İYİ Parti İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu, bir basın toplantısı düzenledi.

Basın Toplantısı öncesi İYİ Parti ailesine katılan yeni üyelere İYİ Parti Rozetleri İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu tarafından takıldı.

MISIRLIOĞLU ŞUNLARI SÖYLEDİ:

""
Geçtiğimiz Hafta perşembe günü Karaagaç köyümüzde, Cumartesi günü Çalışlar köyümüzde sel felaketi yaşandı. 

Tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum.

İlçe Başkanımız Necmi Özsarı nezaretinde ilçe yönetimi olarak Çalışlar Köyü Muhtarı ve köylülerden oluşan bir grupla köy muhtarlık binasında Cumartesi günü meydana gelen ve ciddi zarar ve ziyana yol açan sel felaketi üzerine istişare toplantısı yapıldı.

Yapılan istişare toplantısında köy muhtarı ve köylüler ikindi vakti sağanak şeklinde çok hızlı bir yağmur yağdığını ve yağan yağmurun üç farklı bölgeden sel felaketine dönüştüğünü sel baskını sonrası tarım alanlarının ve yerleşim bölgesinin ciddi oranda zarar gördüğünü söylediler.

Her yıl benzer sel durumlarının olduğunu. Yetkililerin yapılan çalışmalar sonrası gölet kanal ve baraj yapılarak bu durumun düzeltilebileceği ve bunun için bazı planlamalar yapıldığı ancak bunların hiç birinin hayata geçirilmediği söylendi.

Geçmiş dönemde Sayın Veysel Eroğlu’nun bu hususta köylüye baraj yapılacağına dair defalarca söz verildiği toplantıda hazır bulunan eski muhtarlarda dahil vatandaşlarımız dile getirdiler.

Özellikle Giresunlar şehitliğinden başlayarak köy meydanına gelen alan olmak üzere Akbel mevkiinden gelen  bölgede yoğun yağışların olduğu dönemlerde köylünün mağdur olduğunun ve defalarca yetkililere bu hususta müraccat edilmesine rağmen somut adım atılmamasından köylünün geneli şikâyetçi.
Bir köylümüz yağış yarım saat önce olsaydı tarlalarda çalışan insanların birçoğunun sele kapılarak can kaybının yaşanacağını ‘’Ben bir büzün önünde 4-5 çocuğun oyun oynadıklarını gördüm, sel bir anda geldi ve aklıma ilk o çocuklar geldi Allah tan o çocuklar eve gelmiş’’ sözleriyle dile getirdi. 
Köylü ve muhtar tarım sezonunda turşuda kullanılmak amaçlı salatalık ürünü ektiğini ve sadece tarlaya ekilen tohumun tahmini 4. milyon tutarında bir tohum maliyetinin olduğunu beyan ettiler.
Köylü ve köy muhtarı bu yıl tahmini 3.bin ton salatalık ürününü tahmini 6-7 TL satış fiyatından 18-20 milyon bir hasat geliri hedeflediğini ve bu ürünün çoğunluğunu bu sel baskını sonrası kaybettiklerini söyledi.

Tarlalarda bulunan damlama ve yağmurlama sulama sistemlerinin çok ciddi oranda zarar gördüğünü ve bir kısmının da sel suları ile gittiğini ifade ettiler. 

Sel baskını sonrası köyde 6 hanenin çok ciddi anlamda zarar gördüğünü evlerde bulunan iaşe ve hayvan yemlerinin telef olduğunu. Bir küçük baş ahırının damının çökmesi sonrası 50 küçük baş hayvanın telef olduğunu söylediler.

Resmi kurumlardan zarar tespiti amacıyla memur nezlinde tespitlerin yapıldığını, ancak ilimiz protokolünün olaydan çok sonra gelmesinden
dolayı kırdın olduklarını beyan ettiler.

Vatandaşlarımız; ciddi önlem çalışması olarak 3 yıl önce kanal yapılması doğrultusunda proje başlatılmış olduğunu ancak şuana kadar herhangi bir ilerleme olmadığı dile getirdi.     

