Turex Özel Halk Otobüsleri Genel Müdürü Galip Şanlı, çözüm noktasında ‘acil bir planlama’ yapılması gerektiğini söyledi.Kanal3 televizyonunda katıldığı 11. Köyden Programı’nda, ‘otobüs-minibüs’ anlaşmazlığını neden-sonuç ve ...

Gözden kaçırmayın

ERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYORERKMEN’DE SERA YAPIMINA BAŞLANIYOR

Turex Özel Halk Otobüsleri Genel Müdürü Galip Şanlı, çözüm noktasında ‘acil bir planlama’ yapılması gerektiğini söyledi.Kanal3 televizyonunda katıldığı 11. Köyden Programı’nda, ‘otobüs-minibüs’ anlaşmazlığını neden-sonuç ve çözüm üçgeni içerisinde değerlendiren Turex Özel Halk Otobüsleri Genel Müdürü Galip Şanlı, çözüm noktasında ‘acil bir planlama’ yapılması gerektiğini söyledi. Çalışanlarının suratına bakmaktan utandığını da belirten Şanlı, “Sabretmek için Mevlana olmak lazım artık” dedi.
Turex Özel Halk Otobüsü şoförleri ile şehiriçi minibüs hatları şoförleri arasında yaşanan nahoş olayların son zamanlarda artış göstermesi üzerine, Kanal3 televizyonundan yayınlanan 11. Köyden programına konuk olan Turex Özel Halk Otobüsleri Genel Müdürü Galip Şanlı, program sunucusu İsmail Sagun’un konuya dair sorularını yanıtladı. Röportaj içerikli VTR’lere de yer verilen programda, neden, sonuç ve çözüm ilişkileri arasında bağlantı kurulmaya çalışıldı.
“ŞİDDET GÖRÜNTÜLERİNİ İZLENEYENLER ÜRPERİYOR”
Yaşanan olayların hem halka hem de kendilerine zarar verdiğini belirten Galip Şanlı, Afyonkarahisar’da 2008 yılında heyecanla başladıkları bu işe heyecanla devam etmek istediklerini söyledi. Programa, “Bundan sonrası bu tür olaylar olmasın” düşüncesi ile çıktığını ifade eden Şanlı, “Dün sayın valime olaylarla ilgili hazırladığımız dosyayı verdim. Kendisi gerçekten büyük bir samimiyetle hassasiyetle davrandı. Ben bir Türk vatandaşı olarak bir valinin bu kadar ilgili ve alakalı olacağını tahmin etmiyordum. Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban’a evrak ve görüntü sunduğumda ‘Ben kesinlikle otobüs minibüs ayrımı yapamam ama bu görüntüler hoş değil’ diye beyanatta bulundu. Şoförler odası başkanımıza ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Dün sağ olsunlar kendiler geldiler. Geçmiş olsun dileklerinde bulundular. Ama baş edemiyoruz, laf geçiremiyoruz. Belli insanlardan belli rahatsızlıklar duyuyoruz. Baro Başkanı Av. Turgay Şahin’e, AK Parti İl Başkanı Mehmet Zeybek’e söz konusu dosyaları ilettim. Kendisi izlerken gerçekten ürperdi. Bunlar Türkiye’nin birçok ilinde yaşanmayan şeyler. Biz bu taşımacılık hizmetini Afyon, Denizli ve Tekirdağ’da yapıyoruz. Samimiyetle ve yürekle söylüyorum. Biz bunların bir benzerini başka hiçbir yerde görmedik.” dedi.
