Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Güler yaptığı araştırmalarla, 2000’li yıllardan itibaren İstanbul’un eğlence merkezleri arasında yer alan Asmalımescid’in mescid odaklı tarihini gün yüzüne çıkarttı. Doç. Dr. Güler’in çalışmalarıyla gün ışığına çıkan gerçekler, Asmalımescid’in cami etrafında şekillenen bir İslam mahallesi olduğunu ortaya koyuyor. Doç. Dr. Güler araştırmasıyla ilgili, “Başbakanlık Osmanlı Arşivleri’nde yer alan mahalleye ait krokide mescidin yeri net olarak görülmektedir. Sultan II. Bayezid’in vakfından olan Asmalımescid Camii, Kalafatçıbaşı Yunus Ağa tarafından ihya edilmiş olup, 1857 yılına kadar namaz kılmak isteyen yüz binlerce misafirini ağırlayan mescid, bu tarihte çıkan bir yangında tamamen yanmış ve yıkılmıştır. Sonraları eserin tamiri için çeşitli teşebbüsler gösterilmişse de tamiri bir türlü gerçekleştirilmemiştir. Bu tarihten sonra da her geçen gün meyhanelerin etkisinde kalmıştır” dedi. Doç. Dr. Güler, 1902-1903 yılları arasında Yahudi Boyacı Refail Kamhi tarafından Caminin bulunduğu alana bir apartmanın inşa edildiğini ve meşrutalar ile çeşmenin de yıkılmış olduğunu ifade ederek, “21 Şubat 1907 tarihli raporda Caminin kırk sene evvel yandığı ve bu tarihte sadece minaresinin bir kısmının bulunduğu belirtilmiş. 1950 yılı itibariyle ise, Camiden geriye bir platform, asmalarla kaplı pergolaile, ön tarafa bakan birkaç mezar taşı ve Minare sokağından platformu kıvrılarak çıkan dar bir merdiven kalmış. Camisini adım adım kaybeden mahalle şimdilerde eğlence mekanlarının merkezi haline gelmiştir” şeklinde konuştu. Ayrıca Doç. Dr. Güler’in yaptığı araştırmalarda elde ettiği bir diğer bilgi de tabelasında “Ali Hoca Türbesi” yazısının yer aldığı türbede, Ali Hoca adında değil, Mehmet Dede adından bir kişinin yatıyor olduğudur. Doç. Dr. Güler, Asmalımescid’in sadece eğlenceyle gündeme gelmesinin acı verici bir durum olduğunu da belirterek, “Asmalımescid’in yıkılmasıyla, bölgede zaten varlığı çok az bulunan İslam mühürlerinden biri kazınmış ve Asmalı Mescid Sokağı tamamen eğlence mahalli halini almıştır. Umulur ki, bu tahribatı hatırlatmamız, bundan sonra baştan aşağıya tüm toplumda tarihi mirasın korunması için bir hassasiyet oluşturur” dedi.