STK’ların yapmış oldukları ortak basın açıklamasında;

Çay'da faaliyet gösteren Sivil Toplum Kurumları olarak 16 Nisan da yapılacak Halk Oylamasında kararımızı açıklamak üzere burada toplanmış bulunuyoruz.

Bizler toplumun her alanında hizmet veren Sivil Toplum Kurumları olarak. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları görmekteyiz. Sadece ülkemiz içerisinde değil, daha birkaç hafta öncesine kadar Almanya, Hollanda ve arupa ülkelerindeki yaşanan olaylar göstermektedir ki kapitalist ve emperyalist güçler Güçlü ve Büyük bir Türkiye istememektedirler. Aynı zamanda bizler buradan Almanya Hollanda ve Avrupa'nın Bakanlarımıza yurt dışında yaşayan gurbetçilerimize uyguladıkları barbarca tavrı şiddetle lanetliyor ve kınıyoruz.

 

Güçlü bir Türkiye'ye, istikrarlı bir Türkiye’ye, her türlü vesayetten kurtulmuş bir Türkiye’ye, karşı olan tüm Türkiye düşmanlarının el ele ve işbirliği içinde yeni anayasaya hayır dedikleri, bugünlerde bizler Çay STK platformu olarak 16 Nisan'daki halk oylamasında “Evet” diyoruz.

 

Türkiye çok kritik ve zor günlerden geçiyor. Hemen yanı başımızda haritalar değiştiriliyor. Ümmetin Son Kalesi Türkiye küresel saldırılarla karşı karşıyadır. 15 Temmuz'da bunu başaramadılar. İnşallah bundan sonra da başaramayacaklar. 15 Temmuz'da millet meydanlarda kahramanca tankların önüne yatarak, kurşunlara gövdesini siper ederek bu alçakça karşı işgal girişimini engelledi.

Ama bu saldırılar ve kuşatmalar sadece tanklarla, silahlarla, kurşunlarla yapılmıyor. Yıllarca Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak Türkiye ekonomisini çökertmek ve yargıyı, eğitimi, sosyal hayatı dizayn etmek isteyen küresel güçler ve işbirlikçileri millet iradesine ipotek koyarak, parlamentoyu kilitleyerek Türkiyenin büyümesini ve gelişmesini sürekli engellemeye çalıştılar.

 Halkın değerlerine savaş açtılar. Halkı Müslüman olan bir ülkede yıllarca başörtüsünü yasakladılar. İmam Hatiplerde ve Meslek Liselerinde okuyan çocukların üniversitelere girmesinikatsayı uygulamasıyla engellediler. Alevi Sünni, Kürt, Türk gibi etnik mezheb farklılıklardan dolayı kardeşler arasında niza oluşturmaya çalıştılar. Darbeler yaptılar. Partileri kapattılar. TBMM'nin Cumhurbaşkanını seçmesine bile tahammûl edemediler. Hukuku 367 saçmalığına kurban ettiler. Millet bunları asla unutmuş değildir.

 

İşte son 15 yıldır bu uygulamalar birer birer ortadan kaldırıldı. Türkiye istikrarlı bir yönetime kavuştu. Ekonemisi güçlenerek Sosyal barış sağlandı. Türkiye sadece kendi içinde değil, dışarıda da sözü dinlenen büyük bir aktör haline geldi. Bütün bunlar parlamenter sistemin yol açtığı bu krizlere rağmen Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü bir liderle gerçekleşti. Ama Türkiye'nin başında her zaman böyle güçlü liderler olmayabilir, işte bu yüzden siyası ve ekonomik istikran sağlanamayınca güçlü bir sisteme de ihtiyacımız var. Bizler bu yüzden, güçlü bir Türkiye için yeni anayasaya evet diyoruz.

 

Türkiye 93 yıldır parlamenter sistemle yönetiliyor. 93 yılda 65 iktidar değişti. Yani her bir buçuk yılda hükümet düşüyor. Bu hükümetlerin birçoğu da koalisyon hükümetleridir. Buna her on yılda bir yapılan darbeleri de eklersek. Türkiye'nin istikrar kazandığı ve büyüdüğü dönemler Menderes, Özal, Erbakan ve Erdoğan'ın iktidar olduğu dönemlerdir.

