MHP Afyonkarahisar Milletvekili Kemalettin Yılmaz ve Milliyetçi Hareket Partili 20 milletvekili mecliste bir araştırma önergesi vererek Şehit Yakınlarının ve Gazilerin sorunlarının araştırılarak kurulacak bir komisyon aracılığı ile durumlarının tespiti ve çözümlerinin bulunup gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını istedi. MHP Afyonkarahisar Milletvekili Kemalettin Yılmaz şu değerlendirmelerde bulundu:
‘’Ülkemizin içinde olduğu bu zor günler herkesin malumudur. Yıllardır PKK belası ile uğraşan ülkemiz AKP hükümetinin iktidar geldiği günden itibaren artarak devam eden terör olaylarında binlerce vatandaşımızı feda etmiş bir o kadar vatan evladımız da uzuvlarını kaybetmiş, kanını dökmüştür. Yıllardır Şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin birçok sıkıntısı, sorunu AKP hükümeti tarafından göz ardı edilmiş, yeterince ilgi gösterilmemiştir. Özellikle son günlerde kaçakçılık yaparken hayatını kaybedenlere 123.000 TL gibi bir rakam tazminat ödeyen hükümet şehitlerimize 23.000 TL gibi komik bir tazminat ödemektedir. Bu sorunlarla ilgili partimiz her platformda çalışmalarını sürdürmektedir. Bu bağlamda TBMM nezdinde bir araştırma komisyonu kurularak Şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin Sosyal Güvenlik kurumundaki statülerinin geliştirilmesi, verilen tazminatların artırılması, Şehit Yakınları ve Gazilerimizin yakınlarına ilave iş imkanları sağlanması, kamu haklarından ücretsiz yararlandırılması gibi birçok sorununun kurulması istenen komisyon vasıtası ile tespit edilerek bir an önce hak ettikleri değerin kendilerine gösterilmesini istedik.’’
Araştırma önergesinde şu görüşlere yer verildi. TÜRKİYEBÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Şehit yakınları ve Gazilerin Sorunları ve Çözüm yollarını tespit etmek amacıyla Anayasanın 98’ inci İç Tüzüğün 104 ve 105’ inci maddeleri gereğince ekte sunulan gerekçe çerçevesinde Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz. KEMALETTİN YILMAZ
MHP AFYONKARAHİSAR MİLLETVEKİLİ GEREKÇE Uzun yıllar süren bölücü terörle mücadele sırasında on binlerce asker, polis ve kamu görevlimiz; şahit, gazi, harp ve vazife malulü olmuştur. Birçok aile, evladını, eşini, babasını veya annesini, kardeşini, vatan uğruna şehit vermiş, en değerli varlıklarını feda etmişlerdir. Gazilerimiz vatanın bölünmez bütünlüğü uğruna sağlıklarını hatta vücut bütünlüklerini kaybetmişlerdir. Bu insanlarımıza hak ettikleri ilginin gösterilip gösterilmediğinin, kendilerine sahip çıkılıp çıkılmadığının ortaya konulması gerekmektedir. Şehit yakınları ve gazilerimiz için neler yapılması gerektiğinin belirlenmesi, vefa ve minnet duygusunun ötesinde bir ödevdir.
Devlet; şehitlerimizin ailelerine ve malullerimize nakdi tazminat, sosyal güvenlik sistemi içerisinde aylık bağlanması ve sağlık yardımı imkânlarını sağlamaktadır.
Ancak bu konularda aksaklıklar yaşandığı, basınımızda sıkça rastlanan ‘’ödenen bazı nakdi tazminatların geri istendiğine’’ ve ‘’ bağlanan maaşların yetersizliğine’’ ilişkin haberlerden anlaşılmaktadır. Bu aksaklıkların bürokratik hatalardan kaynaklandığı belirtilmekle birlikte aksaklıkların büyük ölçüde şehit, gazi, harp ve vazife malulleriyle ilgili mevzuatın dağınıklığından ve kamu sosyal güvenlik sisteminin her türlü sosyal güvenlik görevini yapmakla görevlendirilmiş olmasından kaynaklandığı aşikâr bulunmaktadır.
Sosyal güvenlik sistemi kapsamındaki çözüm çabalarına ek olarak devlet tarafından şehit yakınlarına, gazi, harp ve vazife malullerine; is teminin, konut kredisi, bazı kamu taşıtlarında ücretsiz seyahat, eğitim öncelikleri gibi çeşitli imkânlar ve kolaylıklar sağlanmaya çalışılmaktadır. Bazı yerel yönetimler su ücretlerinde indirimli tarife uygulamaktadır. Bazı kamu kuruluşları tatil imkânları sunmaktadır. Madalya ve berat ile başka bir takım manevi destekler verilmeye çalışılmaktadır.
Ancak bu çabalardan nasıl bir sonuç alındığı ve gazilerimiz bu uygulamalardan yararlanma oranı belirsizdir. Standart olarak her hak edene verilmeyen bu hizmetlerin bu şekilde verilmesinin hakkaniyetle bağdaşmadığı açıktır. İş temini ile ilgili yönetmelikte, gaziler ve şehit yakınlarının eski hükümlülerle aynı kapsamda değerlendirilmesi eleştirilere konu olmaktadır. Şehit yakınları ve gazilerin zorunlu istihdam edilmesi, verimlilik ve rekabet şartları gerekçeleriyle özel sektör kuruluşlarının şikâyetlerine ve isteksiz davranmasına sebep olmaktadır.
Şehit yakınları ve gazilere ayrıca bazı sivil toplum kuruluşları, bazı vakıflar ve derneklerin çeşitli şekillerde yardım ve ilgileri söz konusudur. Bunların bazıları bağış toplamaktadır. İçişleri Bakanlığı verilerine göre ülkemizde adında şehit ve gazi olan 178 dernek ve 10 vakıf mevcuttur. Bu sivil toplum kuruluşlarımız ile kamu kurum ve kuruluşları arasında koordinasyonu sağlanmak üzere İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü görevlendirilmiştir.
Bunların dışında bazı kişi ve kuruluşlar dağınık bir biçimde yardım kampanyaları düzenlemekte, yoksul ve fakir vatandaşlar için hazırlanan gıda paketlerini şehit yakınlarına, gazi, harp ve vazife malullerine dağıtmaktadır. Toplumumuzun bu samimi çabalarının amaçlanan sonucu doğurup doğurmadığı meçhul bulunmaktadır.
Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen; Şehit yakınları ve gaziler için;
*Çeşitli kanunlarda dağınık olarak bulunan hükümlerin ve çeşitli yönetmeliklerin değerlendirilmesi,
*Şehit, gazi, harp ve vazife malulü tanımlarının yeniden yapılması,
*Konunun mevcut sosyal güvenlik sistemi içinde değerlendirilmesinin doğurduğu sakıncalar objektif esaslara dayalı bir uygulama ile iş ve işlemlerde bürokratik usul ve esaslarının sadeleştirilmesinin tespiti,
*Toplanan bağış ve yapılan yardımların bir esasa bağlanması, sistem halinde düzenlenmesi durumunda bağış ve yardımların bu mekanizmaya yönlendirilmesi,
*Böylelikle şehit aileleri ve gazilerinin yaşadıkları sorunları kalıcı ve çağdaş normlarda çözümlenmesi,
İçin alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci İç Tüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması uygun olacaktır.