Ilsenburg Şehri ve Alshtadt Hotel: Ilsenburg, Almanya'da Saksonya-Anhalt eyaletinde yer alan tarihi küçük bir şehir. Nüfusu 10.000 civarında. Evler genelde tek katlıdır, istisnasız hepsi bahçeli ve tarihi dokuyu yansıtmakta. Almanlar evlerine çok önem veriyor, yaşam alanlarını en güzel şekilde tutmaya gayret ediyor. Süs bitkileri bahçede ağırlıkla yer alıyor, meyve ağaçları çok bulunmuyor. Burada da her yer yeşil özellikle şehrin yukarı tarafları inanılmaz yeşil. Neredeyse oksijen zehirlenmesi yaşayacaksınız. Suyu da çok güzel, içtikçe içesiniz geliyor. Lakin Almanlar su yerine maalesef alkol tüketiyorlar. Her yerde içiyorlar, çok alkolik bir millet olmuş; genci yaşlısı, kadını erkeği herkes uluorta içiyor. Berlin’e tren seferimizde kokudan duramadık. Leş gibi alkol kokuyordu koca tren. Tren demişken, en önemli toplu ulaşım araçları hızlı trenler. Şehirler arası otobüs hiç yok. Sadece bazı tur firmalarına ait otobüsler var. Onun dışında toplu taşımada otobüsler kullanılmıyor. Otomobil kullanımı çok yaygın. Herkesin! özel otosu var. Gelir durumuna göre Alman firmaları ağırlıklı olmakla birlikte her türden her markadan araçlar var. İkinci el oto fiyatları çok düşük. 500 euroya bile araç alabilirsiniz, 1000 euroya çok iyi bir ikinci el oto alabilirsiniz. Almanlar sıfır araca yöneliyor, 100 bini geçen  araçlarını hemen elden çıkarıyorlar. İkinci el almıyorlar, yeni araçlar alıp hevesleri geçince değiştiriyorlar, bizim izleniminiz bu yönde.  Onlara göre yakıt fiyatları uygun. Mazot 1,25, benzin 1,50 civarında, lpg ise 50 cent. Petrol istasyonlarında pompacı yok herkes kendi dolduruyor,  içeri girip ödemesini yapıyor.





 

Ilsenburg’un en önemli oteli, Alshtadt Hotel.

 

Nesillerdir saygınlığını koruyan bu otel, 1000 yılı aşkın süredir turizm ve kültür merkezi olan Ilsenburg'un en eski yarı ahşap binalarından birinde yer almaktadır. Tesiste Fin saunası ve kızılötesi sauna bulunmaktadır. Otel, Harz bölgesinin şaşırtıcı doğasını keşfetmek için elverişli bir başlangıç noktasıdır. Otelin simgesi süpürgeli cadıdır. Buralarda böyle karakterler çok ilgi çekiyor. Çevredeki ilgi çekici yerler arasında romantik Ilsetal Vadisi ile Heinrich Heine yürüyüş yolu bulunmaktadır.

Açık havada geçirdiğiniz zorlu bir günün ardından, konforlu odanıza dönerek kusursuz hizmetin keyfini çıkarabilirsiniz. Güzel havalarda otelin yeşil alanında, barbekü alanında ve göl kenarında vakit geçirebilirsiniz. Otel işletmecisi Mustafa bey ve otel çalışanları bize evimizdeki rahatlığı sundular. Alman aşçı Mama çok cana yakın birisi, bizle çok ilgilendi. İstediğimiz yemekleri yaptı, schwein (domuz) hassasiyetimize dikkat  etti. Lakin Almanlar ve diğer ecnebiler çok fazla schwein eti tüketiyor. Marketlerde en çok alışveriş schwein eti ve alkol üzerine kurulu. Yemek kültürleri yok aburcubur üzerine kurulu. Atıştırmalıklarla öğünlerini savıyorlar. Hazır yemek tüketimi çok yaygın. Bizim Türk restoranlar dönerciler de olmasa doğru dürüst yemek yiyemeyecekler. Türk mutfağının kıymetini bilelim böyle bir mutfak dünyada yok.