Hemşerilerimiz,30 yıl önce benzer bir durumun meydana geldiği ve o gün bu gün dür defalarca yetkililere müracaat edildiği farklı vaadlerde bulunulmasına rağmen tedbir alınmadığını belirtti.
Yetkililerin yaptığı çalışmalar sonrası yakınlarda Karaağaç köyümüzde meydana gelen taşkın sonrası yetkililerin Karaağaç köyünde %30 hasar tespit oranı belirlediği Çalışlar köyümüzün rapor sunucunun ise %80 olduğu Köy Muhtarımız tarafından beyan edildi.

Köylümüz 2.milyon tutarında tohum ektiren gıda firmasının 6 saatte İzmir den köye ekip göndermesine karşılık o gün ilimizden bir yetkilinin kendilerine gelmemesinden dolayı kırgınlık duyduklarını dile getirdiler.

Güvenilir limanımız, ilham kaynağımız, tüm kötülüklerden koruyan kahramanlarımız, Başta vatanımız için şehit düşen ve evladını şehit verenler olmak üzere; Ailelerimizin direği tüm babalarımızın Babalar Günü kutlu olsun.

Hazine bom boş, ülkeyi iflasa götürüyorlar.
Açlık sınırı 6 bin lirayı, yoksulluk sınırı 19 bin lirayı geçti. Tarımsal üretim maliyetleri bir yıl içerisinde yüzde yüz on yedi arttı.

Türkiye asgari ücretli çalışan sayısında lider durumda.
Rekor zam yapmakla övündükleri asgari ücret 4 bin 253 lira, emekli maaşı 2 bin 500 lira. Pahalılığa bir nebze çözüm ücretlere, maaşlara ve emekli aylıklarına bir dokunuş değil anlamlı artış yapılmasıdır.
 2 bin 500 lira emekli maaşı, 4 bin 253 lira aylık alınan ülkede motorin 31 lira sınırında. Bunun ne demek olduğunu bilmeyenlere söyleyelim, çarşıda, pazarda her şeye zam demek.

YÖNETEMİYORSUNUZ.
Hafta sonu güzel bir haber varmı diye gazetelere baktım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketi Rize’de ekmeğe zam gelmiş, ekmek 5 lira olmuş. Ülkenin her yerinden ekmeğe zam haberleri birer birer geliyor. Fırıncılara kızamayız un pahalı, uncuya kızamayız buğday pahalı, buğdaycıya kızamayız mazot pahalı. ,iktidar suç bizde değil dediğine göre, en iyisi biz ekmek yediğimiz için kendimize kızalım. Afyonkarahisarımızda ekmeğe zam kapıda. Ev ekmeği 18 lira ile 20 lira arasında.
 
Emeklimiz perişan 2 bin 5OO lira emekli maaşını alabilmek için saatlerce Bankamatik önünde bekliyor. Allah aşkına bir emeklimiz evine kaç lira ile dönüyor, bir sorun bakalım.

15 gün sonra Kurban Bayramı. Vereceğiniz 1100 lira emekli ikramiyesi ile emeklimiz bırakın kurban bayramında kurban kesmeyi çocuklarına, torunlarına nasıl harçlık verebilirim in hesabına başladılar. Bu sadaka gibi verdiğiniz emekli ikramiyesi ile emeklimiz şeker mi, kolonyamı, tatlımı alır, çocuklara harçlık mı verir hesap yapın beyler.

Emekli ikramiyesi Asgari ücrete endekslenmeli.

Elektriğe %30 daha ZAM yolda !
Ekmek 5 Lira oluyor !
Mazot 30 Lira oldu !

“2 Yaşında ki çocuğun elinden şekerini alsan dünyayı yıkar, koca koca insanların hayatları çalınıyor iktidardan ses çıkmıyor.