“ŞOFÖRLERİMİZİN DAYAK YEMSİNİ HAZMEDEMİYORUM”
Galip Şanlı, program sunucusu İsmail Sagun’un “Bu olaylar neden yaşanıyor?” sorusunu ise şöyle yanıtladı: “Biz ticaret yapan bir firmayız. Minibüs esnafı arkadaşlarımızda evlerine ekmek götürme peşindeler. Burada gerçek minibüs esnafı sahiplerinin, hat ve plaka sahiplerinin olaylara vakıf olmadıkları ortada. 3-5 tane şoföre kiralık verdikleri şoförler 3-5 kuruş daha fazla kazanmak için bizim mevcut şoförlerimizi tehdit ederek, döverek sindirerek yıldırmaya çalışıyorlar. İlk geldiğim günlerde duraklara defalarca gittim. Bayramlarda şekerimi, çikolatamı alıp ziyaretlerine gittim, kendileri ile haberleşip mesajlaşıyoruz. Son birkaç aydan beri bu olaylar arttı. 15-20 gün önce bir indirim açıkladık. Her sen yaptığımız bir indirim. Bunu hipermarketler de yapıyor. Ama bunu minibüsçüler hazmedemiyorlar. Bunun kaynağı biziz. Bizim yerimiz, yurdumuz belli. Şoförlerimizin dayak yemsini hazmedemiyorum. Yoların kavşak noktasında 2011 yılında yaşanılacak bir olay değil. Yazık, çok yazık. Aileler ve insanlar araçlarda tedirginler. İnsanlar Turex şoförlerini dövüyorlar diye otobüse binmek istemiyorlar.”
“ŞEHİT CENAZESİNE KATILDIM EMPOZE ETTİLER”
Çalışanların aileleriyle birlikte Turex’ten yaklaşık bin kişinin ekmek yediğini belirten Şanlı, “Günde 700’e yakın vatandaşımız, 150’ye yakın şehit ailesi araç kullanıyor. 200’e yakın burs alan öğrenci araç kullanıyor. Bayramlarda ücretsiz taşıyan da Turex, burada Afyon halkının bize sahip çıkması lazım. Günde 2 bin 500 kişiyi taşıyoruz. Görevli olan, olmayan, burs alan almayan herkes bizden yararlanıyor. Her sosyal projede buradayız. Afyonkarahisarspor için Belediye Başkanı Burhanettin Çoban rica etti yardım ettik. Ben aslen Tokat Erbaalıyım. Bazı kişiler ismini anmayacağım örgütler tarafından ismimizi andı. 13 şehit verdiğimizde otobüslerimize siyah kurdeleler taktık. Bunu da her zaman yaptık. 4 gün önce Erzincan’daydım. Bundan 2 yıldır Erzincan’a gitmiyordum. O gün gittiğimde tesadüfen şehit cenazesi vardı, bizzat gittim, katıldım. Bunu empoze etmeye kalktılar. Olmadı başka türlü empoze ettiler. Şu anda 152 personel var. Toplam bin kişi ekmek yiyor. Hiçbir çalışan biz maaşımızı alamadık. Turex bizim sigortamızı yapmadı diyemez. Geçen ay sigortaya 55 milyar 500 bin para yatırdım.”
“BİZ BU İŞİ PROFESYONEL YAPIYORUZ”
Şanlı, İsmail Sagun’un “Turex şoförlerinin hiç hatası yok mu?” sorusuna da şöyle yanıt verdi: “Şoförlerimizle ile tutanaklarımız mevcut. Görüntülerimiz zaten kamera görüntülerinden oluşuyor. Aynı görüntüleri şoför ve personeli denetlemek için kurduk. Tutanaklar sonucu sözleşmesi fesih edilen birçok arkadaşımız var. Buna defalarca bizzat şahit oldum. 100 kişiyi geçen işletmelerde disiplin kurulu diye bir olay var. Yazdığımız yüzlerce ceza var. Bu konuda çok şikâyetler var ama bunu yapmak zorundayız. Biz bu işi profesyonel yapıyoruz. 5.30’da kalkıyoruz alkol testi yapıyoruz. Sıkıntı problem olduğunda bizi arayın diye durak başkanlarına söyledik. Daha bizim şoförümüz elini kaldırmadan şoförümüzü dövüyor. Bir başka kişi de durak başkanı ‘Seni Turex bile kurtaramaz’ diye tehditler savuruyor. Sayın valimiz bu görüntüleri izleyince gerekli yerlere gerekli talimatları verdi. Biz bunla karşı karşıyayız. İşsizlik ve ticari kayıp olabilir ama biz 7 yıl daha buradayız. Gece 1.30’da hamile eşi olan şoförüm hastane sevki için aradığında otelimden kalkıp yanına gidiyorum ve bunla da gurur duyuyorum.
