrenecek.” (Gazete 3)