Yumurtada sabır taşı çatladı
Zor günler geçiren yumurta sektörü, kayıt dışı tavukçuluğun yarattığı haksız rekabet ve maliyetin altındaki satışlar nedeniyle ekonomik kriz tehdidi altında. Ekonomik sıkıntılar içinde üretimini sürdürmeye çalışan yumurta üreticileri, bir yandan da kayıt dışı tavukçuluğun yarattığı haksız rekabet ile boğuşuyor.
Hayvan ürün maliyetlerinin  yüksek olması ve tüketicinin alım gücünün düşüklüğü, hayvansal ürün tüketimini kısıtlamaktadır. Yumurta sektörü yaklaşık 4 milyar TL ciroya sahip. 100 bin kişiye doğrudan ve dolaylı olarak istihdam sağlıyor. Irak’a yumurta ihracatının mümkün olduğu dönemde altın günlerini yaşayan Afyon’daki yumurta üreticileri, bugün iflasın eşiğinde. Çok yakında sektör bir kaç holdingin eline kalır. Binlerce insanın ekmek yediği yerler yok pahasına kapanır.

“Çözüm bekleyen, onlarca farklı sorunumuz var. Ama nedense, bu sorunların hiçbiri iktidarın gündemine giremiyor. Nitekim, iktidara göre en önemli sorunumuz neymiş, biliyor musunuz? İnternette yayın yapan haber siteleri. Hiç utanmadan, zerre sıkılmadan, meclise, sosyal medya kanun teklifi getirdiler. Beğenmedikleri her şeyi, suç haline getirmeye, yasaklamaya ve ortadan kaldırmaya bayılan Ak Parti iktidarı; şimdi de, sosyal medyanın, ölüm fermanı sayılabilecek, yeni bir kanun teklifiyle karşımıza çıktı. Basın susturulmak, halk susturulmak istenmektedir.

PTT'de Taşeron işçilerinin aylıkları düşürülüyor. Bu işçi kardeşlerimiz PTT’nin yükünü omuzlarında taşırken onlara yapılan ve yapılmak istenen yazıktır, günahtır. İnsanlarımız aldıkları maaş ile karnını doyurmakta zorlanırken  ne yapılmak istenmektedir.

Geçtiğimiz ihale döneminde ayrım/sevk ve dağıtım personeli olmak ve çalışılan illere göre değişkenlik göstermek üzere PTT taşeron işçileri asgari ücretin %30 %35 %40 fazlasına çalışmaktaydı. Bu ücretlere yol ve yemeğin de dahil olduğu söylenmekteydi ancak bordroda herhangi bir sosyal hak yansıması bulunmamaktaydı.

2022 yılı için 1 Ağustosta başlayacak 24 aylık yeni ihale döneminde asgari ücretin %10 %15 %20 fazlası verilecek şekilde ihale yapılmıştır. Yol-yemek ücreti ayrı verileceği için işçinin yıllık izin kullandığı ve rapor aldığı günler için kesinti uygulanacaktır. Ayrıca performans ücreti uygulamasına geçileceği fakat bu performans ücretinin neye göre nasıl belirleneceğinin belli olmadığı söylenmektedir. Enflasyonun altında ezilen emekçiler asgari ücrete ara zam beklerken mevcut hakları da ellerinden alınmaktadır.
Çalışan binlerce emekçi kardeşimiz senelerdir asgari ücretin %30, %35 ve %40 üstüne yol yemek ücreti eklenmesi gerektiğini de ifade ediyorken acilen yeni sözleşmenin bu şekilde güncellenmesini istiyorlar.

Eğitim seviyemiz yerlerde sürünmeye devam ediyor. Başarısızlığı sadece kırsal nüfusumuzun fazla olmasına bağlayan zihniyet oldukça eğitimde üst sıralara çıkmamız hayaldir. Yorulmuş, yıpranmış ömrünü tamamlamış bir İl Milli Eğitim müdürü eğitimdeki başarısızlığımızın baş sorumlusudur.
Hafta sonu 147 bin yavrumuz ve On bin Öğretmenimiz tatile çıktı. Tabi adı tatil. Öğretmenlerimiz ekonomik sorunlarla boğuşurken öğrencilerimiz yarınların endişesiyle bu yaşlarında kara kara düşünürken ne tatil ama.

