Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Kocapınar, kaçak kazıların, kültür varlıklarının korunmasına hiçbir şekilde katkı sağlamadığını belirtti. Kaçak kazıların bilimsel veri elde etmeyi ...

Gözden kaçırmayın

ERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYORERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYOR

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Kocapınar, kaçak kazıların, kültür varlıklarının korunmasına hiçbir şekilde katkı sağlamadığını belirtti. Kaçak kazıların bilimsel veri elde etmeyi zorlaştırdığını söyleyen Kocapınar, “Açgözlülükle, köşe dönme mantığı ile bazı insanlar hareket ettikleri için onlara bunu anlatmak çok zor. Halkımız bunları ihbar ederse ihbar ödülü de devletimiz veriyor. Bundan da halkımız yararlanabilir” dedi. Afyonkarahisar’ın İhsaniye ilçesine bağlı Gazlıgöl beldesinde, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından, arkeolojik kazı ve yüzey araştırmalarına Kültür ve Turizm Bakanlığı adına katılacak temsilci ve uzmanlara eğitim verildi. Hilal Termal Otel’de yapılan eğitimin açılışında konuşan Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Kocapınar, eğitim yapılan illerde kültür varlıklarının korunması ve o bölgeye ilginin artmasını istediklerini, bu nedenle toplantı yapılan illerin özellikle seçildiğini söyledi.
Yabancı kazılarda yer alacak bakanlık temsilcilerinin bu toplantıda yer aldığını aktaran Kocapınar, Türkiye’nin yabancı kazılarda temsil yönünü, bilgi ve birikimlerini arttırmayı hedeflediklerini söyledi.
KÜLTÜR VARLIKLARININ KORUNMASI SADECE BAKANLIĞIN GÖREVİ DEĞİL
Kültür varlıklarının korunması ve turizme kazandırılması için bilimsel çalışmaların yürütülmesinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Kocapınar, “Yerli ve yabancı üniversitelerden bunlar sağlanmakta. Bakanlık temsilcileri ise kazı ekiplerinde yürütülen işlemlerin mevzuata uygun ve düzenli bir şekilde yürütülmesini sağlamakla sorumlu. Tecrübeleri fazla, sorumlulukları da fazla. Burada arkadaşlarımızı eğitirken kamuoyunda bir farkındalık ortaya çıkarmak istiyoruz. Kültür varlıklarının korunmasında sadece bakanlık temsilcilerinin bakanlık uzmanlarının görevi olmadığını tüm kamuoyunun kültür varlıklarının korunmasına özen ve dikkat gösterilmesi gerektiğini belirtmek istiyorum” dedi.
Türkiye’de 10 binin üzerinde arkeolojik SİT alanının var olduğunu belirten Kocapınar, Türkiye’nin kültür varlıkları açısından çok zengin olduğunu, bu nedenle de sorumluluğunun çok fazla olduğunu kaydetti. Halkın bilinçlenmesi ile bu sorumluluğunun hafifleyeceğine inandığını dile getiren Kocapınar, basına da çok büyük görevlerin düşündüğünü ifade etti.
TÜRK ARKEOLOGLARIN YABANCILARDAN GERİ KALIR BİR YERİ YOK
Türkiye’deki üniversitelerde 40’ın üzerinde arkeoloji bölümünün olduğunu anlatan Kocapınar, bunların yeterli ve çok iyi düzeyde olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu: “Biz bununla da gurur duyuyoruz. Yabancı kazılardan geriye kalır bir yanımız artık yok. Ama bilimin uluslararası olması nedeniyle bilimsel çalışmalara yabancı çalışmalara da açığız Yabancı kazıların üç katı kadar Türk bilim adamlarının yürüttüğü kazılar mevcut. Ayrıca, kurtarma kazılarımız var. Üniversitemizdeki bilim adamlarımızın katılımları ile yapılıyor. Bunların toplamı 350’nin üzerinde.”
