İHH İnsani Yardım Vakfı Afyonkarahisar Temsilcisi Ahmet Ertürk, yazılı bir açıklama yaparak, Mavi Marmara olayındaki sorumluların bazıları hakkında dava açıldığını bildirdi.   İHH İnsani Yardım Vakfı Afyonkarahisar Temsilcisi Ertürk, İsrail’in politikalarının sadece bölge barışı için değil, dünya barışı için de büyük bir tehdit olduğunu belirtti. Ulusal hukuk ve uluslararası hukuk nezdinde İsrailli sorumluların cezalandırılması için çalışmaların iki yıldır sürdürüldüğünü ifade eden Ahmet Ertürk, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi’nce saldırıda işlenen suçların rapor edildiği ve raporun konseyde onaylandığını kaydetti. Saldırı günü Türkiye’de başlatılan ceza soruşturmasının 28 Mayıs 2012 tarihi itibarıyla tamamlanarak İsrailli sorumluların bazıları hakkında İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldığını bildiren Ertürk, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne yapılan başvurunun ise hala savcının önünde olduğunu ve davanın burada da açılması için yoğun bir talebin olduğunu bildirdi. Saldırıdan bu yana geçen iki yıl boyunca İsrail’in gitgide daha da yalnızlaştığını savunan Ertürk, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:   “Bir yandan tüm hukuksuzluklarının üzerini örtmeye ve unutturmaya çalışmakta, diğer yandan da yaptıklarını meşru göstermek için gerçekleri çarpıtarak kamuoyunu yanlış bilgilendirmektedir. Mavi Marmara gemisi ise adaletin, barışın, özgürlüğün sembolü olarak tüm dünyada konuşulmaya, hayırla yad edilmeye devam etmektedir. Filoya bir şekilde katkısı olan tüm iyi insanlar kalplerde sarsılmaz bir yer edinmiştir. Halklar, Mavi Marmara’nın başlattığı yürüyüşü, Kudüs’ü özgürleştirecek büyük yürüyüş için önemli adımlardan biri olarak görmektedir. Kudüs’ün özgürlüğü, Siyonizme karşı Müslümanların, Hristiyanların, Yahudilerin ve tüm insanlığın özgürlüğünün anahtarıdır. Kudüs insanlığın kutsalıdır. İlahi dinlerin merkezidir. Bu çerçevede bizler, 31 Mayıs gecesi ve sonrasında yaşananların sorumluluğunu her geçen gün artan bir bilinçle taşımaktayız. Ortadoğu’da barış sağlanamazsa dünyada gerçek barışı tesis etmek mümkün olmayacaktır. Adaletsizliğin olduğu bir dünyada barış ve huzurdan bahsetmemiz söz konusu olamaz. Güvenli bir dünya istiyorsak tüm insanlar için özgürlük ve adalet sağlanması yönünde tarafımızı belli etmek zorundayız.”   Tüm devletlerin stratejik ortaklıklarını, dünya halkları ve insanlığın geleceği için adaletten ve insanlığın ortak değerlerinden yana almasını ümit ettiklerini belirten Ahmet Ertürk açıklamasında, “Uluslararası mekanizmalara, devlet başkanlarına, İslam baharını yaşayan devletlere, dini liderlere sesleniyoruz: Gazze’ye uygulanan abluka kalkmalıdır. Kudüs’te evlerin ve mabetlerin yıkımı durdurulmalıdır. Kudüs özgür olmalıdır. Filistin halkı hak ve özgürlüklerine kavuşmalıdır. İsrailli sorumlular yargılanmalı ve cezalandırılmalıdır. Adalet tecelli etmelidir. Biz tüm yeryüzünde adaletin tesisi için kararlıyız, takipçiyiz ve vazgeçmeyeceğiz. İnanıyoruz ki barışla savaşanlar kaybetmeye mahkumdur. Şüphesiz ki adalet barışın temelidir ve barış hepimiz için daha hayırlıdır. ve adalet mutlaka tecelli edecektir” sözlerine yer verdi. -