KÜLTÜREL YAYINLARA DESTEK DEVAM EDİYOR

 BELEDİYE'DEN YİNE ÇOK ÖZEL VE GÜZEL BİR ESER                         

                Afyonkarahisar Belediyesi'nin katkılarıyla Yrd. Doç. Dr. Mehmet Sarı tarafından hazırlanan Askeri Muhammed Divanının Tenkitli Metni (Hayatı, Eserleri, Edebi Kişiliği) kitabının tanıtımı Askeri Muhammed Hazretlerinin Olucak Mahallesi'ndeki kabri başında gerçekleştirildi.

                Kültürel yayınlara desteğini sürdüren Afyonkarahisar Belediyesi'nin katkılarıyla hazırlanan kitaplara bir yenisi daha ekledi. Belediye Başkanı Burhanettin Çoban döneminde basılan 23., Afyonkarahisar Belediyesi tarihinde 36. eser olan  "Askeri Muhammed Divanının Tenkitli Metni (Hayatı, Eserleri, Edebi Kişiliği)" kitabı anlamlı bir tanıtım programıyla yayınlandı.

                Askeri Muhammed Hazretlerinin Olucak Mahallesi'ndeki kabri başında gerçekleştirilen tanıtım programında konuşan Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Afyonkarahisar Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü'nün katkılarıyla çok özel ve güzel bir eseri daha ilimize kazandırmış olmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

                "MANEVİ YÖNÜ ÇOK KUVVETLİ OLAN BİR İNSANDI"

                5 bin yıllık bir tarihi geçmişe sahip Afyonkarahisar'da hem ilim hem de sanat dalında manevi önderlerin ilimize çok büyük faydaları olduğunu belirten Başkan Çoban, Askeri Muhammed Hazretlerinin de bu önderlerden biri olduğunu kaydetti. Askeri Muhammed Hazretlerinin aslında Kütahyalı olduğunu dile getiren Başkan Çoban, "Ancak daha sonra Afyon'a gelerek 40 yıl boyunca burada Selçukludan kalma o zamanki adıyla Hisaraltı adıyla anılan medresede hocalık yapmış, birçok talebe yetiştirmiştir. Kendisi sadece bir medrese hocası değil, Halveti tarikatının da öncülerindendir. Manevi yönü çok kuvvetli olan bir insandır" dedi.

                "HOCAMIZ HAZIRLADI BASMAK BİZE NASİP OLDU"

                Böylesine önemli şahsiyetin hayatı, eserleri ve edebi kişiliğinin AKÜ Öğretim Görevlilerinden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Sarı tarafından çok titiz bir çalışmayla kitap haline getirildiğini ve bu kitabı basmanın da kendilerine nasip olduğunu belirten Başkan Çoban, "Öncelikle Mehmet Sarı hocamıza böylesine güzide bir eseri ilimize ve ilim dünyasına kazandırdığı için teşekkür ediyorum. İnşallah Allah kendisine sağlık-afiyet versin ve ilminde artış göstersin ki daha birçok esere imza atsın. Kültür ve Sosyal İşler Müdürümüz Emel Sarlık ve ekibini de bu kitabın hazırlık sürecinde ortaya koydukları çalışmalardan dolayı tebrik ediyorum" dedi.                  

                Tanıtım programında Askeri Muhammed ile ilişkili bir anısını da anlatan Başkan Çoban, "AK Parti'de parti kuruculuğu yapmış, 3 dönem genel başkan yardımcılığı görevini üstlenmiş ve şuanda da Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a başdanışmanlık yapan bir büyüğümüz tam biz bu kitabı matbaaya verdiğimiz anda bizi aradı. 'Sayın Başkan sizin orda Muhammed Askeri isminde bir zat var mı' diye sordu. Evet var dedim. Bana anlattığına göre, "Askeri Muhammed Hazretleri bu büyüğümüzün rüyasına giriyor ve kendisiyle ilgilenmesi noktasında mesajlar veriyor. Bu büyüğümüz de sabah uyanır uyanmaz araştırmaya başlıyor ve kabrinin Afyon'da olduğunu öğreniyor. Kendisi daha sonra ilimize geldi. İhsan Akar hocamız kendisine bölgeyi gezdirip tanıttı. Daha sonra İhsan Beyi Ankara'ya davet etti ve kitaptan bir nüsha aldı. Cumhurbaşkanımıza da bu konuyla ilgili bilgi veriyor" diye konuştu.

