Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar basın açıklaması yaptı.

Gözden kaçırmayın

Fatih Erbakan, AK Parti'ye seslendi!..Fatih Erbakan, AK Parti'ye seslendi!..

Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar basın açıklaması yaptı.





Saadet Partisi Eyüpsultan İlçe Teşkilatı’ndan Hasan Kirazlı ve Bayrampaşa İlçe Teşkilatı’ndan Ramiz Samasti’nin de koronavirüsten hayatını kaybettiğini hatırlatan Akpınar, koronavirüsten hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, tedavi görenlere ise acil şifalar diledi.

Bu günlerde sağlık, sosyal ve ekonomik alanlarda ciddi tehditler ile karşı karşıya bulunuyoruz. Şimdi daha fazla birlik ve beraberliğe, istişare ve diyaloğa ihtiyacımız var. Şimdi herkes elini taşın altına koymalı, kendi çapı ve sorumluluğu kapsamında milletimize yardımcı olmalıdır. Bu münasebetle bu zor günlerde yardım ve dayanışma amacı ile adım atan tüm vatandaşlarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza, belediyelerimize ve devletimizin tüm kurumlarına bu yardımları sebebi ile teşekkür ediyoruz.



SOSYAL medya paylaşımı nedeniyle bir TIR şoförünün gözaltına alınmasını eleştirerek sözlerine devam eden Akpınar , “Toplumun tanı kitlerine ulaşamadığı dönemde bu kitlerle oyun oynayan yandaş zenginlerin çocukları ve bu kitlerin satışını yapan vekil çocukları hiçbir sorguya maruz kalmazken; ‘Evde kal diyorsunuz ama bu faturalar varken çalışmak zorundayım’ diyen TIR şoförleri gözaltına alınmaktadır. Şimdi soruyoruz; ‘beni bu virüs öldürmez, beni senin bu düzenin öldürür’ diyen TIR şoförü vatandaşımız haksız mıdır? Allah’tan korkun. Hiç mi vicdanınız yok? İnsanımızın haklıisyan etme hakkı da mı yok? TIR şoförünün söylediklerinde ne yanlışlık var? TIR şoförüne yapılan muamele tüm halkımıza yapılmış muamele gibidir.Vatandaşlarımızın istediği yere yardım yapmasının engellenmesini ise asla doğru bulmuyoruz.



Bugün hayırda yarış zamanı, bugün herkesin elini taşın altına koyma zamanı, bugün gündelik siyasi kaygılardan uzak durma zamanıdır. Bu çerçevede belediyelerin yardım kampanyalarını parti ayırımı gözetmeksizin önemsiyoruz. Bu yardım kampanyalarının İçişleri Bakanlığı genelgesi ile engellenmesini, üstelik bunu ‘devlet içinde devlet oluşturuluyor’ gibi bir mantık ile engellemeyi, böylesine önemli bir yardım ve dayanışma mücadelesinin siyasi hesaplaşmaya çevirme gayreti olarak okunmasına sebep olur. ‘Yardımı sadece ben yaparım, benden başka kimse yapamaz, bunun primini de kimseye kaptırmam’ anlayışı hizmet değil, partizanlıktır. Sayın İçişleri Bakanımız bilmelidir ki, asıl bu durum milleti işkillendirmektedir.Devletin amacı, aldığı vergiler ve bütçesindeki diğer gelir kalemleri ile vatandaşının ihtiyaç ve hizmetl lerini görmek ve öngörülemeyen olağanüstü durumlar için ihtiyat akçeleri ayırarak olağanüstü süreçleri millete ek yük getirmeden atlatmaktır. Hal böyle olması gerekirken bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından ulusal ölçekte bir yardım kampanyası başlatılarak şahıs ve şirketlerden bu kampanyaya destek vermeleri istenmektedir. Milletin size yüklediği görev yardım kampanyası yaparak milletten para talep etmek değil, bu krizi aşabilmek için oluşturacağınız ekonomik paketler ve kaynaklarla zor günler geçiren her sosyal kademedeki vatandaşlarımızın sıkıntılarını gidermektir. Bırakın millet bağış veyardımlaşmayı yapsın, siz devlet olmanın gereğini ve sorumluluğunu yerine getirin.



