BARO’DAN SAĞDUYU ÇAĞRISI Afyonkarahisar Barosundan yapılan yazılı açıklamada, Türkiye de 60 yıldır darbelerin neden olduğu kesintilerinde haricinde demokrasi yaşandığı belirtildi. Baro’dan yapılan yazılı açıklama: SAĞDUYUYA ÇAĞRI Türkiye iktidarların seçimle değişebildiği, yaklaşık 60 yıldır da seçimlerin dürüst ve şaibesiz yapıldığı bir ülkedir. Denilebilir ki Türkiye 60 küsur yıldır darbe kesintileri hariç DEMOKRASİYİ yaşamaktadır. Güzel ülkemiz, diktatörlerin hüküm sürdüğü bir Ortadoğu ülkesi değil, evrensel hukuk ve demokrasi değerlerini hedefine koymuş ; Doğu ve Batıyı inançları ve değerlerinde meczetmiş , demokratik bir hukuk devletidir. Milletimiz ise, her türlü dikta,cunta ve darbe çabalarını sandıkta yenilgiye uğratan, demokrasi kültürüne sahip sağduyusu ile öne çıkan tarihi misyonuna vakıf büyük ve köklü bir topluluktur… Bu nedenledir ki son günlerde yaşanan olaylar ülkemizin ve demokrasimizin geleceği açısından sağduyunun egemen olması gereken gelişmeler olarak kaydedilmelidir. “Seçim” ve “Sandık” kadar yasal eylemler de demokratik bir haktır, gösteri ve yürüyüşler ile insanlar seçim ve sandık beklemeden düşünce ve tepkilerini dile getirebilirler… Bu hakkı kullanan insanlarımıza karşı güvenlik güçlerinin ve yetkili otoritenin hukuki zeminde hareket etmesi; mümkün olduğunca toleranslı ve sağduyulu yaklaşması zorunludur. Tepkilerini gösteri ve yürüyüş ile dile getirenler de meşru zeminden uzaklaşmamalı, cana ve mala zarar vermekten kaçınmalı ve eylemlerinin meşruluğuna gölge düşürmemelidir. Kitlesel eylemlerde kitle psikolojisini manipüle etmek isteyen provokatör ve marjinal gruplar daima olmuştur. Güvenlik güçleri , marjinal –provokatör gruplar ile yasal demokratik hakkını kullanan insanları ayırt etmeli, ölçüsüz şiddet kullanmaktan kaçınmalı mümkünse şiddete hiç başvurmamalıdır. Gösteri yapan vatandaşlarımızı da sağduyu ve akli selime davet etmek zorunludur. Kötü niyetli ve yasa dışı örgütlere aralarında yer vermemeli, şiddete başvurmayı asla bir yöntem olarak kabul etmemelidirler. Demokratik tepti ve taleplerin dile getirileceği eylemleri “Şartları olgunlaştırma” vesilesine dönüştürmeye yeltenen kışkırtıcılara özellikle dikkat edilmelidir. Bu vesile devlet şefkatli elini , derdini anlatmaya çalışan insanlarımıza uzatmalı, gerekirse yapılan yanlışlıklardan dönme büyüklüğünü gösterebilmelidir. Demokratik iletişim kanalları açılmalı ve çalıştırılmalıdır. Bu yapılamadığında bir takım büyük güçlerin kontrol edip yönlendirdiği “sosyal medya” devreye girmekte ve dezenformasyon gerçek bilgi ile karıştırılmaktadır. Anadolu’muzun manevi mimarı olan Edebalı’nın Osman Gazi’ye vasiyeti tam da şu günlerde mana kazanmıştır: … Ey oğul, artık Bey’sin! Bundan sonra öfke bize, uysallık sana. Güceniklik bize, gönül almak sana. Suçlamak bize, katlanmak sana. Acizlik bize, hoşgörmek sana. Anlaşmazlıklar bize, adalet sana. Haksızlık bize, bağışlamak sana Bu vesile ile halkımızı sağduyuya, güvenlik güçlerimizi itidal ve toleransa ; siyasi iktidarı anlayış ve hoşgörüye davet ediyor her türlü hak ihlalinde mağdur tarafın yanında yer alacağımızı bildiriyoruz.