Seninki de soru mu dediğinizi duyar gibiyim. Magandadan adam mı olurmuş. Olmuyor tabi ne yapsan olmuyor. Magandanın  genel tanımını yapalım:  Görgüsüz, kaba, anlayışsız, terbiyesiz ve uyumsuz kimse.  Evet magandalar görgüsüzdür, kaba sabadır, haddini bilmez edepsizdir, topluma uyumsuzdur, zenginse para ile her şeyi yapabileceğini zanneden aptal birisidir. Mevki makamı varsa , konumu ile diğer insanları dövebileceğini! zanneden zavallılardır. Magandalar her yerde karşımıza çıkabilir. Trafikte araç kullanırken önünüze aracını aniden kırıverir. Hamile, hasta, çocuk olduğuna bakmaksızın araç dışına davet eder, çıkmıyorsa aracı tekmeler, olmadı aracın üstüne çıkar tepinir. Neredeyse hamile kadına çocuğunu düşürtecek kadar acımasız, gözü dönmüş varlıklardır bunlar. Bindiği son model araçla, hava atma adına makas atarlar, drift yaparlar, akan trafikte hız yarışına girerler velhasılı ne yapılmaması gerekiyorsa hepsini yaparlar. Trafik işin bir kısmı diğer yandan hayatın her alanında bu magandaları görebiliriz. AVM lerde, kafelerde, çarşıda pazarda aklınıza gelen her yerde bunlara rastlamak mümkündür. Düğünlerde görgüsüzce, pervasızca silahlarına sarılırlar, güzelim ortamları berbat ederler, kimi davetlileri yaralarlar olmadı öldürürler, bir şey yokmuş gibi pişkin pişkin davranırlar.

 





Okul basıp;  öğretmen, idareci tartaklarlar, eli öpülesi öğretmenlere kırılasıca elleri ile acımadan vururlar, hastane sağlık kuruluşu basıp, şifa dağıtan ellere acımadan, vahşi bir hayvanmışcasına vururlar, eşlerinin yanında tekme tokat saldırırlar, genel anlamda görevini yapmaya çalışan kamu görevlilerine had bildirmeye çalışıp, bir de sağda solda övünerek anlatırlar.

 

Bunların en belirgin özelliği görgüsüzlüktür. Para ile insanlara hükmedebileceklerini sanırlar, toplu mekanlarda paraları ile caka satarlar, gariban garsonlara had bildirip, adam madam olduklarını ispatlamaya çalışırlar. En pahalı şeyleri isteyip, görüyor musunuz benim çok param var havası verip ,adamlığın paradan puldan geçtiğini zanneden zavallılıkları sergilerler.





 

Bunlara en güzel cevabı Ziya Paşa 'terkib-i bend'inde vermiştir:

 

Bed asla necabet mi verir hiç üniforma,

zerdüz palan vursan eşşek yine eşektir’.

 

Yani, kötüye üniforma hiç üstünlük mü verir.

Eşeğe altın işlemeli semer vursan eşek yine eşektir.

 

Üniforma, burada para, altın, kötüye kullanılan mevki makam olarak anlaşılmalıdır.

 

Magandalar; gazetelerin üçüncü sayfalarına konu malzemeleği yapan insan!  çeşitlemesidir. Varlıkları ile bulunduğu ortamı rahatsız edip, ona buna sataşan, kavga çıkaran, kadınlara ve erkeklere sözlü saldırıda bulunduğu yetmezmiş gibi bazen iyice abartıp fiziksel müdahalede bulunan insanımsılardır. 

 

Magandalar sadece erkeklerden olmaz, kadınların da magandaları vardır. Trafiğin ortasında bas bas bağırırlar, herkesi etrafına toplarlar, ben kimim sen biliyor musun diye had bildirmeye çalışırlar..

 

Magandaların ve magandalığın önüne nasıl geçeriz?

 

 

İşte işin bu kısmı zor görünüyor. Olmaz mı, olur elbette ki. Yine her şeyin başı eğitim diyeceğiz. Aileden gelen eğitimi, okulda verilen eğitimi ve toplumsal eğitimi  olumlu davranışa dönüştüren, insanlara saygı gösterten ve bunu hayatına yansıtan istendik davranış şeklinde vermek durumundayız.

 

Magandaların hadsizliklerine de göz yummayarak, toplu demokratik tepki vererek magandalığı minimize  edebiliriz. Göz yumarsak yanlışlar katlanarak devam eder gider. Hamile kadına saldırmaya yeltenen baklavacı magandalara gösterilen toplu tepki oldukça olumludur. Bunun gibi örnekleri çoğaltırsak magandalılıkla mücadele edebiliriz.

 

Mevlana’ nın bu tipler için sözüyle konuyu tamamlayalım:

 

Bir lafa bakarım laf mı diye.

Bir de adama bakarım adam mı diye.

 



Lokman ÖZKUL

Eğitimci-Yazar

[email protected]