“UYARMAMIZA RAĞMEN HİÇBİR ŞEY YAPILMADI”
Turex’te çalışan bazı şoförlerin yaşanan olaylardan sonra istifa ettiğini kaydeden Şanlı, “Proje müdürü hariç, Turex’te çalışan insanların tamamı Afyonlu. Durak başkanları ile konuşuyoruz, disiplin cezası vereceğim diyor, ertesi gün laf geçiremediklerini söylüyor. Devlet burada var. Belediye başkanım ve Emniyet Müdür Vekili Kazım Bey ‘bu görüntüler olmayacak’ ve ‘bu saatten sonra kavga istemiyorum’ dedi. Bundan bir hafta önce şoförümüz köy girişinde kurşunlanıyor. Pompalı tüfekle ateş ediliyor. Bunu anlatan jandarma komutanı. Araç resimleri de dosyalarda var. Allah Korusun! Kimsenin burnu kanamasın bunun geri dönüşü yok. 3 yıldır defalarca uyarmamıza dilekçe yazmamıza rağmen hiçbir şey yapılmadı. Yaralamalar da basit yaralamalar olarak geçiyor. Bizim şoförlerimiz arabadan inmeyi prensip edinmeyen kişiler. Bir kişi gömleğini çıkardı bıraktı. İstifasını verip, 2 saat sonra kredi kartıyla pompalı tüfeğini almış!
“ŞOFÖRLERİMİZE, ‘YANLIŞA YANLIŞLA CEVAP VERMEYİN’ DİYORUZ”
“Bu olayların buraya gelmesi gösterdiğimiz sabırdan kaynaklanıyor” diyen Şanlı şöyle devam etti: “Defalarca şoför arkadaşlar geldiler. İşi bırakmak istediler. Hepsine sabırları için teşekkür ediyoruz. Elini bile kaldırmıyorlar. Araca alkollü kişi bindiği için vatandaşı indirip yolculardan özür dileyen şoförlerimiz var. Radarlarda hız yapanlardan ceza yapanların maaşlarından kesiyoruz. Ayın ve yılın şoförlerini seçiyoruz. Yetkililere sesleniyorum. Çıkan şoförlerimizin yüzde 99’u ortaya çıkan olumsuz psikolojiler yüzünden işinden ayrıldı. Arabada kamerada olduğunu biliyorlar. Ön ve arka camlara kamera takıyoruz. Aynı sistemi Denizli ve Tekirdağ’da da yapıyoruz. Yolun ortasında yeri geldiğinde otobüs durmak zorunda kalıyor. Çünkü durak yok. Minibüsçülere sordum neden durak harici yolcu alıp indiriyorsunuz diye ‘durak yok’ diyor. Şartlar ne olursa olsun yanlış hareket karşısında siz yanlış hareket yapmayacaksınız diyoruz. Araçlardaki kameralarla oluşan görüntüler ticari amaçlı değildir. 3 bin küsur tane cüzdan cep telefonu kişisel eşyaların olduğu tutanaklar mevcut. Gece ve gündüz olmak üzere 2 ekip var. Hata olduğunda bildirip haber veriyorlar. Kayıp eşyalar sahiplerine mutlaka ulaştırılıyor. İlk geldiğimizde bir olay oluştu. Görüntüler sonucunda suçlu yakalandı. Biz sadece güvenlik için kameraları taktık. Neleri bize gösterdi? Hem kendi hatalarımızı hem başkalarının hatalarını görüyoruz. Biz ilk defa bu işi burada yapmıyoruz. Bunları niye başka ilde yaşamadık? Afyon’daki minibüs esnafı bizi kabullenmedi. Başka firma olsa bu kadar ayakta duramaz. “Hepimiz kardeşiz. Ne istiyorsunuz bu minibüsçülerden?”, ‘Benim 4 dosyam var bu da 5. olsun’ diyen kişi ve hala durakta çalışan ‘Seni Turex’te kurtaramaz’ diyeni de gördük.”
