Bingöl’den Rusya’ya gelerek iş hayatına başlayan ve gıda sektöründe faaliyet gösteren Sesam Group yönetim kurulu başkanı Zeki Gölcüklü, Türkiye’den 500’ün üzerinde kuru yemiş ve tatlılardan oluşan farklı lezzeti Sunduk-Funduk markası ile Rusya’ya taşıdı. Kremlin başta olmak üzere ülke yönetiminden onlarca madalya ve teşekkür belgesi alan Türk şirketinin ürünleri Rusya’nın en kaliteli yüz gıda mamulü arasına girdi. Rusya’da 7 butik mağaza ve kornerle çalışmalarına başlayan Gölcüklü, hedeflerinin Rusya genelinde 100’ün üzerinde şube açmak olduğunu söyledi.   Rusya’nın kuzey başkenti St. Petersburg’a Üniversite eğitimi almak için 1995’de geldiğini ifade eden Gölcüklü, “2000’de gıda sektöründe büyük eksiklik olduğunu görünce bu işe başladım. Metro çıkışlarında plastik bardaklar içinde sunulan kuruyemişlerin ne kadar kalitesiz olduğunu görünce Türkiye’nin lezzetlerini Rusya’ya taşımaya karar verdim. O dönemde ne getirilirse pazarda yer bulabiliyordu. Malatya’dan kayısı, İzmir, Aydın yöresinden incir, Giresun, Ordu’dan fındık ve Manisa’dan kuru üzüm temel kalemleri oluşturdu. 2001’de ilk şirketi kurduk ve Vastoçnaya Skazka markası ile Rusya pazarında işe başladık” dedi.   İLK TIRI SIRTIMDA KENDİM İNDİRDİM   Türkiye’den gelen ilk TIR’ı sırtında 8 saatte indirebildiğini ifade eden Gölcüklü, şimdilerde Türkiye’den 2-3 güne bir TIR getirmeye başladığını söyledi. Türkiye’nin dışında İran, İsrail, Güney Amerika ve Fransa gibi birçok ülkeden de mal getirdiğini belirten Türk iş adamı, “En büyük kalemlerimiz Türkiye’den. 2003’de dökme olarak başlayan çalışmalarımızı 2006’da paket ürünle geliştirdik. Rusya genelinde 2 bin markete ürünlerimizi ulaştırıyoruz. Bu yıl için on ayrı anlaşma ile ek 5 bin markete daha ulaşıyoruz. Ancak marketlerin siparişlerini istediği zaman iptal etmesi ve Orta Asya’dan gelen ürünlerle rekabet zorluğu kendi perakende satış mağazalarımızı oluşturmamıza neden oldu” şeklinde konuştu.   HEDEF 100 SUNDUK FUNDUK ŞUBESİ   Türk iş adamına göre İran ve Orta Asya’dan gelen ürünlerle rekabet etmek bazen zor olabiliyor. Kaliteli olmayan ürünler, ucuz iş gücü ve gümrük dışı yollarla Rusya’ya girdiği için fiyatları çok aşağı çekebiliyor.   Türkiye ile Rusya arasında bir aylık süreli ziyaretlerde vizelerin kalkması ve 2011’de 3,5 milyonu bulan Türkiye’ye Rus turist akının kendilerine büyük katkı sağladığını ifade eden Türk iş adamı Gölcüklü, “Ruslar artık kapalı çarşı ve diğer bölgelerde Türkiye’nin farklı lezzetleri ile tanışıyor. Biz de piyasa üstü bir farklılık geliştirmek istedik. Bunun için de ‘Sunduk Funduk’ markamızı oluşturduk. Böylece St. Petersburg’da büyük alış veriş mağazalarında 3 korner ve 3 ayrı butik mağaza ile çalışmalarımıza başladık. Moskova’da da ilk kornerimizi açtık. St. Petersburg’da 20 ve Moskova’da da 50 nokta planlıyoruz. Rusya’nın bölgelerinde de Sunduk Funduk markamızla şubelerimiz olacak. Bunun için franchising vermeye de hazırız.” ifadelerini kullandı.   