Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan’ın da rol aldıkları dünyaca ünlü aktör Russell Crowe’un büyük bir bölümünü İstanbul ve Fethiye’de çektiği The Water Diviner filminin asıl kahramanlarının hikayesi Afyonkarahisar’dan ...
Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan’ın da rol aldıkları dünyaca ünlü aktör Russell Crowe’un büyük bir bölümünü İstanbul ve Fethiye’de çektiği The Water Diviner filminin asıl kahramanlarının hikayesi Afyonkarahisar’dan çıktı.
The Water Diviner, Çanakkale Savaşı’nda çocuklarını kaybeden ve onların ardından Türkiye’ye gelen bir babanın hikayesinin anlatıldığı film ile yeniden gündeme gelen anzak askerlerinin 2.5 yıl süren Afyonkarahisar esir kampında kaldıkları ortaya çıktı.
Çanakkale’yi savaşına katılan Anzaklar HM Avustralya Denizaltı AE2 hikayesi dünyaca ünlü Oscarlı Avustralyalı Russell Crowe’un Türkiye’de çektiği filme konu olan kaybolan Anzak askerlerinin gerçek hikayesi Afyonkarahisa’da yaşandı. Türk torpidoları ile batırılan HM Avustralya Denizaltı AE2 mürettebatı olan 32 Anzak askeri esir alındı. Çanakkale’den İstanbul’a ve daha sonra Afyonkarahisar’da kurulan esir kampına taşındılar. 2.5 yıl süren esir kampı anılarını çizmesinin içinde yaptığı özel bir bölmeye sakladığı deftere kaydeden AE2 mürettebat üyesi Able Seaman Albert Knaggs, esir kampında neler yaşadıklarını yazdı.
Oscarlı oyuncu Ceow’un film çekmesi ile yeniden gündeme gelen Anzak askerlerinin hikayesi şöyle.
30 Nisan 1915 tarihinde torpido ile vurulan AE2 savaş gemisi mürettebatından hayatta kalan 32 kişi teknelerle kurtarılarak esir alındı. Önce Gelibolu’ya daha sonra İstanbul’a götürülen esir Anzak askerleri trenle Afyonkarahisar’da oluşturulan esir kampına nakledildiler. Anzak askerlerinin Afyonkarahisar esir kampına ait fazla bir bilgi olmamamsına rağmen Çanakkale savaşına katılan ve kaybolan iki Anzak askerinin hikayesinin sinema filmine çekilemeye başlaması üzerine yeniden gündeme geldi.
Trenle 3 günde Afyonkarahisar’a gidiliyor
Anzak askerlerinin Afyonkarahisar esir kampı hikayesi ve resimleri AE2 mürettebat üyesi Able Seaman Albert Knaggs tuttuğu günlüklerle ortaya çıktı. 2.5 yıl süren esir kampı sırasında yaşananları ortaya çıkarttı. Knaggs’in “Tekne ile Türk askerleri tarafından esir alındıktan sonra hastaneye götürüldük. Daha sonra İstanbul’a sevk ettiler. İstanbul askeri takım elbise, kaban, terlik ve kırmızı fes verildi. Bizi götürdükleri yerde bodrum gibi dar bir odaya ve daha sonra İngilizce konuşan biri tarafından tek tek bizi sorguya aldılar” diye anlatıyor.
Afyonkarahisar takas ve dağıtım merkezi
Knaggs, Mürettebattan bir kısmı İstanbul’dan ayrılarak Mayıs ayında Anadolu’nun merkezi dağlık Afyonkarahisar’da bir esir kampına 3 günlük tren yolculuğu ile götürüldük. Afyonkarahisar’da Rus tüccar denizciler ve Fransız denizaltı Saphir mürettebat, hem de 17 Nisan 1915 tarihinde Çanakkale Boğazı’nın güney ucunda ele geçirilen HM Denizaltı E12 hayatta kalan mürettebatı ile tanıştık. Able Seaman Albert Knaggs günlüğünde Afyonkarahisar kampının diğer esir kamplarının takas ve dağıtım merkezi olduğunu da yazıyor. Kampta yaşam ve sağlık koşulları kötü ve savaş esirlerinin büyük ölçüde sıkışık binalar için hapsedildiğini belirtiyor.
Esirler inşaatta çalıştırılıyor
Haziran ayı başında 1915 yılında, savaş esirlerinin inşaata ve yol yapımında çalıştırılıyorlar. Kamp şartlarının zorlu ve soğuk olduğunu anlatan Knaggs’ın notları arasında Temmuz ayı sonlarında Ruslar arasında tifo salgını tespit ediliyor. Esir kampında iyileştirme çalışmaları ve yeni kıyafetler dağıtılıyor. Ağustos başında ABD Büyükelçisinin kampa yaptığı ziyareti ve kendilerinin istek ve şikayetlerini dinlediğini yazıyor. Esirlere belli aralıklarla sigara, iç çamaşır ve bitlenmeye karşı ilaç ve sabun dağıtılıyor. Baş Astsubay Harry Abbot tarafından yapılmış bir ödeme evrakı ile Türk parası aldığını anlatıyor.
Karantina dönemi
Anzak askerleri 1915 Ağustos ayı sonlarında yol inşatında çalışırken tifo salgını nedeniyle çalışmaya ara veriliyor ve kamp karantinaya alınıyor. Karantina iki hafta sürüyor. İki hafta boyunca hastalığın kökünü kazımak için büyük bir çaba olduğunu belirtiyor. Esir kampında Anzak’ların yanı sıra İngiliz ve Fransız savaş esirlerinin de olduğundan bahsediyor. Afyonkarahisar Kampında kalanların bir kısmının Ankara’ya götürülüyor. Kasım ayı sonunda ağır bir kar düştü . 22 Aralık 1915 tarihinde Kızılay Derneği temsilcisi giysiler dağıttı ve kampta kalanların isteklerini dinledi.
Esir kampında Noel kutlaması
Noel sırasında Müslüman Türkler açıkça Hıristiyan mahkumların Noel kutlamalarına izin vererek hazırlık yaptılar. Noel günü bize bir alanda futbol oynamamıza izin verildi. Türk memurlar ile karşılıklı maç yaptık. Akşamda kendi aramızda konser ve eğlence yapmamıza izin verdiler. Yeni yılda Türk Komutanı bizi ziyaret etti ve bize mutlu bir yeni yıl diledi. Yakında bizim ailelerimizin yanında evlerimizde olmamızı umduğunu söyledi. Avustralyalılar İskoç Borderers’e karşı rugby oynadı ve Avustralyalılar kazandı. Akşamları bir konser düzenlendi. Afyonkaragisar’da 2.5 yıl kalan Anzak, İngiliz, Fransız ve Rus esirler arasında hayatını kaybedenler oluyor. Onlar için kampın bulunduğu bölgeye yakın bir yerde mezarlık yapılarak gömülmeleri sağlanıyor. 2.5 yıllık esir kampından sonra yapılan anlaşmalar gereği esirler ülkelerine gönderiliyor.
Dünyaca ünlü oyuncu ve yönetmen Russell Crowe’un büyük bir bölümünü İstanbul ve Fethiye’de çektiği The Water Diviner filminin Avustralya’da yapılacak çekimlerinden sonra Aralık 2014 yılında vizyona girmesi bekleniyor. Filmin çekileceği konuşulmaya başladığı sırada Avustralya’da yaşayan Afyonkarahisarlı İbrahim Kazal, Afyonkarahisar’da kurulan esir kampında kalan askerlerin resimlerini ve anılarını buldu.