CAN DÜNDAR – MİLLİYET … Önceki hafta Münih Türkiye Halk Derneği’nin Uğur Mumcu’yu anma etkinliğinde konuşmacıydım. Derneğin Başkanı Necip Şahin, hem CHP’nin, hem Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nin (SPD) üyesi… İkisinin de kurultaylarını izlemiş. Kıyaslamasını istedim. “Öncelikle, CHP kurultaylarındaki düzensizlik çarpıcı” dedi Şahin: “Genel Başkan’ın içeri girmesinden itibaren büyük bir kargaşa yaşanıyor. Sonra da neredeyse sadece Genel Başkan konuşuyor. Sonrakileri kimse dinlemiyor bile…” * * * PD kurultaylarında ise parti yönetimi, ülke gündemindeki sorunlara ilişkin pozisyon belirliyor, bir uygulama programı somutlaştırıyor. İktidara gelirse, sorunları nasıl çözeceğini delegelerle birlikte saptıyor. Bunun için de kurultaya getireceği karar tasarılarını, önceden örgütlere yollayıp tartıştırıyor. İtirazları, önerileri varsa iletmeleri isteniyor. Tabii alt örgüt birimleri de karar tasarısı önerebiliyorlar. Kurultaya 6 hafta kala tüm öneriler toplanıyor. Parti yönetimi bunları düzenleyip kurultayda ele alınacak başlıkları internet sayfasında yayınlıyor. Kurultayda, o başlıkları tartışmak üzere karar komisyonları oluşturuluyor. Bu komisyonlar, tasarıları netleştirip kurultaya sunuyor. Kurultay sonunda, partinin politikası katılımcı bir yöntemle belirlenmiş oluyor. * * * Peki önemli bir kurultaya (daha) gitmekte olan CHP’nin burada alternatif politikaları tartışmasını bekliyor muyuz? Başbakan’ın “dindar bir nesil yetiştirme” projesine karşı çıktılar; ama acaba onlar dindarlık dayatmasına karşı nasıl bir nesil öngörüyor? Eğitimi nasıl demokratikleştirmeyi düşünüyor? Kürt sorununda akan kanı durdurmak, silahları susturmak, dağdakileri indirmek için ne öneriyor? İmralı ile diyaloğa devam etmek istiyor mu? Medyanın baskıyla susturulmasına karşı çıkıyor, ama kendisi nasıl bir medya düzeni planlıyor? Medya çalışanlarının hakkını, yazarların özgürlüğünü, okurun çıkarını garanti altına almak, medyayı iktidar baskısından kurtarmak için ne hazırlığı var? Cumhuriyet tarihi ile, tek parti döneminin CHP’si ile nerelerde buluşuyor, nerelerde çelişiyor? Bunları biliyor muyuz? Hayır. Parti biliyor mu? Hayır. Genel Başkan’ın bazı fikirleri var. Bunlara kurultayda değinirse parti de kamuoyuyla birlikte öğrenecek. Yeter mi? * * * CHP’ye vurmak iktidar ve yandaşlarında hobi haline geldi. Bu da CHP’yi sürekli Başbakan’a cevap yetiştiren bir savunma pozisyonuna sürükledi. Oysa partinin gündelik kavganın dışına çıkıp kendini konumlandırmaya, yarına bakmaya, uzun vadeli strateji üretmeye ihtiyacı var. İki günlük kurultayda liderin ayağını kaydırma planları yerine 2014 seçimi hedeflense, diyelim 20 ana sorun etrafında oluşturulacak 20 komisyonla 20 çözüm önerisi çıkarılsa, kamuoyunda tartışmaya açılsa daha iyi olmaz mıydı? CHP, tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya… Çarçur etmemesini dileyelim.