                MEHMET SARI'DAN BAŞKAN ÇOBAN'A TEŞEKKÜR

                Kitabın yazarı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Sarı ise eserini sahiplenen ve basan Belediye Başkanı Burhanettin Çoban'a teşekkür ederek konuşmasına başladı. Şehirlerin bir iskelete benzetildiğini ve bu iskeletin ruhunu o şehirde yaşayan alimler ve din adamlarının oluşturduğu kaydeden Mehmet Sarı,  "1994'te Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde görev aldığımdan yıldan bu yana bütün hayatımı Afyon edebiyatı ve kültürüne ayırdım. Rabbime sağlık ve böyle eserleri oluşturmak için lütfettiği ilim için sonsuz şükürler ediyorum. Allah bizlere 'İkra' ayetiyle okumayı ve araştırmayı emreder. Peygamber efendimizin de 'Kim ki unutulmuş bir kişinin eserlerini ve hayatını yeni nesle insanlığın faydasına sunarsa ona cennet kapıları açılır' hadisinden manevi güç alarak çalışmalara yoğunlaştım. Çok şükür kitabımızı tamamlayıp basımını gerçekleştirdik. Başkanımızdan ve ekibinden Allah razı olsun" dedi.

                "KENDİSİNİ ALLAH'IN ASKERİ OLARAK GÖRÜRDÜ"

                Araştırmacı İhsan Akar da Askeri Muhammed Hazretleri'nin gelişiyle ilgili bilgi verdi. 1655'te Osmanlı coğrafyasının Celali eşkıyasının Anadolu'yu kasıp kavurduğu yıllarda, Afyon'da celali eşkıyasının uzantısı olan Delibaş ayaklanması meydana geldiğine belirten Akar, "Bu ayaklanmada maalesef Afyon'daki birçok müderris şehit ediliyor. Öyle bir durum zuhur ediyor ki ileri gelenler müderris ve alim sıkıntısından dolayı çevre illerden müderris ve alim talep etme yoluna gidiyorlar. Bir rivayete göre Askeri Muhammed Hazretleri'nin işte bu nedenle Afyon'a gelip müderrislik yapmaya başlıyor." dedi.

                Askeri Muhammed Hazretleri'nin başındaki 'Askeri' isminin 2-3 anlamı olduğunu aktaran Akar, "Muhammed Hazretleri'nin Askeri ismini mahlas olarak kullanıyor. İkinci anlamı ise Allah'ın askeriyim manasıyla bu ismi kullanıyor. Dikkat ederseniz manevi yönü yüksek bu kişiler hep tevazudan yana olmuşlardır. Bu manevi gönül erenleri Osmanlı'nın gerileme döneminde de şehri canlı tutmaya çalışmışlardır" diye konuştu.

                "KABRİ NEDEN YOL ORTASINDA"

                Tanıtım programında ayrıca, Olucak Mahallesi'nde doğup büyüyen 66 yaşındaki Ali Erdem isimli bir vatandaş da Askeri Muhammed Hazretleri'nin maneviyatıyla ilgili bir anısını anlattı. Kendisi 10 yaşında iken bu bölgede istimlak çalışması yapıldığını kaydeden Erdem, "İstimlak çalışmasının ardından kepçelerle yol açma ve düzenleme çalışmaları yapılmaya başlandı. Kepçeler Askeri Muhammed Hazretleri'nin kabir kısmına geldiğinde, beklenmedik bir şey oldu ve kepçenin bir kolu kırıldı. Farklı bir açıdan yeniden kepçeyle denemek istediler yine bir kolu kırıldı. Bir daha denemediler ve  Askeri Muhammed Hazretleri'nin kabri bu şekilde yolun ortasında kaldı. Ben buna şahit oldum" dedi. ​