Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkanı Orhan Arslan'ın yaptığı basın açıklaması.


İSTİKRAR
Geçtiğimiz hafta içerisinde Ak Parti’nin büyük kongresi gerçekleştirildi. Yapılan kongrenin hayırlı olmasını dileyerek Sayın Erdoğan’ın dile getirdiği bazı hususlara değinmek istiyorum. Bildiğiniz gibi ‘Güven ve İstikrar’ teması ile kongreye gidilmişti. Ülkemizde bir istikrardan söz edilebilir mi? Elbette edilir. Mesela ülkemizde her şeye istikrarlı bir şekilde zam geliyor. Elektirik zammı, doğalgaz zammı, akaryakıt zammı, vergilere gelen zamlar istikrarlı bir şekilde devam ediyor. Hayat pahalılığı istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor. İşsizlik istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor. Tarım ve hayvancılık istikrarlı bir şekilde bitirilmeye devam ediyor. 


TARIMA VERİLEN DESTEK
Tarım demişken gübre fiyatlarına değinmeden geçemeyeceğim. Bugün itibarı ile 1 torba Üre gübresi 180 lira, 1 torba DAP gübresi 220 lira. Bugün itibarı ile diyorum çünkü istikrarlı bir şekilde gelen zamlar sebebiyle yarın ne olacağı belli değil. Şimdi çıkıp tarıma şu kadar destek verdik diyorlar. Söyleyeyim ne kadar destek vermişler; dekar başına mazot desteği ortalama 25 lira, gübre desteği ortalama 20 lira civarındadır. Allah aşkına gübrenin 200 lira olduğu bir zamanda 20 lira destek destek midir? 


ESNAFA VERİLEN DESTEK
Tıpkı esnafa yaptıkları destek gibi. Dükkan kiraları 2 bin ile 15 bin arasında değişiyor.( Afyonkarahisar için) Bunlar 500 lira kira desteğini övünerek söylüyorlar. Bağ-Kur primi 870 liradan istikrarlı bir şekilde 1056 liraya çıkıyor. Bunlar esnafa 1000 lira destek verdik diye övünüyorlar. (Ki burada da partizanlık yapılmıştır.) Ya hu verdiğiniz para esnafın aylık primini bile karşılamıyor. Onun için esnaf sizden destek beklemiyor. Sizden istediği tek şey esnafı rahat bırakmanız. Salgın adı altında getirilen yasakları kaldırmanız. Akşam sokağa çıkma yasağı bazı esnaflar için asıl para kazanacağı zaman dilimi. En azından saat 23.00 e kadar açık kalmalarına müsaade edin. Virüs mü? Gündüz bulaşmıyorsa gece de bulaşmaz. 20 bin kişinin bir araya geldiği kongrede bulaşmıyorsa 20 kişinin bir araya gelmesiyle de bulaşmaz. 


GÜVEN
Kongrenin diğer bir başlığı güven idi. Güven de istikrarlı bir şekilde düşürülmeye devam ediyor. Adalete olan güven her geçen gün düşüyor. Ekonomiye olan güven her geçen gün düşüyor. Devlet kurumlarına olan güven her geçen gün düşüyor. İnsanımızın yarına bakışındaki güven düşüyor. 


FEDAKARLIK SIRASI
Kongrede söz edilen bir başka husus ise vatandaşı yastık altındaki birikimlerinin ekonomiye kazandırılması idi. Galiba Sayın Erdoğan vatandaşın hala yastık altında birikimi var zannediyor. Bakalım yastık altında ne var? 2019 yılı içerisinde işlem gören icra dosyası yaklaşık 32 milyon olduğu ifade edilmektedir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, borcundan dolayı Türkiye genelinde 590 bin ailenin doğal gazı, 123 bin ailenin ise elektriğinin kesik olduğunu bildirmiştir. İşte yastık altında olan budur. Aziz milletimiz yeterince fedakarlık etmiştir. Artık fedakarlık yapma sırası millette değil araç geçiş garantili yollar, köprüler yaptırdığınız şirketlerdedir. Yolcu garantili hava alanı yaptırdığınız şirketlerdedir. Dünyada kamudan en çok ihale alan şirketler sıralamasında ilk 10’a giren şirketlerdedir. Merkez bankası başkanı görevden alınmasından bir gün önce 450 milyon dolar alanlardadır. Fedakarlık sırası  itibardan tasarruf etmeyenlerdedir. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını israf edenlerdedir. Yazlık ve kışlık saray yapanlarda, mevcut sarayında ise bir günde 10 milyon lira harcayanlardadır. Bu açıdan zihniyet değişmediği müddetçe kabinede kimin olduğunun hiçbir anlamı yoktur. Ülkemizin kurtuluşu adaletin tam manada tesisi, israfa, yolsuzluğa ve rüşvete son verilmesi, sosyal yatırımlar değil üretime dönük yatırımların yapılması ile mümkündür.

   Şunu da sormadan geçemeyeceğim; ekonomimizin çok güçlü olduğunu söylüyordunuz, eğer ekonomimiz gerçekten güçlü ise neden vatandaştan yardım talep ediyorsunuz? Ticaret bakanlığının açıklamasına göre kuyumculardan 500 gram altın ya da karşılığı tutarı kamu bankalarına yatırmalarını neden istiyorsunuz? Devletin aldığı her türlü vergi ve harçlara neden zam yapılıyor? 