“BARDAK TAŞTI TABAKTA DOLDU”
Afyon halkından kendilerine sahip çıkılmasını isteyen Galip Şanlı, “Ben 7 yıl boyunca kazandığımı buraya koyacağım. 7 yılda buradayım. 3 yıl öce ciddi sıkıntılar vardı. Bayramda kandilde ücretsiz taşımacılık yaptık. Camilere araç gönderdik. Afyon’dan para kazanıyoruz diye. Biz yapacağız. Biz bu zihniyetteyiz. Şu anda geldiğimiz günden beri indirim yaptığımızdan beri bu olaylar başımıza geldi. Afyon bize sahip çıktıkça bizde onlara sahip çıkacağız. Biz 7 yıl boyunca buradayız. Çavuşbaş’ta bizi çalıştırmadılar. Önüne ve arkasına minibüs koydular. 2011 yılı Afyon’da Çavuşvbaş’taki şoför tehdit ve dayaktan ötürü ben çalışmam diyor. Ben işveren olarak personelimizi daha az maaşla başka yerde çalıştığını görünce ben üzülüyorum ben acı duyuyorum. Hem zarar hem dayak, artık Mevlana olmak lazım sabretmek için. Şoförün suratına bakmaktan utanıyorum. Çalışanıma bakmaktan utanıyorum. Şu anda 92 araçla çalışmamız lazım. Yeni 10 araç daha geliyor. Özürlüler için farklı araçlar geliyor. Bardak taştı tabakta doldu.
“AFYON HALKINDAN BİZLERE SAHİP ÇIKMALARINI İSTİYORUZ”
Şanlı konuşmasına şöyle devam etti: “3 yıldır aynı problem var. Para tarafını geçtik. Afyon halkından sadece bizler sahip çıkmasını istiyoruz. Afyon sınırları dışına çıkmak bizlere yasak. Salar’dan, Susuz’dan, Çobanlar’dan dilekçe geliyor. Depremevleri’ne girmemiz isteniyor ama giremiyoruz. Biz istiyoruz ki her şeye ulaşım sağlansın. Ücra yerlere minibüsçülerin girmesi lazım. Bir minibüs 14 kişi taşıyabilir. Yaya yolcu taşıyamaz. 30 ayakta 17 koltuk ve bir şoför yeri var. En çok ve en büyük sıkıntı üst üste yolcu alınması. Biz ceza yiyoruz ama karşı taraf ceza yemiyor. Normalde minibüsün 1 yolcu ayakta bile almaması lazım. Eski belediye başkanı birleşin otobüs olun demiş. Sana verilen minibüs plakasını arkadaş kiraya vermiş. Ama bu durum mahkemeye intikal etmiş. Otobüste minibüste cep telefonu kullanmak yasak. Araç içerisinde cep telefonları kapanacak. Sadece kaza bela durumunda şirket hattı kullanılacak. Alkollü araç kullanmaktan daha tehlikelidir cep telefonu. Bazı arkadaşlar sohbet ediyor. Cep telefonunu kaldıracağız. Arızasını kazasını bildireceği bir telefon olmalı.” dedi.
“ADAM KAFASINA GÖRE GÜZERGÂH YAPIYOR”
Güzergâh ihlali ve yolda yolcu aktarımı ile ilgili de açıklamalarda bulunan Şanlı, “Yolda iki minibüs birbirine yolcu aktarıyor. Bu yasak bizim bunu yapma şansımız yok. Aracını alıp piknik yapma şansı yok. Araç değiştireceği zaman bize haber veriyor. Bunda en büyük etken de belediyenin olması lazım. Adam kafasına göre güzergâh yapıyor. Bize ilçelere gitmek için teklif geliyor. Hayır, yasak! Kafalarına göre düğüne, pikniğe gidiyorlar. Bayramlarda ücretsiz taşımacılık yapıyoruz. Bir bayram bir minibüsçünün bedava taşıdığını görüyor musunuz? Neticeye baktığınızda yine bomboş.”