Eğitimdeki son rezalet 2021-2022 Eğitim öğretim yılının kapanış merasiminde ilimizde yaşandı.
İlimiz protokolünün katıldığı törenler tam bir rezalete dönüştü. Hoca Ahmet Yesevi ilk okulunda okulun son günü yaşanan rezaletin fotografı. Belediye protokolün güneşten korunması için çadır kurmuş. Dünyanın  en kıymetli  varlıkları çocuklarımızı  3 saatten fazla ayakta protokolü bekletip   Güneşten yağmurdan korumak için hiç bir tedbir  alınmamıştır. Bu fotoğraf Eğitimin neden başarısız olduğunun ispatıdır. Çocuklarımızdan okul sevgisini yok ettiniz. Çocuklarımız bir an önce okuldan kaçmak istiyor.
Aman protokol güneş altında oturmasın. Çocuklar anne babalar ne olursa olsun.

Buradan İl Milli Eğitim Müdürünü uyarıyoruz. Okullarımızın 2022-2023 eğitim-öğretim yılına hazır olması için yaz tatilinin iyi değerlendirilmesi, okulların ihtiyaçlarını tek tek tespit ederek, gerekli tedbirleri alması gerekmektedir. Eğitimin olmazsa olmazlarından birisi tüm çocukların eşit eğitim imkânından faydalanmasıdır. Bunun kısa vadesi, orta vadesi, uzun vadesi olmaz. Derhal eğitimde eşitlik sağlanmalıdır. Atanamayan tüm öğretmenler atanmalı, sözleşmeli kadrolu ayrımına son verilmelidir.

Yıllardır yaptıkları hizmetlerle, alt yapı ve üst yapı ve alt geçitlerle övünen Afyon Belediyesinin başarısını son yağan yağmurlarda gördük. Afyon’un bütün caddeleri göle döndü. Plansız, programsız yaptığınız her şey dökülüyor. Göz boyar gibi ölçüsüz yapılan asfaltların hali. Yazık günah değilmi harcanan milyarlara.  Ehil olmayan idarecilerin halkımıza yaşattıkları işkenceye döndü. Doğal afet masalı ile kimseyi kandırmaya çalışmayın.

Geçtiğimiz hafta yağan yağışlarla 2. Sanayi sitesi esnafı perişan oldu. İş yerleri sular altında kaldı.
Sayın Vali incelemelerde bulundu. Yetkililere buradaki çalışmaları derhal abaşlatın ne kadar sürede yapılır diye sormuş. Efendim 15 gün içerisinde burada ki sorunu çözeriz demişler. Aradan neredeyse bir hafta geçmesine rağmen gelen giden yok. Esnaf dört gözle iş makinalarını bekliyor.

Bir yağmurda bu işkence yaşanıyorsa Allah saklasın daha büyük felaketlerde neler yaşanır kim bilir. Ya adam gibi yapın yada seçimler gelmeden biz beceremiyoruz deyip itiraf edin çekin gidin.

Bisiklet yolu yapıyorum diyerek milyarları çöpe atan Afyon Belediyesi Nazmi Saatçi Mahallesinde iki yıl önce yapımına başlayan parkı kaderine terk etti. Mahalle sakinleri, defalarca parkın durumuna ilişkin belediyeye başvuru yaptıklarını, ancak herhangi bir çalışmanın yapılmadığını söylediler.

AKP Milletvekili Sayın Eroğlu yıllar sonra ilimizde Muhtarlar Derneği olduğunu hatırlamış.
AKP Milletvekili Veysel Eroğlu dün Muhtarlar derneği ziyaretinde her zaman olduğu gibi gene döktürmüş. Veysel Hoca “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan muhtarlarımıza büyük değer veriyor. Muhtarlarımıza her zaman destek olduk olamaya da devam edeceğiz “ demiş.

 Sayın Eroğlu Muhtarlarımızın sana söyleyemediklerini sana ben söyleyeyim “ Muhtarlarımız zor şartlar altında hem yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor, hem de hizmet etmeye. Muhtarlarımız köyü, mahallesi için cebinden para harcıyor. Öyle Muhtarlarımıza sizlerin yanındayız demekle bu iş olmuyor.

BAKAN EROĞLU ŞAŞIRTMAYA DEVAM EDİYOR
İlimiz Milletvekili ve uzun yıllar bakanlık yapmış Veysel Eroğlu yaptığı açıklamalarla şaşırtmaya devam ediyor. Afjet genel müdürlüğüne atanan İsmail Kara ilgili yaptığı açıklamada, “Afjete bu kapasitede bir Afyonlu bulamadık” diyor.

