Medya Konseyi İl Temsilcisi Mustafa Dağhan, gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak, 53 yıl önce çıkan bir yasanın gazetecilere vermiş olduğu hakların daha ileriye taşınamadığı gibi gerisine gidildiğini söyledi.   10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayarak, gazetecilerin bu özel gününü kutlayan Medya Konseyi İl Temsilcisi Mustafa Dağhan, gazeteciliğin veballi bir meslek olduğunun vurgusunu yaptı. Dağhan, “Biz gazeteciler mazlumun yanında, zalimin karşısında dimdik duran, bireyler olmak zorundayız” dedi. Mustafa Dağhan, gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak, 53 yıl önce çıkan bir yasanın gazetecilere vermiş olduğu hakların daha ileriye taşınamadığı gibi gerisine gidildiğini söyledi. GAZETECİLİK VEBALLİ BİR MESLEKTİR “Gazetecilik haklının yanında, haksızın karşısında durmaktır” diyen Mustafa Dağhan, “Gazetecilik belki de dünyanın en veballi mesleğidir. Çünkü biz ‘bilerek’ ya da ‘bilmeyerek’ veya ‘baskıya maruz kalarak’ bir zulme alet olursak, ortak olursak, bir kişinin bile bizim yüzümüzden hakkı yenilirse büyük bir vebaldeyiz demektir. Biz gazeteciler ‘vebal’ düsturuyla hareket etmeliyiz. Öte yandan hizmet makamlarını takip etmek, yapılan olumlu hizmetleri onaylamak, desteklemek, yapılmayan ya da yanlış yapılan hizmetleri ise sorgulamak, bu minvalde haberler yapmak, kurumları çalışmaya sevk etmek bizim en önemli görevlerimiz arasında yer alıyor. Hatta bu durum bizim boynumuzun borcudur” diye konuştu. SÜREKLİ İHTİLAF HALİNDEYİZ Gazetecilerin en önemli sorununun birlik beraberlik içerisinde hareket edememek olduğunu dile getiren Medya Konseyi İl Temsilcisi Dağhan, “Biz gazeteciler maalesef sürekli ihtilaf halindeyiz. Sürekli birbirimizin açığını kollayan, hatasını arayan, maalesef düştüğünde ‘bir tekmede ben atmalıyım’ diyen bir zümre haline geldik. Biz sürekli birbirimizle kavgalı olduğumuzdan ortak bir güç haline dönüşemiyoruz. Bu da gazetecilerin değil, basına sürekli ihtiyacı olan bazı zümrelerin işine geliyor. ‘A gazetesi olmazsa B gazetesi var, A derneği olmazsa B derneği var’ bilincini maalesef el birliğiyle sistem haline getirdik. Gazetecilerin ayrışması birçok kesimin işine geliyor ve bunu sürekli tetikliyorlar” ifadelerini kullandı. Dağhan, gazeteciler üzerinde giderek yoğunlaşan baskının, özellikle toplumsal olaylarda gazetecilere yönelik polis şiddetinin artık doruğa ulaştığını da söyledi. BİRLİKTE RAHMET, AYRILIKTA AZAP VARDIR Mustafa Dağhan şunları söyledi: “Mesleğimiz her geçen gün saygınlığını yitirmektedir. Yapılan olumlu haberler dahi önemsenmemekte, bu da yetmezmiş gibi sahada haber yapmak isteyen arkadaşlarımız tartaklanarak, engellemelerle karşılaşmaktadırlar. Artık, bu sorunlardan biran önce kurtulup, güç birliğini sağlamamız gerekiyor. Biz içeride birbirimizle tartışsak, kavgalı da olsak dışarı karşı vermemiz gereken mesaj ‘güçbirliği’ olmalıdır. Saygıdeğer basın mensubu arkadaşlarım şunu unutmayalım ki; ‘birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.’ Biz samimi bir şekilde bir araya gelip, birbirimizin kuyusunu kazmaktan vazgeçtiğimiz gün, karşımızda durabilecek bir güç olmadığına inanıyorum. Bu temenniler doğrultusunda tüm gazeteci arkadaşlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü en içten dileklerimle kutlar, hayırlara vesile olmasını temenni ederim.”