“GÜZERGÂHLARIN VE HATLARIN ELDEN GEÇMESİ LAZIM”
Ana caddelerde otobüs ve minibüslerin aynı anda çalışmaması gerektiğini savunan Şanlı “Uydukent tarafından otobüs geçmesi için belediye meclisine başvuruda bulunduk. Filoya katacağımız yeni araçlarla daha çok yere ulaşacağız. Otobüslerdeki levhaların ışıklandırılması çok kötü. Lab tabelalar takılacak. 15 ün önce 80 tane aracımız muayeneden geçti, traktörlerimiz var diye iddiada bulundular. Klimalı araç yazdığımız için bizi mahkemeye verdiler. Buradaki ulaşım sistemi yamalı bohça gibi olmuş. Buranın güzergâhların ve hatların elden geçmesi lazım. Ana caddelerde otobüs ve minibüs aynı anda çalışmaz. Burada tam tersi. Ücra köşelere otobüsü diğer yerlere minibüsün geçmesi isteniyor. Bugüne kadar da hiçbir yetkili siz ne yapıyorsunuz diye sormamış.”
“BAŞVURUDA BULUNANLARIN ESKİ İŞYERLERİNİ MUTLAKA ARIYORUZ”
Turex’in sadece bir kez ölümlü kazaya karıştığını hatırlatan Şanlı, bu kazanın yoğun sis nedeniyle yaşandığını ifade ederek, “Bugüne kadar büyük anlamda kaza yapan kimseyi şirketimde çalıştırmadım. Yaralamalı kazaya karışanları çalıştırmıyoruz. Basit kazalara karışanları bile çalıştırmıyoruz” dedi. Şanlı, ilk defa iş başvurusunda bulunan kişiler arasında sabıka kaydı, ehliyet sorgusu, kılık kıyafet ve şekil araştırması yaptıklarını belirterek, “Başvuruda bulunanların eski işyerlerini mutlaka arıyoruz. E sınıfı ehliyeti olan profesyonel kişiler başvuruda bulunabilir.” ifadelerini kullandı.
“AYAĞINA İKİ TENEKE BAĞLANMIŞ BİR HALDEYİM, KOŞAMIYORUM”
Yaşanan sorunlara, Anayasa ve hukuk kuralları çerçevesinde çözüm bulanabileceğini kaydeden Şanlı, “Turex kanunsuz hiçbir iş yapmadı. Aileme de şirketime de küfür ettiler bana da küfür ettiler. Ben polisim diyene de küfür ettiler. Bunun muhatabı ben değilim. Devlet yeri geldiğinde benim, yeri geldiğinde sizin kulağınızı çekecek. Anayasa ve hukuk çerçevesi içerisinde hareket edecek. Yetkililerin bize sahip çıkmasını istiyorum. Koşamıyorum. Ayağına iki teneke bağlanmış bir haldeyim koşamıyorum. 10 araç daha gelecek. Araçlarımızı da değiştireceğiz 2011 model araçlarla hizmet vereceğiz. Acil bir plan yapılması lazım. Yol güzergahların da hem otobüs hem de minibüsün olması keşmekeşlik yaratıyor. Köy araçları hala şehir içinde. Bunlar olmaz. Hastaneye araçların ne kadar zor şartlarda yetiştiğini siz biliyorsunuz. Köy garajının otogara gitmesi lazım. Köyden şehre gitmenin bedeli var.”
“Kesinlikle kavga yok. Küfür yok. Amacımız tatsızlık yaşanmasın. Herkes hakkı kadar yolcu taşısın, herkes hakkı olan bedeli alsın. Biz ayakta yolcu taşımak için mükellefken hakkım olanı istiyorum.” – Programda Afyonkarahisar halkına da seslenen Galip Şanlı, vatandaşlarımız, Turex şoförlerimizle ilgili bir sıkıntılı olursa 444 63 03’ü arayıp sıkıntılarını bize bildirebilirler
(Kaynak: Gazete 3)