Sayın bakan Afjet'in ilk kuruluşunu kim yaptı. afyonlular kapasitesiz mi? kendi ilinde böyle bir açıklamayı nasıl yaparsın.

Milletimizle el ele, kol kola, omuz omuza; Adaletle özgürleşen, güvenle yaşayan, liyakatle eşitlenen, sevgiyle güçlenen, üreterek kalkınan, Güçlü, zengin ve mutlu Türkiye’ye hep birlikte kavuşacağız. Çok Az Kaldı!

STK’LARI ZİYARETLERİMİZ EDİYOR
Ziyaretler kapsamında Madeni Sanatkârlar Odası Başkanı Mustafa Yılmazaslan, Ağaç İşleri ve Esnaf Odası Başlan vekili Ali Pala, 2. Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkanı Bekir Koçak ve Hayvancılık Kooperatifleri Bölge Birliği Başkanı Ahmet Tintaş ziyaret edildi.

Bir kez daha gördük ;Ülkemiz yangın yeri. Esnafımız evine ekmek götürmekte zorlanıyor. Girdi maliyetleri esnafımızın belini büküyor. Esnafımız borç batağında. Bağkur primlerini ödeyemiyor. Esnafımızın sermayesi her gün eriyor.

Esnaf temsilcileri “Üretim olmadan düze çıkamayız, Maalesef ülkemizde hayvancılık bitmek üzere. Hayvan yetiştiricisi can çekişiyor. Artan yem fiyatları, ilaç ve bakım maliyetleri belimizi büküyor. Süt inekleri kesime gönderiliyor. Mutlaka Hayvancılık teşvik edilmeli, akaryakıt başta olmak üzere girdi maliyetlileri makul seviyelere çekilmeli. Borç ötelemesi bize çare olmaz. Hibe desteği verilmeli. Sorunlarımızı saymakla bitmez.” dediler

Çiftçimiz biterse, hayvan üreticisi biterse ülke biter”
İYİ Parti iktidarında çiftçimizin, hayvan üreticimizin sorunlarını birlikte çözeceğiz. STK ziyaretlerimize aralıksız devam ediyoruz. Bu ziyaretlerimizde esnafımızın sorunlarını onlardan dinleyerek İYİ Partinin bu sorunları nasıl çözeceğini anlatıyoruz. Esnafımız kalkınmadan ülkemizin kalkınması mümkün değil. Esnafımız bu gün işyeri kirasını ve elektrik faturalarını ödemekte zorlanıyor. İYİ Parti iktidarında esnafımızın sorunlarını ortak akılla esnafımızla birlikte çözeceğiz

YKS 2022 ve TYT2022’de sınava giren genç kardeşlerim Sınavlarınız nasıl geçerse geçsin şundan emin olun ki;
Çabalarınızın, taleplerinizin ve hayallerinizin karşılığını aldığınız bir Türkiye’ye az kaldı.
Nebati Bakan’ın ışıltı zihni ekonomi yönetirken; Maliye mezunu gencimizin yevmiyeli işçi olarak çalıştığı, Bay Kriz sarayında sefa sürerken; milletimizin her geçen saatte yeni zamlarla sınandığı bu düzenin değişmesine çok az kaldı!

2.600 liraya ücretli öğretmenlik yapan öğretmen de,
2.500 liraya geçinmeye çalışan emekliler de,
Asgari ücretin eriyip bittiğini söyleyenler de seçimi bekliyor.
Milletimiz, iktidar ve ortaklarından hesap sormak için sandığa gün sayıyor!
Az Kaldı.
Torpilli atanmışlar, 5-10-11 maaş birden alanlar saraylarında yan gelip yatarken; Gençlerin, yaşlıların, çiftçilerin, esnafların derdi bini aşıyor.
Görevini hakkıyla yapamayan, milletimize karşı sorumluluğunun farkına varmayan iktidar bu veballe gidiyor. Az Kaldı.

Test kitabı alamayan çocuklarımızın gözündeki yaşla,'' ineklerimi kestirdim, yem alamadım.'' diyen çiftçilerimizin isyanıyla, İş bulamamaktan depresyona giren gençlerin ahıyla bu iktidar gidiyor!
Az Kaldı