Bir Kurban Bayramı daha geldi. Dünyanın genelinde olduğu gibi yurdumuzun da dört bir yanında yüzbinlerce inanan vatandaşımız, Allah’ın rızasını kazanmak ve kurban ibadetlerini yerine getirmek için kurban kesecek. Şimdiden Allah kabul etsin..

 

Her kurban bayramı öncesi olduğu gibi, bu bayram öncesi de çatlak sesler ortaya çıkmaya başladı. Vay efendim neymiş, kurban kesmek canilikmiş! kurban bayramında hayvan katliamı yapılıyormuş! Falan filan.. 

 

Açıkçası saygı duyulacak ifadeler de değil. Birazdan dini dayanaklarını da vereceğimiz kurban ibadetinin, Allah tarafından emredilmesini sorgulamak kimsenin haddi de değildir. Biz onlar yılbaşında yüzbinlerce hindiyi keserken bir şey diyor muyuz? Doğru bulmadığımız halde saygı! duymak durumunda kalıyoruz.





 

Kurban kesmeyi eleştirip de yılın diğer zamanlarında o etleri löp löp midelerine afiyetle indirenlere sormak istiyorum:

 

Kurban Bayramı dışında yediğiniz o etler babanızın bostan tarlasında mı bitti?

Dünyanın her yerinde her gün sayısını bilemediğimiz kadar hayvan kesiliyor ve etleri insanlar tarafından tüketiliyor.  İspanya’da boğalar arenalarda hunharca katlediliyor, yine İspanya’da festivallarde ördekler vahşice, ipe ayaklarıyla bağlandıkları yerden boyunları koparak katlediliyor, Uzakdoğu’da olan ve diğer ülkelerde olan hayvan katliamına ses çıkarmayanlar, Kurban Bayramı’nda koro halinde başlıyorlar: Katliam var!

 

Asıl katliamı! siz yapıyorsunuz. İnsanlık katliamı! içerisindesiniz. Fakir fukaranın kursağına girecek gıdaları engellemeye çalışıyorsunuz. Ülkemizde ve diğer ülkelerde yılda bir gün bile ağzına et girmeyen insanlar var. Kurban vesilesiyle bu şekilde milyonlarca insana ulaşılıyor, etlerden dağıtılıyor. Hacc da kesilen kurbanlar İslam Bankası aracılığıyla Afrika’daki yoksul insanlara ulaştırılıyor. O kurbanlardan adına kesilen insanlar hiç yemiyor bile. Tamamı yardım olarak gidiyor.





  

Kurban adından da anlaşılacağı üzere;  kurbiyet, yakınlaşmak demektir. İslam Dini’nin en önemli sosyal yardımlaşma ve dayanışma ibadetlerindendir. İnsanlar et yesin diye kurban kesilmiyor, asıl amaç fakir fukaraya ulaşmak, nitekim ulaşılıyor da. Kafası basmayan insanların anlamasını beklemekte bizim için saflık olur herhalde.

Aynı zamanda kurban sayesinde hayvancılık sektörü ayakta duruyor ve gelişiyor . Ülkemizde ve diğer ülkelerde hayvancılıkla uğraşan sayıları ciddi anlamda insan geçimini bu yoldan sağlıyor.



Gelelim Kurbanın dinî dayanağına:          

 

Aşağıdaki ayetler de genel anlamda kurban ibadeti ile ilgilidir :

– “Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık…” (Hac, 22/34)

– “… kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin”(Hac, 22/28)

  • ‘’O halde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes’’ (Kevser 2)


Nitekim Peygamber (s.a.s.) Efendimiz de, kurban meşru kılındıktan sonra her yıl kurban kesmiştir. (Buhârî, Hac 117, 119; Müslim, Edâhî 17).

Kurban kesmeyipte işin yaygarasını yapmak isteyenlere şunu söylemek istiyorum:

 Gölge etmeyin başka ihsan istemez.







Kurban kesenler de işi kurallarına göre yapsınlar, ehil insanlara kestirerek, hayvanlara eziyet etmeden, nahoş görüntüler oluşturmadan bu dini vecibeyi yerine getirsinler ve sosyal medyada da çarşaf çarşaf kurban kesme görüntülerini yayınlamasınlar.



Şimdiden bayramınızı tebrik ediyor, nice bayramlara sağlık ve huzurla ulaşmanızı diliyorum..

 

Lokman ÖZKUL

İlahiyatçı–Yazar

[email protected]