OSMANLI TATLISI MARSİPAN BAĞIMLILIK YAPIYOR   Maraş’ın muskası, Gümüşhane’nin kömesi, dut pestili, Mersin, Adana’nın cezeryesi, Afyon’un lokumu, Tunceli’nin pestili, Manisa’nın mesir macunu, Bursa’nın kestane şekeri, Çorum’un leblebileri, Bolu’nun pişmaniyesi ve Antalya’nın keçiboynuzunu Sunduk Funduk raflarında bulmak mümkün. Helva ve lokum çeşitlerinin yanı sıra andız, keçiboynuzu, dut ve üzümden dört ayrı reçel de Rus halkının beğenisine sunuluyor. Bir kez tadanın devamlı müşteri haline geldiği Sunduk Funduk’lar Yılbaşı öncesi mal yetiştirmede zorlanmış. Ruslar’ın en çok beğendiği ürün ise badem ezmesinden yapılan Osmanlı tatlısı Marsipan. Muz, elma, çilek ya da kivi tadında olanlarına çocuklar bağımlı hale geliyor.   ST. PETERSBURG’DA İLK FABRİKASINI KURUYOR   Sunduk Funduk mağazaları ve diğer siparişleri için daha taze ve kaliteli ürün tedariki için St. Petersburg’da kendi fabrikalarını kuracaklarını ifade eden Gölcüklü, “2012 sonuna kadar fabrikamız çalışmaya başlayacak. Rusya piyasasında herhangi bir durgunluk öngörmüyoruz. Tüketime çok açık bir toplum. Doğru yatırım ve kaliteli üretim başarıyı beraberinde getiriyor. Ancak Rusya’nın kendi tecrübesini iyi analiz etmek gerekiyor. Türkiye’deki tecrübe ve Rusya örneğinden iyi bir sentez oluşturmanız lazım. Bir de gıda sektöründe yerli üretim çok önemli. Hukuki altyapı, izin süreçleri çok uzun ve zorlu. Yerli üretimde bunların büyük çoğunluğu aşmış oluyorsunuz. Türkiye genelde tüketim açısından doymuş bir pazar. Rusya’nın nüfusu 140 milyon. Türkiye’de 30-40 yılda kazanacağınızı, burada 3-4 yılda kazanabilirsiniz” tavsiyesinde bulundu.   DTÖ ÜYELİĞİ İŞLERİMİZİ KOLAYLAŞTIRACAK   Rusya’da bir dönem gümrüklerde yaş meyve ve sebzede yaşanan sorunların karşılıklı garanti ve sertifika belgelerinin istenilen ölçüde yapılamamasından kaynakladığını ifade eden Türk iş adamı, “Şimdi gümrüklerde herhangi bir sorun yok. 2-3 günde bazen bir günde bile mallarımızı çekebiliyoruz. Aynı ürünlerin farklı ihracat rakamları ile bildirilmesi durumunda Rusya gümrükleri en yüksek rakamı baz alıyor. Benzer ürünler için standart ihracat rakamları oluşturulması gerekiyor. Bir de fatura ve sertifikalar eksik olmamalı. Şimdi Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyeliğinin ardından işlemler daha da hızlanacak. İşlerimiz kolaylaşacak. Gümrüklerde de indirim söz konusu. Böylece rekabet gücümüz de artacak” dedi.   Rusya’DA OLMAYAN TÜM TÜRK ÜRÜNLERİNİ GETİRECEK   Türk girişimci Gölcüklü kuru gıdadan sonra hedeflerinin Rusya’da olmayan Türk ürünleri sucuk, peynir, zeytin ve diğer lezzetleri bu ülkeye taşımak olduğunu söyledi. Gölcüklü Türk mutfağı ve tatlılarının yer aldığı bir restoran zinciri oluşturmayı da planlıyor. Baklava, kadayıf, künefe, yaş pasta ve diğer lezzetler de Rus müşterilere sunulacak.   Gölcüklü hedeflerinin gurbetteki vatandaşlara Türkiye’de bile her şehirde rahat bulamayacakları ürünleri sunarken, diğer yandan Rusya’da yerli ve yabancı tüketicilere Türkiye’nin yöresel lezzetlerini tattırmak ve Türkiye’nin tanıtımına bu vesile ile katkıda bulunmak olduğunu söyledi.