Bu dönemlerde de askeri, bürokratik ve yargı ve sayeti halkın seçtiği iktidarları sürekli durdurmaya çalışmış, frerlemiş bloke etmiştir. Bu sistem halka ve halkın seçtiği parlamentoya güvenmeyen vesayetçi bir sistemdir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanını Meclisin veya doğrudan halkın seçmesini istemez. Türkiye bu parlamenter sistemle tam anlamıyla kayıp yıllar yaşadı. Yıllardır Türkiye’ye ayak bağı olan askeri, bürokratik ve yargısal ve sayetten kurtulmak için yeni Anayasal düzenlemeleri bize büyük bir fırsat sunuyor. Türkiye ilk kez siviller eliyle yapılmış, sivil bir Anayasaya kavuşacak inşallah. Millet olarak bu fırsatı iyi değerlendirmeli ve asla kaçırmamalıyız. İşte her türlü vesayetten kurtulmak için de bizler evet diyeceğiz.           J

Ülkemizde ne yazık ki, darbelerin bayram olarak kutlandığı günler yaşandı. 1960’da Menderes'i asanlar. 27 Mayısı demokrasi bayramı olarak kutladılar. 196l'deki Cumhurbaşkanlığı sürecinde siyasi parti liderleri bir odaya sokuldu ve aday çıkaramazsınız denildi. Cumhurbaşkanlığına aday olan Prof. Ali Fuad Başgil silah tehdidiyle senatörlükten istifa ettirildi. Bu millet 115 defa Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıp, Cumhurbaşkanı seçemeyen Meclisi gördü. Cumhurbaşkanı Necdet Sezer'in Başbakan Bülent Ecevit'e anayasa kitapçığı fırlattığı günleri de yaşadık. Evet, bu ülke, bu millet bütün bunları gördü ve yaşadı. Bugün demokrasi adına, hukuk adına yeni Anayasa'va karşı çıkanlar işte böyle bir ideolojik ve darbeci zihniyetin varisleridir Türkiye’nin artık bu darbe Anayasalarından bir an önce kurtulması gerekiyor. Bizler darbe anayasalarından kurtulmak için yeni Anayasaya evet diyoruz.

Koalisyonlar bu ülkeyi gerçekten çok yordu. Herkes çok iyi biliyor ki, ekonomimizin büyüdüğü dönemler koalisyonların olmadığı istikrar dönemleridir. Koalisyonlardan ve krizlerden kurtulmak, güçlü bir ekonomiye kavuşmak için evet diyoruz.

Bizler Çay’lı sivil toplum örgütleri olarak biliyoruz ki, güçlü bir Türkiye'ye, istikrarlı bir Türkiye'ye, her türlü vesayetten kurtulmuş bir Türkiye’ye karşı olan, tüm Türkiye düşmanları el ele ve işbirliği içinde yeni Anayasaya hayır diyorlar. İşte onlar hayır dediği için biz Evet diyoruz. Evet diyeceğiz.

Ayrıca bizler bu halk oylamasıyla milli iradenin kurumsallaşacağına bürokratik oligarşinin yok olacağına inanıyoruz. Kalıcı siyasi istikrar için evet Hızlı ve etkili icraatlar için evet Güçlü yasama, yürütme ve yargı için evet Güvenli ve huzurlu bir Türkiye için evet, Birlik ve uzlaşma için evet, Güçlü yönetim ve güçlü bir Türkiye için evet, Bağımsız ve tarafsız yargı için evet, Güçlü ve Büyük Türkiye için evet diyoruz.

İhanetin Tasfiyesine evet diyoruz.

Vesayetin Tahliyesine evet diyoruz.

Eski Türkiye’nin bitişine Evet diyoruz.

Yeni Türkiye’nin Hedefine Evet diyoruz.

16 Nisan da BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN BİSMİLLAH DİYEREK EVETİ TERCİH EDİYORUZ