AFYONKARAHİSAR (AA) – Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Bakanlığı tarafından yapımı tamamlanan tesislerden birine adının verilmemesine ilişkin, ”Bana arkadaşlar defalarca söyledi ama ben kabul etmedim. Ben arzu etmiyorum. İsmimiz gönüllerde yazılsın” dedi.
Afyonkarahisar Belediyesi’ni ziyaret ederek, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ile görüşen Eroğlu, burada İl Genel Meclisi Başkanı Salih Sel ve AK Parti İl Başkanı Mehmet Zeybek’in katılımıyla düzenlenen değerlendirme toplantısına katıldı.
Eroğlu, toplantıda, Afyonkarahisar’ın, orman varlığını yüzde 100 artıran dünyadaki nadir illerden biri olduğunu belirterek, ilde yüzde 12 olan orman varlığını yüzde 22’ye çıkarıldığını ve bunu yüzde 27’ye yükseltmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü’nün Afyonkarahisar’da kurulduğunu hatırlatan Eroğlu, Bakanlığına bağlı iki Bölge Müdürlüğü’nün Afyonkarahisar’da olduğunu, Devlet Su İşleri (DSİ) Bölge Müdürlüğü’nün de burada olmamasına rağmen DSİ Bölge Müdürü’nün zamanının yüzde 80’ini Afyonkarahisar’da geçirdiğini söyledi.
Eroğlu, Afyonkarahisar’a her gelişinde mutlaka bir temel atma töreni yapacaklarını dile getirerek, 2013 yılının ilde hamleler yılı olacağını anlattı.
Akarçay Projesi ile Afyonkarahisar’a denizi getirdiklerini ifade eden Eroğlu, burasının ilin en muhteşem mesire alanlarından biri olacağı bilgisini verdi. -Yusufeli Barajı’na Başbakan Erdoğan’ın adı verilecek- Bir gazetecinin, açılışı yapılan tesislere önemli kişilerin isminin verildiğini anımsatarak, kendisinin isminin de büyük yatırımlardan olan Ermenek Barajı’na ya da başka bir tesise niye verilmediğini sorması üzerine Eroğlu, ”Bana arkadaşlar defalarca söyledi ama ben kabul etmedim. Ben arzu etmiyorum. İsmimiz gönüllerde yazılsın. Sayın Cemil Çiçek, Yozgat’taki Musabeyli Barajı için sürekli beni ve Başbakanımızı sıkıştırmıştı. Başbakanımız dünkü törende bir sürpriz yaptı. Bunun yanında Malatya’daki en büyük baraj olan Kapıkaya Barajı’na Turgut Özal’ın ismi verildi. Recai Kutan beyefendinin adı da yine Malatya’da bir baraja verildi.”
Türkiye’de yapılacak en büyük barajın, 271 metre yükseklikle Yusufeli Barajı olacağına dikkati çeken Eroğlu, burasının dünyada ilk 3’e girebilecek yükseklikte olduğunu belirtti.
Eroğlu, Yusufeli Barajı’na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın adının verileceğine işaret ederek, ”Yusufeli, çok yüksek ve zor bir baraj. Şu anda dünyada baraj konusunda ilk 3’e girebilecek bir bakanlığız. O barajı da tamamen yerli kaynak, müteahhit ve mühendislerle en kısa süre ve en düşük maliyetle yapmanın şerefine ulaşacağız. 232 büyük barajı tamamladık, 68 büyük barajımız kaldı, Göletleri saymıyoruz. Onları da bitirmek için kolları sıvadık” ifadelerini kullandı. -”Türkiye’nin kaybedecek zamanı yok”- AK Parti hükümetlerinden önceki hükümetlerde hiç kimsenin, yatırımın hizmete gireceği tarihi vermediğine dikkati çeken Eroğlu, önceki hükümetler zamanında bir işin temelinin atıldığını ve sonra unutulduğunu dile getirdi.
Eroğlu, üniversitede ders anlatırken, Türkiye’deki yüksek enflasyonun temel nedenlerinden birinin, temel atılıp sürüncemede kalan yatırımlar olduğunu söylediğini anımsatarak, şunları kaydetti:
”Öğrencilerime, ‘Siz sakın bunu öyle yapmayın. Takvim ve takip önemli. O bakımdan temel attığınız zaman, bitireceğiniz tarihi not alın’ demiştim. Dolayısıyla iş başa düşünce bu geleneği biz başlattık. Eski gazetelere bakın. Düzdere Barajı’ndan İstanbul’a ilk su verileceğini, ‘1 Nisan 1995’te saat 11.00’da su akacak’ diye söyledik ve o su aktı. Türkiye’nin kaybedecek zamanı yok. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, zamanla yarışıyor. Bizden önce DSİ’de tam 82 katrilyonluk ihale yapılmıştı ve o zaman DSİ’nin ödeneği 2 katrilyondu. Bir yatırımın ortalama bitiş süresi 41 yıl. Bir gölet 15-20 yılda bitmiyordu. Biz ne yaptık- Şu anda temel atarken saat ve tarih veriyoruz. Sözlerimizi tutmadık mı- Millet bunu görüyor zaten. Milleti saf sanan siyasi partileri millet sandığa gömüyor. Millet bizim şevk ve heyecanla nasıl çalıştığımızın farkında. Türkiye’de her iki kişiden biri AK Partili. Afyonkarahisar’da ise 3 kişiden ikisi AK Partili, diğeriyse adayı.”