 

Alshtadt Hotel’e dönersek, çalışanlarının çoğunluğu Türk. Birkaç kişi Alman var, bizim olduğumuz zaman otel çok yoğundu. Buna nazaran bize ilgide hiç geri durmadılar. Aşçı Mama, bize en güzel yemeklerini yaptı, şef garson İzmirli Onur her daim bizle ilgilendi. Bol bol kahve ikram etti. Türk çayı maalesef fazla içemedik en çok onun eksikliğini hissettik.

 

Bu otelde güzel bir hafta geçirdik, tabii otelde kalakalmadık, gündüzleri dışarıdaydık. Berlin dönüşü otele gece 02.30 da girebildik. Servis elemanları Hamit, Muratcan, Sıla, Nisa, Zerrin staj için farklı illerimizden buraya gelmişler, onlarda farklı bir deneyim yaşadılar. Almanya’da süpermarketleri devlet işletiyor, onun için bu civarda saat 18.00 de süpermarketler, alışveriş merkezleri kapanıyor. Diğer ihtiyaçlar makinelercen temin ediliyor. İçecek ve bazı atıştırmalık yiyecekler para atıp makinelerden alınıyor. Euro, TL karşılaştırması yaparsak bize göre birçok ürünün fiyatı pahalı. Küçük bir su en ucuzundan 0,99 cent yani 1 euro. TL karşılığı yaklaşık 6,50 TL. Almanya’da çikolata, kozmetik ürünleri çok uygun. Sebze meyve fiyatları aşırı pahalı. Üzüm 3 euro yani 19 lira. Salatalık tane ile satılıyor. Sebze meyveyi ithal ediyorlar, patates üretimi çok. Bütün yemeklerde patates var neredeyse. Ya haşlanmış olarak ya da kızartma olarak. Şeker pancarı üretimine de önem veriyorlar. Devasa traktörleri var. Kamyonun tırın çekeceği yükü çekiyorlar.





 

Almanlar teknolojiye ağırlık veriyor, az para eden uğraşlar yerine;  otomotivle, teknoloji ile hizmet satıyorlar çok da iyi para kazanıyorlar. Dünyanın sayılı otomobil firmaları Almanya’da. Önemli teknoloji kuruluşları burada.

 

Giyim oldukça pahalı, ev kiraları oldukça yüksek. En düşük kiralar 600-700 euro. TL karşılığı 4.000-5.000 arası. Hayat Almanya’da pahalı, asgari ücret 1200 euro.  Kiradan sonra 500 euro gibi bir para kalıyor, geçinebilirse geçinecek. Onun için oradaki yaşama çok fazla özenmeyin. Tabii bu asgari ücret diğer çalışanlar ortalama 2.500- 3.000 euro alıyorlar, o da onlara yetiyor. Burada işsizlik maaşı alan çok, bu para ile geçiniyorlar. Üç tane de çocuğu varsa (Türkler için de geçerli) elektrik ,su, internet, telefon, doğalgaz bedava. Almanya’da genç nüfus çok az. Aile hayatı bitmek üzere, ahlak erozyonu çok fazla. 18 ini doldurmuş gençler serbest, istediğini yapabilir. 18 yaşında bir erkek ailelerinde rızası ile kız arkadaşı ile tatile çıkabilir. Burada ahlaktan  bahsetmek mümkün mü?

 

Bundan dolayı biz nesillerimizin ahlakını koruyalım, ecnebilerin pörsümüş hayatlarına özenmeyelim. Akif’in dediği gibi alalım garbın fennini, tekniğini, zanaatını, kötü ahlakını ve alışkanlıklarını gümrükten!  bile içeriye sokmayalım.. 

 

(Devam edecek..)

 

 

Lokman ÖZKUL

Eğitimci-Yazar

[email protected]