Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ömer Özbulut, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nun 30 ...

Gözden kaçırmayın

ERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYORERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYOR

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ömer Özbulut, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun 30 Kasım-2 Aralık 2012 tarihleri arasında düzenlediği “V. Güncel Dini Meseleler İstişare Toplantısı”na konuşmacı olarak katıldı. İbadetler ve aile hayatı ile ilgili bazı meselelerin ele alındığı toplantının “Aile Hayatı ile İlgili Bazı Meseleler” başlıklı altıncı oturumunda konuşmacı olarak yer alan Doç. Dr. Özbulut, “Kürtaj ve Ruh Sağlığı” konulu sunum yaptı. Doç. Dr. Özbulut konuşmasında, sağlık ve kürtaj kavramlarını açıklayarak, “Her yıl dünyada 211 milyon hamilelik meydana geliyor. Bu hamileliklerin yaklaşık olarak 46 milyonu kürtajla sonlandırılıyor. Bu kürtajların yaklaşık olarak yüzde 40 güvensiz koşullarda gerçekleşiyor. Her yıl 68 bin kadın uygunsuz kürtaj uygulaması nedeniyle hayatını kaybediyor. 45 yaşına kadar her 3 Amerikalı kadından biri kürtaj oluyor” şeklinde istatistiksel bilgiler verdi. Doç. Dr. Özbulut kürtaj ve ruh sağlığı ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalara da değinerek, “1990’lı yıllara kadar olan çalışmalarda kürtaj sonrası kadınların çok az bir kısmında ciddi psikiyatrik hastalıklar geliştiği ve bunun en önemli belirleyicisinin de kürtaj öncesi kadının ruh sağlığı olduğu konusunda fikir birliği vardı. Stotland NL.’nin “Kürtaj Sendromu Miti” adlı yayınında kürtaj ile psikiyatrik sorunlar arasında herhangi bir bağ bulunmaması görüşünü ortaya atmasından sonra bu alana ilgi artarak günümüze kadar devam etmiştir. Halen günümüzde ülkemizde yapılmış bir çalışma yoktur. Dünyada ise kürtajın psikiyatrik sorunlara yol açıp açmadığı ile ilgili birbirine karşı görüşte olan birçok yayın bulunmaktadır” dedi. Doç. Dr. Özbulut, “875 bin kadının değerlendirildiği en geniş kapsamlı içeriğe sahip 2011 yılında yapılmış derlemede, kürtaj ile psikiyatrik hastalıklar arasında ilişki olduğu ifade edilmektedir. Bu çalışmaya göre kürtaj olan kadınlarda yüzde 81 oranında daha fazla ruhsal hastalık görüldüğü ileri sürülmektedir. Kürtaj olayının karmaşıklığı, birçok faktörden etkilenmesi, her kürtaj olan kadına ulaşmanın imkansız olması, sosyal-kültürel farklılıkların bulunması ve daha pek çok nedenle en iyi dizayn edilen çalışmalarla bile elde edilen veriler sınırlı kalmaktadır. Ancak çalışmaların hemen hepsi kürtajın bir duygusal stress olarak yaşandığını kabul etmektedir. Çalışmalar arasındaki fark ve devam eden tartışma bunun bir psikiyatrik hastalığa yol açıp açmadığı üzerinedir” şeklinde konuştu. Doç. Dr. Özbulut, konuşmasının sonunda katılımcıların sorularını da yanıtladı.