Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, ”1071 Anadolu’ya Türklerin girişi olarak anlam kazanmıştır. İktidar partisinin yerel yönetim yasasıyla birlikte yaptıklarına bakanlar, ‘2071, Türklerin Anadolu’dan çıkış tarihi mi olacak?’ diye endişe ediyor” dedi. Uysal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın, Türkiye’yi belediyecilik anlayışıyla yönettiğini belirterek, “Yarı başkanlık, başkanlık, partili cumhurbaşkanı sistemini hayata geçiremeyince herhalde ‘Türkiye Büyükşehir Belediye Başkanı’ olmak istiyor. Bunu icra etmenin telaşı içinde” diye konuştu. Gültekin Uysal, gazetecilerin, yerel seçimlerin erkene alınması ve bazı beldeleri kapatarak 13 yeni büyükşehir belediyesi kurulmasına ilişkin sorularını cevaplandırırken, şunları söyledi: ”Bugün yerel yönetimlerle alakalı idari yapımızı çok derinden etkileyebilecek bir yasa görüşülüyor. İktidar partisinin yöneticileri de dahil olmak üzere milletvekilleri, meselenin esasına vakıf değil, neler getirip neler götürdüğünü bilmiyor. Milletin önüne gelen yerel yönetimler yasasında olduğu gibi hür milletvekillerinin hür vicdanlarıyla hareket ettiğinde doğruyu bulacakları kanaati içindeyim. Yeter ki, o iklimi var edebilelim.
Paldır küldür Türkiye’nin idari sistemini toptan değiştirebilecek, Cumhuriyet ile beraber bugünlere kadar getirdiğimiz idari sistemimiz içerisinde önemli değişiklikler yapılıyor. Tartışmadan, bin 600’e yakın belediye, 16 binin üzerinde köy kapatılıyor. Türkiye’nin pek çok kültürel rengini, aidiyet hissinin yok edilmesi ihtimali olan, farklı farklı endişeleri gündeme getirecek bir yasa tasarısı olduğunu görüyoruz.” Yerel yönetimler yasasından sonra Başbakan’ın, Türkiye’yi bir belediyecilik anlayışıyla yönettiğini, adeta ‘Türkiye Büyükşehir Belediye Başkanı’ olma niyetinde olduğunu gördüklerini bildiren Uysal, ”Yarı başkanlık, başkanlık, partili cumhurbaşkanı sistemini hayata geçiremeyince herhalde zihninde böyle bir ifade buldu. Bunu icra etmenin telaşı içinde” dedi. Uysal, şöyle devam etti: ”Maalesef Türkiye, uzun süredir demokrasinin icaplarını yerine getirmekte zafiyet içerisindedir. Her meseleyi referandum meselesi haline getireceksek o zaman bu meclisin anlamı kalmaz. O nedenle, milletin öncelikli, can alıcı meselelerinin meclis gündemine gelebilmesi gerekmektedir. 2071’i hedef olarak koyuyorlar. Türkiye tarihinde 1071 önemlidir. 1071, Anadolu’ya Türklerin girişi olarak anlam kazanmıştır, onun sembolüdür. İktidar partisinin yerel yönetim yasalarıyla birlikte yaptıklarıyla, ‘2071 Türklerin Anadolu’dan çıkış tarihi mi olacak’ diye endişeler var. 2023 var, 2071 var, 2453 var, hangisine inanalım bilmiyorum. İşi sulandırmak kabilinden birtakım gelecek tasavvurlarını ortaya koydukları, topu ileriye doğru atıp bugün gerçek meselelerini konuşturmak istemediklerini düşünüyorum.” Tanzimat’ın ünlü paşası Ali Paşa’nın ‘Kendi hatalarını düzeltmek istemeyen iktidarlar ancak tenkitten çekinir’ sözlerini hatırlatan Uysal, kimsenin tenkitten çekinmemesi, muhalifleri, siyasal sistem içerisinde bir suçlu olarak göstermemesi gerektiğini söyledi. Uysal, ”Elbette muhalefet partileri sadece tenkit etmez. Kategorik ve yeminli bir muhaliflik çizgisinin dışına çıkarak temelinde fikir olan, teklifi olan bir siyaseti benimsiyoruz” dedi.