Saadet Partisi (SP) Gençlik Kolları Genel Başkanı Fatih Aydın, partisinin Afyonkarahisar haftalık gençlik kolları toplantısına katıldı .      

                                                                                                                                                                Toplantıda konuşan Fatih Aydın;

                                                                                                                                                                     Bir toplumun geleceğini gençlerin oluşturduğunu belirten Aydın, “Gençlik demek gelecek demektir, yarın demektir. Biz yarınlarımıza baktığımız zaman maalesef durum hiç iç açıcı gözükmüyor. Kim bu gücü, bu değeri, bu hazineyi arkasına almışsa mutlaka başarıya ulaşmış demektir. Kainatın sultanını efendimizin etrafına bakıyoruz, hep gençler var. Neden? Çünkü İslam delikanlı dinidir. Enerjik bir dinin elbette ki enerjik bir kadrosu olacaktır.” dedi.

Saadet Partisi’nin varlık gerekçesinin inandıkları davayı yeryüzüne hakim kılmak olduğunu kaydeden Aydın, Türkiye’nin İslam coğrafyası ve Avrupa ülkeleri içerisinde en genç nüfusa sahip ülke olduğuna dikkati çekerek, gençliğin yaşadığı sorunları dile getirdi.

Saadet Partisi’nin gelmesi halinde milletin yüzünün güleceğini savunan Aydın, AK Parti iktidarının doğru yaptığı çalışmaların yanında yanlış icraatlarının da olduğunu belirterek, toplumun bazı kesimleri tarafından kullanılan sözleri “Hırsızlık yapan kızım Fatima dahi olsa elini keserim’ diyen bir Peygamberin ‘çalıyorlar ama çalışıyorlar’ diyen bir ümmeti olamaz.” ifadeleriyle eleştirdi.

İslam Birliği kurulmadığı sürece İslam dünyasının huzura erişemeyeceğini kaydeden Aydın, bu bağlamda Saadet Partisi’nin önümüzdeki ilk seçimlerde TBMM’ye girmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Toprak ayağımızın altından kayıyor, gerçekleri görmek zorundayız. Bu toprakların gerçek değerleri için mücadele eden Saadet Partisidir. Hakkı haykırmaya mecburidir.” dedi.

Programda konuşan SP İl Gençlik Kolları Bşk Erhan Akpınar ise ecdadın tarih boyunca bütün zaferlerinin maddi üstünlükle, tank ve tüfekle değil, milli ve manevi değerlerine bağlı, imanlı bir gençlikle kazandığına dikkati çekerek, “Unutmayalım ki bizim asıl gücümüz imanlı, ihlaslı ve değerlerine sımsıkı sarılmış, şuurlu gençliğimizdir.” diye konuştu.