UZAKTAN EĞİTİM
Milli Eğitim Bakanı bir açıklamasında ‘salgın bitse bile uzaktan eğitime devam edeceğiz’ demiştir. Şimdi Sayın Bakan’a sormak istiyoruz; acaba uzaktan eğitimde sizi bu derece memnun eden nedir? Yüzbinlerce belki milyonlarca öğrenci ne Eba’ya ne de başka bir şekilde eğitime ulaşamamışken nasıl uzaktan eğitime devam etme kararı alabiliyorsunuz? Normal eğitimde bile fırsat eşitliğini sağlayamadığınız halde uzaktan eğitimde eşitliği nasıl sağlamayı düşünüyorsunuz? Eğitimde asıl maliyetin öğretmen maaşları olduğunu ifade eden siz bu maliyetten kurtulmak için mi böyle bir uygulamayı seçiyorsunuz? Ayrıca şu anda ilimizde liseler 2 gün okula gidip 3 gün uzaktan eğitim almaktadır. Meslek liseleri de aynı şekildedir. Meslek liseleri bu 2 günde doğal olarak uygulamalı dersleri görmektedir. Kültür derslerini ise uzaktan almaktadır. Diğer liseler ise kültür derslerini yüz yüze almaktadır. Bu durum meslek liselerine yapılan büyük bir haksızlıktır. Bu haksızlığı gidermek için derhal adım atılmalıdır.


ÇİN DIŞ İŞLERİ BAKANI ZİYARETİ
Geçtiğimiz gün Çin Dışişleri Bakanı'nın ülkemizi ziyaret etti. Bu vesileyle bir kez daha Doğu Türkistan'lı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu ifade etmek isterim. Bilindiği gibi dış işleri bakanımız ve cumhurbaşkanımız ile görüştü. Acaba bu görüşmelerde Uygur Türkleri’ne ilişkin hangi hassasiyetlerimiz iletilmiştir?  İletilen bu hassasiyetlere Çin’li bakan ne cevap vermiştir? Kardeşlerimize karşı yapılan insanlık dışı muameleler sorulmuş mudur? Bunların duracağı yönünde bir taahhüt alınmış mıdır? suçluların iadesi anlaşması üzerinde durulmuş mudur? Sayın dış işleri bakanımızın bu sorulara cevap vermesini bekliyoruz.


HES KODU NE İŞE YARIYOR?
Bu ziyaret sebebiyle Çin Büyükelçiliği önünde bir protesto gösterisi düzenlendi. Saadet Partisi olarak biz de bu protestoya katıldık. Burada bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. Protesto çağrısı yapan Doğu Türkistan Milli Meclis Başkanı Seyit Tümtürk protestoya katılamadı. Bunun sebebi protesto çağrısından sonra evine gelen filyasyon ekipleri virüslü bir kişi ile temaslı olduğunu söyleyerek, HES kodunda riskli olduğu belirtilmiştir. Seyit Tümtürk’ün açıklamasına göre yapılan açıklama inandırıcı değildir. ancak HES kodunda riskli olarak gösterildiği için karantinaya alınmış ve protestoya katılamamıştır. HES kodunun ne işe yarayacağı konusunda iyi bir örnek. Egemenlerin, efendilerin hoşuna gitmeyeceği bir faaliyette bulunmaya kalkışırsanız işte böyle evden çıkartmazlar.


İSTANBUL SÖZLEŞMESİ
İstanbul Sözleşmesi feshedildi. Aile kurumunu yok etmeye çalışan böyle bir sözleşmeden çekilmesini doğru buluyoruz ancak bu tek başına yeterli değildir. Bu sözleşmeye atıfta bulunarak çıkartılan bütün kanunlar da iptal edilmelidir. Ailelerimizi tehdit eden en büyük problemlerden biriside televizyonlarda yayınlanan program ve dizilerde mutlaka engellenmelidir. Kadına şiddeti önlemek için bütün siyasi partilerin temsilcileriyle bir çalışma yapılarak, kendi değerlerimize uygun bir çerçeve çizilebilir. Bu konuyu kamplaşma vesilesi yapmadan çömemiz gerekmektedir.


KARAYOLLARI ALT GEÇİTİ
Karayolları kavşağına alt geçit yapılma kararı alınmıştır. Yapılması gerekiyordu, doğru bir karardır. Burada iki hususa dikkat edilmesi gerektiğini ifade etmek isterim. Birincisi araç yoğunluğunun çok olduğu bir kavşak. Bu yüzden yapım çalışmaları esnasında alternatif yollar çok iyi planlanmalı ve vatandaşlar bilgilendirilmelidir. Diğeri ise gene araç yoğunluğu fazla olduğu göz önüne alınarak yapım süresinin kısa tutulması gerektiğidir. 195 gün uzun bir süredir. Mayıs ayında başlansa Aralık ayına kadar sürecektir. Yani kış mevsimine denk gelecek. İklim şartları göz önünde tutularak ve okulların açılması göz önünde tutularak en geç Eylül sonunda teslim edilecek şekilde ihale yapılmalıdır.