Türkiye’de 350 kazı çalışmasının bulunduğunu aktaran Kocapınar, bunların faydasının doğrudan ekonomiye bir gelir şeklinde olmadığını, bunların sadece bir araç olduğunu ifade etti.
Kocapınar, özellikle kamu yatırımlarının yapıldığı yerlerde; marmaray kazılarında, baraj alanlarındaki kazılarda, kömür işletme alanlarındaki kazılarda kültür varlıklarının korunmasının zorunlu olduğunu bildirdi.
Türkiye’de bu zamana kadar yerleşmiş güneş, deniz ve kum üçlüsü kanısının olduğunu dile getiren Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Kocapınar, bu üçlüyü, kültür turizmi ile farklı aylara farklı zeminlere taşımaya gayret ettiklerini kaydetti. Bu anlamda ören yerleri, açık hava müzelerinin önem arz ettiğini belirten Kocapınar, özellikle kazıları yapılarak turizme kazandırılan alanlarda turizm faaliyetlerinin arttığını, o bölgenin ekonomisine katkı sağladığını ifade etti.
KEPÇE İLE YAPILAN KAZILARDAN BİLİMSEL VERİ ELDE ETMEK ZOR
Türkiye’de resmi olarak herkesin define arayabileceğini, bunun için bir engelin bulunmadığını dile getiren Kocapınar, şu ifadelere yer verdi: “Üzülerek söylemek istediğim, başımızın ağrıdığı ve kültür varlıklarımızı yok eden çalışmalar kaçak kazılar. Yani defineci mantığı ile girip taşınmazı tamamıyla tahrip edip, taşınırı bulup ve müzeye de getirmeyip kaçakçılara ve belki başka ülkelere gidilmesine sebep olan kültür varlıklarımızın yok olmasına neden olan çalışmalar, biz bu çalışmalardan her yerde muzdaripiz. Bu nedenle halkın da bize yardımcı olmasını istiyoruz. Kaçak kazılar, kültür varlıklarının korunmasına hiçbir şekilde katkı sağlamamakta, maalesef tahrip etmekte. Bilimsel veriyi elde edebilmek için uzmanlar, toprağı santimetre üzerinden kazarlar, ama kaçakçılar kepçe ile kazarlar. Kepçe ile yapılan ya da dinamitle patlatılarak yapılan kazılarda bilimsel veri elde etmek mümkün değil. Ama maalesef bir lahitin içine giriyorlar lahiti parçalıyorlar. Aslında lahit oradaki taşınırdan daha değerli bir şey, lahiti yok ediyorlar. Ya da bir höyüğe, giriyorlar bunları yok ediyorlar. Bunların her birisi bilimsel veri, tarihi belgeler, en ufak bir kalıntı buluntu bizim için çok önemli. Pek çok bilimsel veri bulardan elde ediliyor. Onun için defineciler bu işe hiçbir şekilde yardımcı değiller. Arama meraklarını define yönetmeliği ile gidermelerini istiyoruz. Bu konuya umarım onlar da bir şekilde duyarlı olurlar. Ama maalesef açgözlülükle, köşe dönme mantığı ile bazı insanlar hareket ettikleri için onlara bunu anlatmak çok zor. Halkımız bunları ihbar ederse ihbar ödülü de devletimiz veriyor. Bundan da halkımız yararlanabilir.”
Afyonkarahisar Kültür ve Turizm İl Müdürü Lokman Derya Solmaz ise toplantının Afyonkarahisar’da yapılmasından büyük mutluluk duyduğunu belirtti.
Türkiye’de geçtiğimiz yıl 31 milyon turist ağırladığını belirterek, Afyonkarahisar’ın da bu pastadan payını aldığını söyledi. Solmaz, özelikle termal turizmin getirdiği güzelliklerden yararlanan kentin tarihsel doksunu da ön plana çıkarmaya çalıştıklarını kaydetti.
Hilal Termal Otel’in kongre salonunda yapılan toplantıya, Kazılar Dairesi Başkanı Melik Ayaz, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Kocapınar, Kazılar Şubesi Müdür Vekili Umut Görgülü, Afyonkarahisar Kültür ve Turizm İl Müdürü Lokman Derya Solmaz, Afyonkarahisar Arkeoloji Müzesi Müdürü Mevlüt Üyümez, arkeologlar ve uzmanlar katıldı.