TÜRK EĞİTİM SEN ŞUBE BAŞKANI NİZAMETTİN ŞENOL’UN BASIN AÇIKLAMASI…  12 Aralık 2014 Cuma günü Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 116’ncı maddesinde yapılan ‘makul şüphe’ değişikliği ilk meyvesini 14 Aralık 2014 Pazar günün vermiştir. Zulüm asla kabul edilemez. Hangi sebep, hangi gerekçeler olursa olsun, zulme seyirci kalmak, hak ettiler demek bize yakışmaz. İddiamız, Türkiye’nin hukuk içerisinde, insan haklarına saygı çerçevesinde yürümesi ise, bunu kime hukuk dışı muamele yapılırsa yapılsın karşı durarak göstereceksiniz. Biz Türkiye Kamu Sen olarak, sonuna kadar, hukukun üstünlüğü, sonuna kadar insana saygı diyoruz. Bu anlayışımız, bize veya başkasına, kime hukuksuzluk yapılırsa yapılsın asla değişmemelidir. Bugün yaşadıklarımız, vicdan ölçülerini aşmış, izan sahibi olanlar bakımından, kamu vicdanını yaralamıştır. Bu anlayış, ülkemizi hür dünya nazarında da ayıplı bir ülke durumuna düşürmektedir. Hak etsin, ya da etmesin, zulme uğrayanın yanında olmak, delikanlı ve samimi olmanın da en önemli göstergesidir. Bu ülke 12 Eylülleri, 28 Şubat post modern darbelerini gördü, dün kahraman denilenler bugün zalim ve diktatör olarak anılıyor. Bütün bunlardan ders almayanlar, yarınlarda nasıl anılacaktır, Allah ömür verirse hep birlikte göreceğiz. Bizim utanacak, hesabını veremeyecek hiç bir kusurumuz, geçmişte de olmadı, bundan sonra da olmayacak.28 Şubat’ta Ankara Kızılay’da ve tüm Türkiye’de vatandaşların göğsüne ” Kesintisiz Demokrasi İstiyoruz.” kokartları takmıştık, bugün de, her şart altında ” Kesintisiz hukuk, sonuna kadar insan hakları” diyoruz. Allah hepimizi, gelecekte utandıracak tavır ve davranışlardan korusun.”