Milli Dayanışma Fonu’nun amacı; milli dayanışmayı tüm siyasi mülahazalardan uzak milletin geneline yaymak ve milli beraberlik ruhu oluşturmak, yardımlaşma gibi önemli bir kavram üzerinden toplumun kutuplaşmasını engellemek olmalıdır. Fonun gelirleri; gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılan bağışlardan oluşmalıdır. Fonun kullanılacağı yerler; fonun daha ziyade alt gelir gruplarının gıda ve aylık geçimlerini temin etmeye yönelik ihtiyaçlarda kullanılması amaçlanmaktadır. Fonun yönetimi; Milli Dayanışma Fonu’nun ülke genelinde sahiplenilerek her kesimin destek ve güvenini sağlaması amacı ile Meclis’te temsil edilen tüm siyasi partiler, en fazla üyeye sahip 2 işçi sendikasının, en fazla üyeye sahip 2 memur sendikasının belirleyeceği birer temsilciden oluşan icra kurulu tarafından yönetilmesi sağlanmalıdır. Fonda toplanan paraların harcanacağı yerleri belirlemeye ve harcamaya bu icra kurulu yetkili olmalıdır.



Biz Saadet Partisi olarak, devletin, her bir vatandaşın T.C. kimlik numarasını IBAN numarası olarak kabul edip, 1000 TL nakdi yardımda bulunmasını tavsiye etmiştik” diyen Doğan, “Ne yazık ki Sayın Cumhurbaşkanı, her bir vatandaşımıza IBAN numarası vererek, bağış talebinde bulundu. Millet, devletinden destek beklerken; devlet, milletinden para istedi. Bu ‘biz yönetemiyoruz’ haykırışından başka bir şey değildir.Bu ne yaptığını ve ne yapacağını bilmezlik iktidarın söz, tavır ve davranışlarına fazlasıyla yansımakta olduğuna şahit oluyoruz.



Dün doların düşmesini de, darbenin engellenmesini de milletten bekleyenler bugün de krizin faturasını milletin ödemesini bekliyorlar. İyi de her şeyi millet yapacaksa Allah aşkına size ne gerek var.İktidarını korumayı insanını korumaktan daha çok önceleyen anlayışa sahip bir yönetim var. Dediğini yapmayan, yaptığını konuşmayan bir iktidar var. Tribüne oynamayı alışkanlık haline getirmiş bir yaklaşım var. Daha da acısı, bu krizin faturasını milletin ödemesini bekleyen bir iktidar var.İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Kovid-19 salgını kapsamında tedbir amaçlı yayınladıkları genelge ile 218 bin esnafın kepenk kapattığını söylediği açıklamaları hatırlatan Akpınar , “Bu durum her geçen gün bir drama, bir trajediye dönüşmekte; esnafımız ekonomik çöküş yaşamaktadır. Yarın ‘evden çıkabilirsin, işini yapabilirsin’ denildiğinde esnafın evden çıkabilecek itibarı, yapabileceği işi olması için bugün devlet olarak tam destek olmak gerekir.



Zannediyorum ki; bu süreçle ilgili en büyük şanssızlığımız Berat Albayrak’ın ekonominin başında, Süleyman Soylu’nun içişlerinin başında olduğu bir dönemde girmemizdir.Bu ne yaptığını ve ne yapacağını bilmezlik iktidarın söz, tavır ve davranışlarına fazlasıyla yansımakta olduğuna şahit oluyoruz. Dün doların düşmesini de, darbenin engellenmesini de milletten bekleyenler bugün de krizin faturasını milletin ödemesinibekliyorlar. İyi de her şeyi millet yapacaksa Allah aşkına size ne gerek var.



Biz Saadet Partisi olarak, devletin, her bir vatandaşın T.C. kimlik numarasını IBAN numarası olarak kabul edip, 1000 TL nakdi yardımda bulunmasını tavsiye etmiştik. Ne yazık ki Sayın Cumhurbaşkanı, her bir vatandaşımıza IBAN numarası vererek bağış talebinde bulundu! Millet, devletinden destek beklerken; devlet, milletinden para istedi. Bu ‘biz yönetemiyoruz’, ’biz beceremiyoruz’ haykırışından başka bir şey değildir.Bu düşüncelerle hepinize teşekkür ediyor, hayırlı günler diliyorum.



Saadet Partisi

Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkan Yardımcısı

Erhan Akpınar